Ülkenin gündemi durulmuyor.
En önemli gündem maddesi; ‘Terörsüz Türkiye’ –ki tartışmasız hedefe ulaşılacaktır.
Diğer yandan da kamu malına uzanan eller.
Adeta dipsiz bir dehliz! (İBB soruşturması)
Her şey o kadar aşikar hale gelmişken, yürütülen kara kampanyalar, provokasyonlar, kışkırtmalar, kifayetsiz söylemler vs. aldı başını gidiyor.
Ülkeye huzur gelmemesi için hunharca çırpınanlar var.
Zamanında istedikleri gibi at koşturanlar, hala işlerin böyle yürüyeceğini düşünüyor.
O işler öyle olmuyor efendim…
Şimdi cümleleri nereye bürüyeceğimi merak ediyorsunuz.
Başlayalım…
Ülke ve millet için en önemli husus: Güvenlik ve denetimdir!
Denetimin olmadığı yerde güvenlikten söz edilemeyeceği için ana başlığımız; “DENETİM!”
Zira denetim mekanizmasının olmadığı bir ülkede başıboşluk, keyfilik, kaos, yasa dışılık, haksız kazanç ahlaksızlık vs. birçok olumsuzluk oluşur.
Her birini tek tek örneklendirmeyeceğim.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)’da, en önemli denetim mekanizmalardan birisi olarak karşımıza çıkıyor.
Görevi; televizyon ve radyo yayınlarının denetimini sağlaması ve varsa ihlal durumunda gerekli cezai müeyyide uygulamasıdır.
Pek tabii yayın hizmetlerini internet ortamından sunan medya hizmet sağlayıcılarını da denetleme yetkisi bulunmaktadır.
Günümüzde televizyon, radyo ve en önemlisi internet üzerinden hizmet sağlayıcılar geniş bir kitleye hitap ediyor.
Dolayısıyla bu mecradaki olumlu ya da olumsuz tüm eylemler insan psikolojini büyük ölçüde etkiliyor.
İşte burada Radyo ve Televizyon Üst Kurulu devreye giriyor.
Aile yapısını tehdit eden yayınlar, insan sağlığını tehlikeye sokacak reklamlar, toplumu kışkırtarak huzuru bozmaya yeltenenler RTÜK’ün radarına takılıyor.
Bir başka husus da şu:
Bir gazeteci olarak sıkça duyduğum/duyduğunuz söylemlerden biri şüphesiz, “Basın özgürlüğü” ilkesi.
Özgür basın olmak;
Tehdit ve hakaret dili kullanmak mıdır?
Toplumu ayrıştırmak mıdır?
Yargısız infaz yapmak mıdır?
Provokasyon yetkisinin kendisinde olduğuna mı inanmaktadır?
Her platformda kendi milletini ve devletini hedef göstermek midir?
Şimdi sen tüm bu eylemlerde bulunacaksın, huzur ve güvenliği temin etmek için üstün vazife yürüten RTÜK’ü eleştireceksin.
Hadi oradan(!)
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin ve ekibi arı gibi çalışıyor.
Hem teknolojik dönüşümüyle dikkati çekiyor.
Hem de “Güçlü medya, güçlü toplum” bilinciyle yayıncılıkta yeni dönemin yol haritasına şekil veriyor.
Kin ve nefret tohumları eken, ahlakı örseleyen kuruluşlara da nefes aldırmıyor.
Baskı değil, sansür hiç değil!
Öfkelenmeyin(!)
Toplumun ve devletin ayarlarıyla oynayanlara bu tavır…
Doğru ve dürüst olana kim ne yapabilir ki?
Can Yunus’tan bir örnekle noktalayalım.
“Derviş Yunus bu sözü
Eğri büğrü söyleme
Seni sıygaya çeker
Bir Molla Kasım gelir”
Hülasa;
Bir gönül dostu ki sözün eğrisinden dahi haya duyuyor.
Haya duyalım ki, eleştirmeye yüzümüz olsun!