Başkent Lefkoşa'daki törenler, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman'ın sabah tebrikleri kabul etmesiyle başladı.
Lefkoşa Atatürk Anıtı önünde düzenlenen tören İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başladı.
Törende daha sonra protokol sırasına göre Atatürk Anıtı'na çelenkler sunuldu.
KKTC Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Milli Savunma Bakanlığını (MSB) temsilen Muharip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Rafet Dalkıran anıt özel defterini imzaladı.
"MİLLİ DAVAMIZ KIBRIS"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise Anıt Özel Defteri'ne yazdığı notta, "Aziz Atatürk, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 42’nci kuruluş yıl dönümünü, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle fikirde ve gönülde birlik içinde, büyük bir coşku ve gururla idrak ediyoruz. Tarihimizin bize yüklediği sorumlulukla milli davamız olan Kıbrıs meselesine kararlılıkla sahip çıkıyor, KKTC'nin istikrarı, kalkınması ve uluslararası alanda güçlenmesi için çalışmalarımızı azimle sürdürüyoruz. Anavatan ve garantör Türkiye Cumhuriyeti dün gibi bugün ve yarın da Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünün, hukukunun ve refahının korunması ve daha ileriye taşınması yönündeki ahdi ve tarihi görevlerini hassasiyetle yerine getirmeye devam edecektir. Bu vesileyle, şehitlerimizin aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor, Kıbrıs Türk halkının hür ve müreffeh yarınları için birlik ve dayanışma içerisinde çalışmayı kararlılıkla sürdüreceğimizi ifade ediyoruz" ifadelerine yer verdi.
"KÜRESEL ŞARTLARLA UYUMLU KIBRIS HEDEFİNE KARARLILIKLA BAĞLIYIZ"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, tören kapsamında konuşma yaptı.
Yılmaz, 15 Kasım 1983'te Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş'ın KKTC'nin bağımsızlığını dünya ve tarih önünde ilan ederek Kıbrıs Türk halkının özgürlük ve egemenlik iradesini ortaya koyduğunu söyledi.
"Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devleti, büyük Türk milletinin ayrılmaz parçası olan Kıbrıslı Türklerin, egemenliklerinden ve özgürlüklerinden asla vazgeçmediklerinin ve vazgeçmeyeceklerinin teminatıdır." diyen Yılmaz, bugünlere gelinmesi uğruna destansı bir mücadele ortaya koyan merhum Dr. Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş ve Kıbrıs Barış Harekatı kahramanları ile Kıbrıs meselesi ve Kıbrıs Türk halkının egemenlik mücadelesi uğruna hayatlarını feda eden Mehmetçik ve mücahitleri rahmetle ve minnetle andığını ifade etti.
"TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİN VARLIĞI İLE KIBRIS AKDENİZ’DE BİR İSTİKRAR ADASI OLMUŞTUR"
Yılmaz, halen hayatta olan gazilere, mücahitlere ve Mehmetçiğe en derin şükranlarını sunduğunu dile getirerek, Türk Mukavemet Teşkilatına destekleri ve uluslararası hukuk alanında garantörlük bağlamında sağladıkları çok önemli kazanımlar nedeniyle merhum Adnan Menderes ve Fatin Rüştü Zorlu'yu saygıyla yad ettiğini dile getirdi.
1974 Barış Harekatı'na liderlik yapan merhum Bülent Ecevit ve Necmettin Erbakan'ı rahmetle ve şükranla andığını belirten Yılmaz, şöyle konuştu:
"Tüm bu tarihi adımlar sadece Kıbrıs Türk halkına değil Rum halkına da, Ada'nın tamamına barış, huzur ve refah getirmiştir. Çevresinde çeşitli jeopolitik gerilimler ve çatışmalar yaşanırken, Türk Silahlı Kuvvetlerinin varlığı ile Kıbrıs Akdeniz'de bir istikrar adası olmuştur. Gazze başta olmak üzere, bölgemizde ve dünyada yaşanan birçok insani trajedi, Kıbrıs davasında elde edilen kazanımların müstakil bir devlete ve siyasi eşitliğe sahip olmanın ne kadar değerli olduğunu bugün çok daha net ortaya koymaktadır.
Elbette ki Ada'nın tamamına yönelik olarak herkesin faydasına olacak işbirliklerine, eşit siyasi egemenlik temelinde olumlu yaklaşıyoruz. BM zemininde belirlenen alanlarda somut adımlar atılmasının bekliyoruz. Tüm dünya bilsin ki Anavatan ve garantör Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs Türk halkının 20 Temmuz 1974'te, 15 Kasım 1983'te yanındaydı, bugün de yanındadır, yarın ve ilelebet her koşulda yanında olmaya devam edecektir. Bugün burada yan yana duran ay yıldızlı bayraklarımız birlikte atan kalplerimizin, tasada ve kıvançta birliğimizin, omuz omuza yürüdüğümüz güçlü, güvenli ve müreffeh geleceğimizin en büyük nişaneleridir."
"HERKES BİLSİN Kİ KIBRIS TÜRK HALKININ DAVASI BİZİM DE DAVAMIZDIR"
Cevdet Yılmaz, Rum tarafının ortaklık devletini silah zoruyla ortadan kaldırmasının üzerinden 62 yıl geçtiğini hatırlatarak, bu uzun süreçte, 1968'den bu yana yürütülen müzakerelerde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm için samimi irade ortaya koyan tarafın daima Kıbrıs Türk tarafı olduğunu söyledi.
Tüm baskılara ve haksızlıklara rağmen barış arayışından vazgeçmediklerini, Ada'nın iki asli unsurunun eşitlik temelinde bir arada yaşayabileceği bir düzen için çaba gösterdiklerini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Geçmiş birçok tecrübenin ışığında Rum tarafının çözüm iradesi bulunmadığı açıktır. Ada'nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türk halkıyla siyasi gücü ve refahı eşitlik temelinde paylaşmaya hiçbir dönemde razı olmadılar. Kıbrıs Türk halkını kendi yapılarına eklemlenecek bir topluluk, siyasi eşitliğe sahip olmayan bir azınlık gibi görme anlayışı ise hiç değişmedi. Ada'da adil, kalıcı ve sürdürülebilir çözümün yolu Kıbrıs Türk halkının özden gelen hakları olan egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün uluslararası toplum tarafından tescil edilmesinden geçmektedir. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımız, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na hitaplarında, son dört yılda dört defa uluslararası toplumu KKTC'yi tanımaya, diplomatik, siyasi ve ekonomik ilişkiler kurmaya davet ettiler.
'Kıbrıs Cumhuriyeti' adını gasbeden Rum tarafı, 60 yıldır kendi sorumluluklarını gizlemeye ve Kıbrıs Türk halkına yönelik haksızlıkları derinleştiren bir tutumu sürdürmeye devam etmektedir. Son 20 yıldır bu yaklaşımı Avrupa Birliği üyeliklerini tek taraflı politik bir araca dönüştürerek daha da pekiştirmişlerdir. Zira Kıbrıslı Türklerin eşit ve egemen ayrı bir halk olduğunu kabullenmek istemedikleri gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Anavatan ve garantör Türkiye ile gönül ve ülkü birliği içinde olmasından da rahatsızlık duymaktadırlar. Herkes bilsin ki Kıbrıs Türk halkının davası bizim de davamızdır, ortak milli davamızı savunmayı ve KKTC'nin hak ettiği konuma ulaşması için kararlılıkla gece gündüz çalışmayı sürdüreceğiz."
Yılmaz, KKTC'nin siyasi eşitliğine ve güvenliğine destek olmak ne kadar önemliyse, ekonomik kalkınmasına destek olmanın da Türkiye için tarihi bir sorumluluk, ortak bir kaderin ve milli davanın ayrılmaz bir parçası olduğunu belirterek, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kalkınması, kendine yetebilen, küresel şartlarla uyumlu, rekabetçi ve sürdürülebilir bir ekonomik düzene sahip olabilmesi hedefine kararlılıkla bağlıyız." diye konuştu.
"KIBRIS'IN OVALARINA BEREKET TAŞIMA GAYRETİ İÇİNDEYİZ"
Gençler başta olmak üzere, üreten ve girişimci bir ekonomik yapının kuvvetlenmesinin öncelikli hedefleri arasında olduğunun altını çizen Yılmaz, ihtiyaç duyulan alanlarda yatırımları ve projeleri, KKTC hükümetiyle istişare ve eşgüdüm halinde yürütmeye kararlılıkla devam ettiklerini bildirdi.
Yılmaz, bu çerçevede her yıl imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşmaları ile Kıbrıs Türk halkının hayat standartlarını yükseltecek projelerin hayata geçirildiğini aktararak, anlaşma kapsamında yer alan projelere de hız kesmeden devam ettiklerini ifade etti.
Bu çerçevede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Temmuz'da temelini attığı Lefkoşa Yeni Devlet Hastanesi ile tamamlanma aşamasındaki Güzelyurt Hastanesi dahil olmak üzere, Kıbrıs Türk halkının ihtiyaçlarına cevap verecek sağlık yatırımlarını sürdürdüklerini anlatan Yılmaz, spor tesisleri, kapasitesi 7026'ya ulaşan yurt imkanları, teknolojik girişimciliği destekleyen faaliyetlerle gençlerin yanında olduklarını söyledi.
Yılmaz, Ada'da eğitimin güçlenmesi adına okulların fiziki ve teknolojik altyapısının kuvvetlendirilmesi için destek sağladıklarını anımsatarak, son 3 yılda 30 okulun bakım onarım işlerinin tamamlandığını, halihazırda 34 okulda bakım-onarım ve ilave yapı/derslik ihtiyaçları kapsamında çalışmaların devam ettiğini bildirdi.
Hükümetler arası protokol ile bir yıllık bir süreçte, KKTC'de yüksek hızlı fiber internet hizmeti sağlanarak, Kıbrıs Türkü'nün günlük yaşam kalitesinin yükseltileceğini dile getiren Yılmaz, aynı zamanda, turizmden ulaşıma, üretimden hizmet sektörüne kadar her alanda KKTC ekonomisinin dijital dünyaya entegre olacağını kaydetti.
Yılmaz, e-Devlet uygulamalarını yaygınlaştırma çabası ile birlikte bu altyapıların KKTC’nin bilişim adası olma vizyonuna katkı sunacağına işaret ederek, dijitalleşmede atılan bu adımların, haksız ve insanlık dışı izolasyonlara karşı da son derece anlamlı bir cevap olacağını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 Temmuz'daki ziyaretlerinde açılışı yapılan Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu Köprülü Kavşağı ve Bağlantı Yolları Projesi'nin kara yolu yatırımlarında son halkalardan birini teşkil ettiğini belirten Yılmaz, "KKTC Karayolu Master Planı çerçevesinde çeşitli ortak projeleri peyderpey hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda 213 kilometre bölünmüş yol, 433 kilometre tek yol ve 176 kilometre üçüncü sınıf yol olmak üzere şimdiye kadar 822 kilometre yol tamamlanarak Kıbrıslı Türk halkının hizmetine sunulmuştur." şeklinde konuştu.
Yılmaz, Güzelyurt Soğuk Hava Deposu Entegre Tesisleri gibi tarım ve hayvancılık projeleri sayesinde Kıbrıslı Türk çiftçilerin çalışmalarına katkıda bulunduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Yaşamsal bir ihtiyaç olan içme suyu sorununu, Anavatan'dan suyu deniz altından taşıyarak nasıl çözdüysek, Tarım Master Planı kapsamında sulama projeleri ile Kıbrıs'ın ovalarına bereket taşıma gayreti içindeyiz. Turizm sektöründeyse 16 Mayıs tarihinde lansmanı yapılan Ada Kıbrıs projesi kapsamında etkili tanıtımlar yürütüyoruz. Bu hamlelerimizle turizminin güçlenmesine, Kıbrıslı Türk gençlerimiz için yeni istihdam alanlarının açılmasına ve iki kardeş ülke arasındaki turizm hareketliliğinin artmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.
KKTC'nin turizm, eğitim, teknoloji ve dijitalleşmeyle öne çıkması ve tüm sektörleriyle kalkınması için, KKTC'den kamu ve özel kesim paydaşlarımızla istişare halinde desteğimizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Gelecek dönemde de Sayın Cumhurbaşkanı ve Hükümet ile istişare içinde şekillendireceğimiz ekonomik ve mali işbirliğimiz çerçevesinde enerji, deprem ve diğer afetlere hazırlık, girişimciliğin geliştirilmesi başta olmak üzere, birçok alanda yeni çalışmalar yapmaya devam edeceğiz."
Fikir ve gönül birliği içinde hareket edildiği sürece, üstesinden gelinemeyecek zorluk, aşılamayacak engel olmadığını vurgulayan Yılmaz, "Kıbrıslı Türkler haksız izolasyonlarla yıldırılmaya çalışılsa da, bizler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her alanda kalkınması için elbirliğiyle çalışmaya devam edeceğiz. Bu çabamız Kıbrıs Türk halkının yaşam standartlarını yükseltmek, egemen bir devlet olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin güvenliğini, istikbalini ve refahını ilelebet güvence altına almak içindir. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ve Türk halkı yanınızdadır, her zaman da yanınızda olmaya devam edecektir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, KKTC'nin 15 Kasım Cumhuriyet Bayram'ını kutladı ve "Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti. Yaşasın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Yaşasın gönül birliğimiz ve kardeşliğimiz." dedi.