ABD Merkez Bankasının (Fed) 25 baz puanlık faiz indiriminin ardından dolar endeksinde görülen değer kaybı emtia piyasaları için destekleyici bir unsur olarak öne çıksa da Fed yetkililerinin “şahin” tondaki açıklamaları haftanın son işlem gününde fiyatlar üzerinde baskı oluşturdu.
Fed, politika faizini beklentilere paralel şekilde 25 baz puan indirerek yüzde 3,5–3,75 aralığına çekti. Karar metninde ekonomik faaliyetin ılımlı bir hızda genişlediği, istihdam artışının yavaşladığı ve işsizlik oranının eylül ayına kadar hafif yükseldiği belirtildi. Bankanın enflasyon tahminlerinde aşağı yönlü revizyona gitmesi ise 2026 yılında bir faiz indirimi yapılabileceği yönündeki beklentileri güçlendirdi.
Fed Başkanı Jerome Powell, istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin arttığını ve kısa vadeli enflasyon beklentilerinin gerilediğini vurgularken, analistler gelecek hafta Japonya, İngiltere ve Avro Bölgesi’ndeki para politikası kararları ile ABD’de açıklanacak enflasyon ve tarım dışı istihdam verilerinin piyasalar açısından belirleyici olacağını ifade etti.
Para piyasalarında 2026 yılı genelinde toplam iki faiz indirimi beklentisi korunurken, ocak ayındaki toplantıda faizlerin sabit tutulacağına yönelik öngörüler güç kazandı. Ancak haftanın son işlem gününde Fed yetkililerinin açıklamalarıyla dolar endeksinin yeniden toparlanması, emtia piyasalarında kar satışlarını beraberinde getirdi.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ve Kansas City Fed Başkanı Jeffrey Schmid, faiz indirimi kararına neden karşı oy verdiklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Schmid, enflasyonun hâlâ yüksek seyrettiğini ve ekonominin ivmesini koruduğunu belirtirken, Goolsbee ise enflasyon verilerinde daha fazla netlik görülene kadar ek faiz indirimleri için beklenmesi gerektiğini dile getirdi.
Çin cephesinde ise ekonomi yönetimi, ABD ile süren tarife gerilimleri ve küresel belirsizlikler karşısında büyümeyi iç talep ağırlıklı politikalarla destekleme mesajı verdi. Gayrimenkul piyasasında istikrarın sağlanması için konut arzının kontrol edilmesi ve boş konut stoklarının azaltılması yönünde öneriler paylaşıldı.
Bu gelişmelerin ardından ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yüzde 4,19 seviyesinde tamamlarken, dolar endeksi yüzde 0,5 düşüşle 98,4 seviyesine geriledi.
Gümüş ve platinde rekorlar dikkat çekti
Değerli metaller, Fed’in faiz indirimi ve zayıflayan dolar endeksinin desteğiyle haftayı genel olarak yükselişle tamamladı. Altının ons fiyatı 4.353,66 dolarla son yedi haftanın en yüksek seviyesini gördükten sonra haftayı 4.297,38 dolardan kapattı.
Gümüşün ons fiyatı hafta içinde 64,66 dolara yükselerek rekor tazelerken, yılbaşından bu yana getirisini yüzde 114’ün üzerine taşıdı. Platinin ons fiyatı ise yaklaşık 14 yılın zirvesi olan 1.779 doları gördü.
Analistler, sıkılaşan stoklar, güçlü endüstriyel talep ve ABD’nin gümüşü kritik mineraller listesine almasının değerli metallerdeki yükselişi desteklediğini belirtti.
Petrol ve tarım emtialarında baskı sürdü
Petrol fiyatları, arz fazlası beklentileri ve Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin barış ihtimallerinin etkisiyle haftayı düşüşle tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı haftalık bazda yüzde 4,1 gerilerken, doğal gaz fiyatları da yumuşak hava beklentileri ve yüksek üretim nedeniyle sert düşüş kaydetti.
Tarım emtialarında ise ABD Tarım Bakanlığı’nın rekor üretim ve yüksek stok öngörüleri fiyatlar üzerinde baskı oluşturdu. Kakao fiyatları ise güçlü talep ve arz endişeleriyle haftayı yükselişle tamamladı.