Dünya

Hamas: Mescid-i Aksa'ya baskın çağrıları din savaşının tırmandırılmasıdır

Hamas, İsrailli aşırılık yanlısı grupların Sukot (Çardaklar) Bayramı bahanesiyle Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlenmesi çağrılarını "din savaşını tırmandırma ve Yahudileştirme projesini kalıcı hale getirme çabası" olarak nitelendirdi.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Harun Nasıreddin, İsrailli aşırılık yanlısı grupların Sukot Bayramı bahanesiyle işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Aksa'ya baskın düzenlenmesi çağrılarına tepki gösterdi.

Nasıreddin, yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu çağrıların "Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin, Mescid-i Aksa'ya ve Kudüs'e karşı beslediği aşırılık, kin ve hilenin boyutunu ortaya koyduğunu" ve Aksa'ya baskınların koruyucusu olan aşırı sağcı İsrail hükümetinin küstahlığını da yansıttığını belirtti.

Mescid-i Aksa'da tamamıyla Müslümanların hak sahibi olduğunu vurgulayan Nasıreddin, Aksa'yı yok etmeyi veya özelliklerini değiştirmeyi amaçlayan hiçbir girişimin başarıya ulaşamayacağının altını çizdi.

Nasıreddin, bu politikaların ve saldırıların yol açabileceği toplumsal öfkeden ve Filistin direnişinin mücadelesinden İsrail'in sorumlu olduğunu ifade etti.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Nasıreddin, Filistinlilere Mescid-i Aksa'yı savunmak ve İsrail'in kutsal mekanlara saldırılarını reddetmek için Aksa'da geniş çaplı seferberlik ve nöbet çağrısında bulundu.

İsrailli aşırılık yanlısı gruplar, Sukot Bayramı bahanesiyle Aksa'ya kapsamlı baskınlar düzenlenmesi çağrısında bulunmuştu.

Yahudilerin üç büyük bayramının sonuncusu kabul edilen Sukot (Çardaklar) Bayramı, bu sene 6 Ekim'de başlıyor ve bir hafta sürüyor.

Yahudi inancına göre, Sukot Bayramı, İsrailoğulları'nın çölde geçici barınaklarda yaşayarak dolaştığı kırk yılı temsil ediyor. İbranice "Suka" kelimesinin çoğulu Sukot, "çardaklar" anlamına geliyor ve "geçici barınaklara" gönderme yapmak için kullanılıyor.

Yahudilerin dini bayramlarında Mescid-i Aksa'ya baskınlar yoğunlaşıyor

Yahudilerin diğer dini bayramlarında olduğu gibi Sukot Bayramı'nda da fanatik grupların Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskınlar artıyor.

Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Yahudiler, 2003'ten bu yana İdarenin izni olmadan İsrail'in tek taraflı kararıyla polis eşliğinde kutsal mabede giriyor. Bu girişleri baskın olarak nitelendiren Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurguluyor.

İsrailliler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor.

İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa'da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa yalnızca ziyaret edebileceği" yönündeki tarihi statükonun korunduğunu savunuyor.

Ancak fanatik Yahudilerin İsrail polisi korumasında Aksa'ya düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sıkça kameralara yansıyor.

İsrail içinde Ultra Ortodoks Yahudi din adamlarının çoğunluğu ise Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya girmesinin dinen yasak olduğunu vurguluyor.

{ "vars": { "account": "G-E1EN649QR9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }