Dünya

ABD'nin İran’daki nükleer tesisleri vurmasına yönelik tepkiler

ABD'nin, İran’da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlemesine dünyanın birçok ülkesi tepki gösterdi.

AA-Ankara

Şili, Küba, Venezuela ve Kolombiya, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği saldırılara tepki gösterdi.

Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, X sosyal medya platformundaki açıklamasında, ABD'nin İran'a saldırısını kınadı.

Nükleer enerji santrallerine saldırının uluslararası hukuk tarafından yasaklandığını hatırlatan Boric, "Şili, ABD tarafından gerçekleştirilen bu saldırıyı kınıyor. Uluslararası insancıl hukuka saygıyı her durumda savunacağız. Güce sahip olmak, onu insanlık olarak kendimize koyduğumuz kuralları ihlal ederek kullanma yetkisi vermez, ABD bile olsanız. Barış talep ediyoruz ve barışa ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.

Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz Canel de X'ten ABD'ye tepki göstererek, Orta Doğu'daki çatışmanın tehlikeli şekilde tırmanmasını "şiddetle" kınadıklarını belirtti.

Canel, "Saldırganlık, Birleşmiş Milletler Şartı'nı ve uluslararası hukuku ciddi şekilde ihlal etmekte ve insanlığı geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açacak bir krize sürüklüyor." açıklamasında bulundu.

Venezuela Dışişleri Bakanlığının internet sitesinde yer verilen açıklamada, ABD'nin İran'a yönelik saldırısının, BM Şartı’nı, uluslararası hukuku ve devletlerin egemenliğine ilişkin temel ilkeleri "açık ve yasa dışı" biçimde ihlal ettiği belirtildi.

Açıklamada, "İnsan hayatı ve bölgenin çevresel dengesi açısından ciddi riskler taşıyan nükleer tesislerin bombalanması, küresel istikrarı tehdit eden ve öngörülemez sonuçlara yol açabilecek son derece sorumsuz bir tırmanmadır. Bu durum, uluslararası barışa yönelik doğrudan bir tehdittir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Venezuela'nın, İran halkıyla "dayanışma" içinde olduğu vurgulanan açıklamada, "Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti, ABD ordusu tarafından, İsrail Devletinin talebi üzerine, İran İslam Cumhuriyeti’ndeki Fordow, Natanz ve İsfahan nükleer tesisleri de dahil olmak üzere çeşitli hedeflere yönelik gerçekleştirilen bombardımanı kesin ve kararlı bir biçimde kınamaktadır." ifadelerine yer verildi.

Kolombiya Dışişleri Bakanlığının internet sitesinden yapılan açıklamada da Orta Doğu'daki son gelişmelerin "derin" endişeyle takip edildiği belirtildi.

Açıklamada, taraflara müzakere çağrısı yapılarak, şu ifadelere yer verildi:

"Kolombiya, özellikle BM Şartı'nda yer alan temel ilkelere aykırı olduğu ve uluslararası barış ile istikrarı tehlikeye attığı durumlarda tek taraflı güç kullanımını reddetmektedir. Ayrıca, nükleer silahların yayılmasının önlenmesinin, küresel güvenliğin temel bir unsuru olduğunu bir kez daha yineliyoruz. Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasının ancak barışçıl çözüm yollarıyla mümkün olabileceğine inanıyoruz."

Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, ABD yönetimine İran ile savaşa girilmemesi çağrısında bulundu.

Petro, X sosyal medya platformundaki açıklamasında, Donald Trump yönetimine seslendi.

Cumhurbaşkanı Petro, "Trump yönetimi, İran ile bir savaşa ve Gazze'deki soykırıma dahil olmamalıdır. Aksine, savaşın ve soykırımın önlenmesi için sorumluluk almalıdır. Bu çağrıyı, Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC) Başkanı olarak yapıyorum." ifadelerini kullandı.

Bolivya Devlet Başkanı Luis Arce, ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği saldırıları "şiddetle" kınadı.

Arce, X sosyal medya platformundaki açıklamasında, ABD'nin İran'a yönelik saldırılarına değindi.

ABD'nin uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ettiğini savunan Arce, şunları kaydetti:

"ABD'nin İran İslam Cumhuriyeti'ndeki nükleer tesislere yönelik keyfi saldırısını şiddetle kınıyoruz. Bu tür hedeflerin bombalanması, sadece bölgesel ve küresel barışı tehlikeye atmakla kalmamakta, aynı zamanda uluslararası hukukun temel ilkelerini ve Birleşmiş Milletler Şartı'nı da ihlal etmektedir."

İrlanda

İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Simon Harris, yaptığı yazılı açıklamada, bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiğini belirtti.

"İran ve İsrail arasındaki gerilimin artma riski artık her zamankinden daha gerçek ve olası" değerlendirmesinde bulunan Harris, acilen gerilimin azaltılması, diyalog ve diplomasiye ihtiyaç olduğunu kaydetti.

Harris, İsrail'in İran'a saldırılar düzenlemesiyle başlayan sürecin ardından Avrupa Birliği (AB) ve bölge ülkelerindeki mevkidaşlarıyla görüşmelerinde bu konuya odaklandığını vurguladı.

Bu konunun İrlanda'nın gündeminde yer almaya devam edeceğini aktaran Harris, "Bugün, AB Dışişleri Bakanları toplantısı için Brüksel'e gideceğim. İran'ın nükleer silaha sahip olmasına izin verilmemesi konusunda İrlanda da dahil Avrupa'nın görüşü bir ve açık. Bunu ele almanın tek yolu ise müzakeredir. Bunun dışındaki alternatifler, siviller, Orta Doğu ve küresel güvenlik açısından fazla tehlikelidir." ifadesini kullandı.

Harris, ABD'nin saldırı düzenlediği İran'daki nükleer tesislerde henüz radyasyon seviyesinin arttığına ilişkin bilgi olmadığını kaydederken, gerilimin devamı halinde bu durumun değişebileceğine ve felakete neden olabileceğine dikkati çekti.

AB'nin bu gerilimi düşürme konusunda oynayacağı rolü mevkidaşlarıyla ele alacaklarının altını çizen Harris, Lübnan'da yer alan Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücünde (UNIFIL) görevli İrlandalı askerlerin güvenliğinin önemli olduğunu ve bu kırılgan dönemde bölgeden sürekli bilgi aldığını aktardı.

Harris, Orta Doğu'dan ayrılmak isteyen İrlanda vatandaşları için bölgedeki İrlanda büyükelçilikleriyle yakın temasta olduğunu ancak Tahran'daki Büyükelçilikteki personelin ülkeden çekildiğini hatırlattı.

Asya-Pasifik ülkeleri

Yonhap'ın haberine göre, Güney Kore Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, bölgedeki gerilimin hızla azaltılması çağrısında bulunuldu.

Güney Kore'nin gelişmeleri takip ettiği ve gerilimin azaltılması için uluslararası çabalara katılmayı sürdüreceğine işaret edilen açıklamada, İran'daki "nükleer meselenin, nükleer silahsızlanma temelinde çözüme kavuşturulmasının önemli olduğu" ifade edildi.

ABC News'in haberine göre, Avustralya hükümetinden bir sözcü, yaptığı açıklamada, İran'ın nükleer ve balistik füze programının uluslararası barış ve güvenliğe tehdit oluşturduğunu belirtti.

Başkan Trump'ın "şimdi barış zamanı" açıklamasını not ettiklerini söyleyen sözcü, "Bölgedeki güvenlik durumu oldukça değişken. Gerilimin azaltılması, diyalog ve diplomasi çağrısında bulunmaya devam ediyoruz." dedi.

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Winston Peters da açıklamasında, ABD'nin İran'a saldırıları konusunda endişelerini dile getirirken, saldırıları kınamaması dikkati çekti.

Ülkesinin, diplomasiye yönelik çabaları güçlü şekilde desteklediğini vurgulayan Peters, "Daha fazla tırmanmanın önlenmesi kritik önem taşıyor. Tüm tarafları görüşmelere geri dönmeye çağırıyoruz. Diplomasi, daha fazla askeri eylemden daha kalıcı bir çözüm sağlayacaktır." ifadesini kullandı.

ABD Başkanı Donald Trump, İran'da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini açıklamıştı.

İsrail'de 07.30 sularında İran'dan ateşlenen füzelerin tespit edildiği açıklanmış, birçok bölgede alarmlar devreye girmiş ve Tel Aviv çevresi ile Hayfa'da en az 4 noktada isabet olduğu bildirilmişti.

İsrail ordusu, İran'a yeni bir saldırı dalgası başlattığını duyurmuştu.

İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares

Albares, İspanya devlet televizyonu RTVE'ye verdiği demeçte, ABD'nin İran'a saldırısından sonra savaşın Orta Doğu'ya yayılmasının engellenmesine ilişkin, "Çözüm, açık bir şekilde diplomasiden ve müzakereden geçiyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Orta Doğu'daki durumdan büyük endişe duyuyoruz ve tüm aktörleri gerginliği azaltmaya çağırıyoruz. Zaman, tüm taraflar için durumu kontrol altına alma ve gerilimi azaltma zamanıdır." diyen Albares, yarın Brüksel'de bir araya gelecek Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanlarının toplantısında da AB'nin "diplomasisini ve istikrar sağlayıcı gücünü" kullanmasını isteyeceğini dile getirdi.

İstikrar ve normalleşmeye dönülmesi gerektiğinin altını çizen Albares, ABD'nin İran'a saldırısıyla gerilimin daha da arttığını, gerek bölgesel gerekse küresel önemli aktörleri içine alan Orta Doğu'daki durumun ekonomi açısından belirsizlik ve istikrarsızlık riski içerdiğini ancak dışişleri bakanları olarak belirsizlikleri değil çözümü konuşmaları gerektiğini ifade etti.

Orta Doğu'da yaşanan tüm gelişmelerin, Suriye, Lübnan, Batı Şeria, Gazze'deki gelişmelerin birbirleriyle bağlantılı olduğuna dikkati çeken Albares, "Orta Doğu için erdemli bir güvenlik planı bulmalıyız." dedi.

Albares, İran'dan ayrılmak isteyen İspanyolların tahliyesine devam edildiğini, ne İran ne de İsrail'de hiçbir İspanyol'u geride bırakmayacaklarını, ihtiyacı olan herkese yardım eli uzatacaklarını vurguladı.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Medvedev

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev, “ABD, kara harekâtı ihtimaliyle yeni bir çatışmanın içine çekildi. İran’ın siyasi rejimi ise korunmuş durumda ve güçlenmesi muhtemel” dedi.

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD'nin İran'a saldırıları üzerine sosyal medya hesabından açıklama yaptı.

"İran asla bombayı elde etmemeli." uyarısında bulunan von der Leyen, uluslararası hukuka da uyulması gerektiğinin altını çizdi.

Von der Leyen, "Şimdi İran'ın güvenilir bir diplomatik çözüme girişmesinin zamanı. Bu krizi sonlandırmanın tek yeri müzakere masasıdır." ifadelerini kullandı.

Almanya

Almanya Başbakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Friedrich Merz, İran'a, ABD ve İsrail ile derhal müzakerelere başlaması ve çatışmanın diplomatik bir çözüme kavuşturulması çağrısında bulundu." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, İran'ın nükleer tesislerine yapılan saldırıların ardından, Merz başkanlığındaki Federal Hükümet Güvenlik Kabinesi'nin bu sabah toplandığı bildirildi.

ABD ve İsrail'in hava saldırıları sonucu İran'ın nükleer programının büyük bir kısmının zarar gördüğü ancak kesin hasar analizinin daha sonra yapılabileceği ifade edilen açıklamada, Merz'in gün içinde Avrupa Birliği ve ABD'deki ortaklarıyla bir sonraki adımlar konusunda yakın istişarelerde bulunacağı kaydedildi.

Irak

Irak Hükümet Sözcüsü Basim Avvadi, İran’daki nükleer tesislerin ABD tarafından vurulmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

"İran’daki nükleer tesislerin vurulması Orta Doğu’daki güvenlik ve barışı ciddi şekilde tehdit ediyor ve bölgesel istikrarı büyük risklere açık hale getirdi.” diyen Avvadi, uluslararası ilişkilerde güç kullanımını reddettiklerini vurguladı.

Avvadi, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Egemen devletlerin egemenliğine saygı gösterilmesi ve özellikle Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının denetiminde olan ve barışçıl amaçlarla kullanılan tesislerin hedef alınmaması çağrısında bulunuyoruz. Askeri çözümlerin diyalog ve diplomasiye alternatif olamayacağını, bu tür saldırıların devam etmesinin tehlikeli bir tırmanışa yol açabileceğini ifade ediyoruz.

Bunun yalnızca bir ülkenin ötesine geçerek tüm bölge ve dünya istikrarını tehdit edeceğini vurguluyoruz. Bölgesel ve uluslararası barış ile istikrar konusundaki sorumluluğumuz doğrultusunda, derhal gerilimin azaltılması, acil diplomatik kanalların açılması ve krizin yatıştırılması çağrısı yapıyoruz."

İsviçre

İsviçre Dışişleri Bakanlığının X hesabından, İsrail'in İran'a saldırılarıyla başlayan çatışma ve ABD'nin İran'a saldırılarına ilişkin paylaşım yapıldı.

Paylaşımda, "13 Haziran'dan bu yana İsrail ile İran arasındaki çatışmanın tehlikeli tırmanışından derin bir endişe duyuyoruz. Bu endişemize bugün ABD tarafından yapılan saldırılar da dahil." ifadeleri kullanıldı.

Birleşmiş Milletler (BM) Şartı ve uluslararası insancıl hukuk dahil uluslararası hukuka tam saygı gösterilmesinin önemi vurgulanan paylaşımda, "Tüm tarafları azami itidalli davranmaya, sivilleri ve sivil altyapıyı korumaya ve derhal diplomasiye dönmeye çağırıyoruz." açıklamasında bulunuldu.

Mısır

Mısır Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Kahire yönetiminin İran’daki son gelişmeleri “büyük bir kaygıyla” takip ettiği ifade edildi.

Açıklamada, ABD’nin İran’daki nükleer tesisleri hedef alan saldırılarıyla ivme kazanan tırmanışın, bölgesel ve uluslararası güvenlik ile istikrarı tehdit eden ciddi sonuçlar doğurabileceği uyarısı yapıldı.

Kahire'nin Birleşmiş Milletler Antlaşması ve uluslararası hukukun ihlal edilmesine karşı olduğunu vurgulanan açıklamada, devletlerin egemenliğine saygı gösterilmesi gerektiği belirtildi.

Açıklamada, bölgenin daha fazla kaos, şiddet ve istikrarsızlığa sürüklenmemesi için askeri yöntemlerin değil siyasi çözümlerin tercih edilmesi gerektiği kaydedildi.

Tüm taraflara itidal çağrısının yinelendiği, gerilimin derhal sona erdirilmesi, sükunetin sağlanması ve diyaloğa öncelik verilmesi gerektiği belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Bu krizden çıkışın ve olası yıkıcı sonuçların önlenmesinin tek yolu gerilimin düşürülmesi ve durumun kontrol altına alınmasıdır. Sivillerin hayatını korumak ve bölgesel güvenliği temin etmek adına bu adımlar kaçınılmazdır."

ICAN

Nükleer Silahların Yasaklanması Takibi ve Uluslararası Nükleer Silahları Kaldırma Girişimi (ICAN), ABD'nin, İran'ın nükleer tesislerini hedef alan saldırısına yönelik açıklama yaptı.

Açıklamada, "ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine yönelik yasa dışı saldırısını kınıyoruz." ifadesi kullanıldı.

ABD'den, İran'a karşı yasa dışı askeri eylemlerini durdurması istenen açıklamada, diplomasiye geri dönme çağrısı yapıldı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen ICAN İcra Direktörü Melissa Parke, "ABD, İsrail'in İran'a saldırısına katılarak uluslararası hukuku da ihlal ediyor. İran'a karşı askeri eylem, Tahran'ın nükleer programıyla ilgili endişeleri gidermenin yolu değil. ABD istihbarat teşkilatlarının İran'ın nükleer silah peşinde olmadığını değerlendirmesi göz önüne alındığında bu, nükleer silahların daha fazla yayılmasını önlemeye yönelik uluslararası çabaları baltalayabilecek anlamsız ve pervasız bir eylemdir." ifadelerini kullandı.

ABD'nin, İsrail'in yasa dışı güç kullanımını takip etmeden önce devam eden diplomatik süreci sürdürmesi gerektiğine işaret eden Parke, bu saldırının bölgeyi veya dünyayı daha güvenli değil, tehlikeli hale getireceğine işaret etti.

Parke, "Nükleer tesislere saldırmak, uluslararası hukuk uyarınca açıkça yasaklandı. Bu, insan sağlığına ve çevreye zararlı radyoaktif kirlenmeye neden olma riski taşır." değerlendirmesinde bulundu.

Umman

Umman Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini hedef almasına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.

Açıklamada, ABD'nin bu sabah İran'daki nükleer tesislere düzenlediği hava saldırıları kınanarak bu saldırılar “Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın ciddi bir ihlali” olarak nitelendi.

“ABD’nin İran'daki hedeflere doğrudan hava saldırısıyla tırmanan bu durumu derin kaygı ve esefle karşılıyoruz” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, bu tür saldırıların yasa dışı olduğu ve bölgesel barışı tehdit ettiği vurgulanarak acilen kapsamlı şekilde gerilimin düşürülmesi çağrısında bulunuldu.

Açıklamada ayrıca, şu ifadelere yer verildi:

"ABD’nin bu eylemi, savaşın daha da yayılmasına yol açabilecek tehlikeli bir adımdır. Bu saldırı, uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler Antlaşması’nın açık bir ihlalidir.

Antlaşma, güç kullanımını ve devletlerin egemenliğinin ihlalini açıkça yasaklamaktadır. Ayrıca, barışçıl nükleer program geliştirme hakkı, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının gözetiminde güvence altındadır."

AB Yüksek Temsilcisi Kallas

Kallas, (ABD'nin İran'a saldırıları üzerine) İran'ın nükleer silaha sahip olmaması gerektiğini vurgulayarak, tüm tarafları müzakere masasına dönmeye çağırdı.

Pakistan

Pakistan, ABD'nin İran'daki nükleer tesislere saldırısını kınayarak BM Şartı'na göre İran'ın kendini savunma hakkı olduğunu belirtti.

Suudi Arabistan

Suudi Arabistan, ABD’nin İran’a yönelik saldırılarını kınayarak bölgede istikrarı sağlayacak “siyasi bir çözüm” çağrısında bulundu

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada "Riyad'ın ABD'nin nükleer tesislerini hedef aldığı kardeş ülke İran'daki gelişmeleri büyük kaygıyla takip ettiği" belirtildi.

İran'ın egemenliğinin ihlali kınanan açıklamada, itidal, sükunet ve gerginliği tırmandırmaktan kaçınılması için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiği kaydedildi.

Açıklamada, uluslararası toplumdan, bu son derece hassas koşullarda, krizin sona erdirilmesi, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması için yeni bir sayfa açılmasını sağlayacak siyasi çözüme ulaşmak amacıyla çabaların artırılması çağrısı yapıldı.

Katar

Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, gelişmelerin büyük bir endişeyle takip edildiği belirtilerek taraflara itidal çağrısında bulunuldu.

Tüm askeri operasyonların durdurulması gerektiği vurgulanan açıklamada, "İran'daki nükleer tesislerin hedef alınmasıyla ortaya çıkan bu tırmanıştan derin üzüntü duyuyoruz. Askeri yollarla çözüme ulaşmak mümkün değildir. Tüm tarafları itidale ve diyalog zeminine dönmeye çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, "bölgedeki mevcut gerilimin daha da tırmanmasının felaket sonuçları olabileceği uyarısında bulunularak" diplomatik yollarla çözüm arayışının önemine dikkat çekildi.

Dışişleri Bakanlığı açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

"Mevcut durumun bölgesel barış ve güvenliği tehdit eden felaket sonuçlar doğurabileceğini düşünüyor, tüm tarafları gerginliği düşürecek adımlar atmaya davet ediyoruz.

Katar, bölgede barışın, istikrarın ve güvenliğin sağlanması için diplomasiye ve yapıcı diyaloğa olan bağlılığını sürdürmektedir."

Açıklamada ayrıca Katar’ın ABD’nin İran'a yönelik son saldırıları kınadığı ve bu tür eylemlerin bölge güvenliği açısından ciddi riskler taşıdığı vurgulandı.

ABD Başkanı Donald Trump, İran'da Fordo, Natanz ve İsfahan olmak üzere üç nükleer tesise hava saldırısı düzenlediklerini açıklamıştı.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }