Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanlarına göre yaşayan müze, tarihi bir dönemi, geleneksel yaşam biçimini veya kültürel bir değeri interaktif yollarla tanıtmayı amaçlayan müze modelidir. Bu tür müzelerde ziyaretçiler; geleneksel el sanatları, kıyafetler, oyunlar ve gündelik yaşam uygulamaları gibi unsurları bizzat deneyimleme şansı yakalar.
Ziyaretçiler yalnızca izleyici değil, aynı zamanda katılımcı konumundadır. Bir çömlek ustasının yanına oturup çamur yoğurabilir, bir ebru sanatçısıyla renkleri suya bırakabilir, geleneksel kıyafetlerle eski Anadolu evlerinde fotoğraf çektirebilirler.
Uzmanlar, yaşayan müzelerin kültürel mirası sadece korumakla kalmayıp, onu canlı tutarak gelecek kuşaklara aktardığını vurguluyor. Bu yönüyle yaşayan müzeler, klasik müzecilik anlayışının ötesine geçen modern kültürel merkezler olarak öne çıkıyor.