Hamas'tan yapılan açıklamada, "Yardımların siyasi şantaj aracına dönüştürülmesini ya da işgalin koşullarına bağlanmasını kesinlikle reddediyoruz" ifadelerine yer verildi. Ayrıca, önerilen mekanizmanın uluslararası hukuku ihlal ettiğine ve işgalcilerin Cenevre Sözleşmesi'nden doğan yükümlülüklerinden kaçmasına neden olacağına dikkat çekildi. Açıklamada, söz konusu mekanizmanın "işgalcilere soykırım suçlarını işlemeye devam etme fırsatı veren, aç bırakma ve parçalama politikasının bir uzantısı" olduğu vurgulandı.
Hamas, bu durumu uluslararası, Arap ve Mısır topluluklarının güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini belirterek, "Yardımları yönetme ve dağıtma yetkisi sadece işgal güçlerine ve onların temsilcilerine ait olamaz; bu sorumluluk, ilgili uluslararası ve yetkili hükümet kuruluşlarına aittir" dedi.
Hamas, uluslararası topluma çağrıda bulunarak, "İşgalcilerin yalanlarına inanmayın, ablukayı kırmak için hemen harekete geçin ve gıda ile tıbbi yardımların akışına olanak tanıyacak şekilde sınır kapılarını açın" ifadelerini kullandı. Yardımların Birleşmiş Milletler denetiminde ve askeri ya da siyasi müdahalelerden uzak bir şekilde dağıtılması gerektiğini vurgulayan Hamas, İsrail’in yardımların girişini engellemeye devam ettiğini ve insani yardım sistemini aksattığını belirtti.
İsrail’in Yardım Planına Tepkiler Artıyor
Hamas’ın açıklaması, işgal altındaki Filistin topraklarındaki uluslararası insani yardım ekibinin, İsrail’in Gazze'ye yardım ulaştırma planına yönelik eleştirilerinin ardından geldi. Söz konusu ekip, İsrail’in Birleşmiş Milletler ve insani yardım ortakları tarafından mevcut yardım dağıtım sistemini kapatmaya çalıştığını dile getirmişti. Ekip, İsrail ordusunun belirlediği koşullar altında, yardım malzemelerinin yalnızca İsrail merkezlerinden teslim edilmesi gerektiğini ifade etmişti.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), İsrail’in sivilleri gıda yardımlarına ulaşabilmesi için saldırılar sürerken, bu planın "temel insani ilkelere aykırı" olduğunu açıklamıştı. BM, insani yardımların bölgedeki gıda, su, sağlık, beslenme ve koruma gibi temel ihtiyaçların dağıtımına hazır olduğunu belirterek, uluslararası liderleri bu konuda daha aktif rol almaya çağırmıştı.
İsrail, 2 Mart'tan bu yana Gazze'ye insani yardım girişini durdurmuş ve Birleşmiş Milletler, İsrail’in Gazze’ye yönelik "tam ablukasının" 9. haftasına girmesiyle bölgede "eşi benzeri görülmemiş bir insani felaketin" yaşandığını duyurmuştu.