Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

Aydın'a bundan. Ay önce gelmiş, toplu açılış törenimizi yapmış, Nazilli'ye geçmiştik. Nazilli'de gençlerimizle, oradaki kadınlarımızla muhteşem bir açılış töreni yapmıştık. Şehrimize kazandırdığımız eserlerin bir kez daha sizlere hayırlı olmasını diliyorum. Biliyorsunuz dün Trakya'daki uçbeylerimiz olan Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ'ı ziyaret ettik. Önceki gün de İstanbul'da 1 milyon 700 bin kişiyi orada kucakladık. Tarihimizin en büyük buluşmasını gerçekleştirdik. Şimdi de Aydın'ın ve Aydınlı kardeşlerimin misafiriyiz. Maşallah Aydın her zamanki gibi bugün yine çok güzel. Yine kabına sığmayan, coşkun ırmaklar gibi akan bir Aydın görüyorum karşımda.

Bu sene ramazan ayını özellikle depremzedelerimize ve deprem bölgesindeki illerimize ayırdık. Gidemediğimiz illerimize 14 Mayıs'tan sonra inşallah teşekkür ziyareti yapacağız. Tabii bunun için önce 14 Mayıs'tan zaferle çıkmamız gerekiyor. Sandıkları patlatıyor muyuz? Birilerini de sandığa gömüyor muyuz? Sizin bu heyecanınız var ya, bu aşkınız var ya bu işin bittiğini haber veriyor. Önümüzde 4 gün kaldı. Pazar günü kendimizle birlikte evlatlarımızın da geleceği adına çok önemli bir karar vereceğiz. Tavrımızı ya tüm terör örgütleriyle amansız bir mücadele yürütenlerden ya da FETÖ'cü ve bölücülerle kol kola yürüyenlerden yana kullanacağız. Tercihimizi ya aile kurumuna sahip çıkanlardan ya da LGBT'yi başımıza musallat edeceklerden yana belirleyeceğiz.

Bu CHP, LGBT'ci, bu İyi Parti LGBT'ci, HDP LGBT'ci, diğer yavrucukları söylemeye gerek var mı? İstanbul, Ankara büyükşehir belediyecileri, onların belediye başkanları zaten LGBT'cilerin en büyük finansörü. Peki AK Parti'ye LGBT girebilir mi? MHP'ye LGBT girebilir mi? Cumhur İttifakı'na girebilir mi? Çünkü biz ailenin kutsallığına inanıyoruz. Ailemizi asla bunlara yedirmeyiz. Onun için çok çalışacağız. Oyumuzu ya eser siyasetinden, ülkeye ve millete hizmet siyasetinden ya da yıkım siyasetinden, takoz siyasetinden yana kullanacağız. Teveccühümüzü ya 21 yıldır ülkemizi her alanda başarıdan başarıya koşturmuş tecrübeli kadrolara vereceğiz ya da geçmişinde SSK'yi batırmak, seçimde oy kullanamamak dahil her türlü skandalın olduğu defolu bir şahsa yetki verir miyiz? Ya ülkemiz ekonomisini kendi kaynaklarımızla güçlendirmeye, büyütmeye devam edeceğiz ya da Londra tefecilerinin, IMF'in komiserlerinin ekonomimize çökmesine rıza göstereceğiz. Bunları kabul edebilir miyiz?

Editör: Haber Merkezi