Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, “Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Tarafından Düzenlenen İftar Programında” konuştu.
MHP'li Osmanağaoğlu'nun açıklaması şu şekilde;
Kıymetli Hanımefendiler, Saygıdeğer Beyefendiler, hepinizi saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum.
Ne mutlu ki bugün İzmir’e değer katan, İzmir için toplu bir şekilde atan yüreklerle bir aradayız. Elbette bu toplantının böylesine mübarek bir günde gerçekleşmesi, buradaki cemiyetin böylesine kritik bir süreçte, böylesine müstesna inanlardan teşekkül etmesi bu programı daha da anlamlı kılıyor.
Cumhur İttifakı Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Sayın Hamza Dağ’a ve İzmir için hazırladıkları projelerini İzmir sevdalılarıyla birlikte hayata geçirmek için gün sayan İzmir aşıklarıyla bir arada bulunmaktan ziyadesiyle mutluyum.
Bugünü de saymazsak yerel seçimlere 5 gün gibi kısa bir süre kaldı. İfade etmem gerekir ki; önümüzdeki Pazar gününü sadece bir seçim günü olarak değil, İzmir’in makus talihini değiştirecek, İzmir’in geleceğini şekillendirecek ve hatta İzmir için milat olacak bir gün olarak değerlendiriyorum.
Her alanda zaman zaman olduğu gibi, bugün burada birlikte olduğumuz sektör temsilcilerinin de bazı sorunlarının olduğunu biliyorum.
Ama bildiğim bir husus daha var ki; buradaki siz değerli iş insanları hiçbir zaman mazerete sığınmamış, hiçbir zaman aksaklıkları mazeret kabul etmemiş, İzmirliye, İzmir’e ve Türkiye’ye katkı sunmak için elinden geleni yapmıştır. Bu sebeple sizlere teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
Biliyoruz ki; Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonunda sanayicimizin, markalarımızın, ortaya koyulan katma değerlerin önemi çok büyüktür. Ve yine biliyoruz ki bu önemin siz değerli sektör temsilcilerimiz de farkındadır.
Salgın döneminde dahi istihdama katkı sunmaktan vazgeçmeyen, üretimden geri durmayan, ihracattan iç pazara Türkiye’ye kademe atlatan bir irade elbette takdiri hak etmektedir.
Evet burası İzmir! Burası Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tam bağımsızlığın kızıl elması olarak gördüğü ekonomik bağımsızlık mücadelesinin de başlatıldığı şehir.
Bu şehir; “Türkiye'nin çiftçi, tüccar, sanayi ve işçi zümrelerinden seçilen 1135 üyenin katıldığı İzmir İktisat Kongresinde "Misak-ı İktisadî Esaslarının" tartışılıp kabul edildiği, iktisadi ülkülerin belirlendiği, ve sanayinin önemine dikkat çekilerek üretime ve ticarete yeni bir soluğun getirildiği bir şehirdir.
Dolayısıyla Türk Sanayisinin kurucularını da rahmet ve minnetle anıyorum.
Geride bıraktığımız 100 yıllık Cumhuriyet tarihinde tartışmasız büyük katkıları olan Türk Sanayisinin bugünkü temsilcilerinin de aynı inanç ve azimle varlık göstermelerini ise tekdir ediyorum.
Ancak hepimiz biliyoruz ki; bu yürüyüşün hız kazanması için, bu yürüyüşün çok daha sağlıklı bir şekilde menziline ulaşması için ve hatta bu yürüyüşün esas gayesine ulaşması için tam bir koordinasyon ve geleceği gören bir vizyonun yerel yönetimlerde de ortaya koyulması da şarttır.
Yine hepimiz biliyoruz ki çağ sadece emeğin galip gelebileceği bir çağ değildir. Bugün sanayi dendiğinde artık akla gelen ilk paydaşlardan birisi eğitimdir. Dolayısıyla Türkiye’de ilklerden olan, örnek teşkil eden, kalkınmanın olmazsa olmaz bileşeni olan mesleki ve teknik eğitimin kalitesinin artırılması amacıyla 2024 yılında kurulan Özel İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Nedim Uysal Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kurulmasının ve sektöre olan katkısının da unutulmaması gerektiğini düşünüyorum.
Sanayi alanında ortaya koyulacak gelişmişlik düzeyinin eğitimden ve vizyondan geçtiğini gören her bir sektör temsilcisini tebrik etmek istiyorum.
En önemli kaynağımız olan insan kaynağımızın heba olmasının önüne geçmek, teorik ve pratik bilgi ile donatılmış deneyimli evlatlarımızın yetişmesine vesile olmanın bundan sonra da önemli sorumluluklarımızdan birisi olduğu unutulmamalıdır.
Ancak bir diğer bileşenin de yerel yönetimler olduğu su götürmez bir gerçektir.
Çünkü bir belediye başkanının görevi sadece çöp toplamak değildir. Bir Belediye yönetiminin görevi şehrin değerlerine sahip çıkmak, dinamiklerinin en etkin şekilde kullanılmasını sağlamak, sanayicisinden emekçisine alan açmak ve şehrini değerleri ve değer katanlarıyla birlikte sahiplenmektir.
İşte bu noktada İzmir’in ihtiyacı olan anlayışın Milliyetçi Hareket Partisi’nin üretken belediyecilik anlayışı olduğunu, İzmirlinin ihtiyacı olanın da Cumhur İttifakının insan ve hizmet odaklı belediyecilik anlayışı olduğunu düşünüyoruz.
İşte bu yüzden 31 Mart’ın İzmir için bir milat olacağına inanıyoruz. İşte bu yüzden İzmir’in sahipsiz olmadığını, İzmirlinin daha iyisini hak ettiğini ısrarla ve yüksek sesle zikrediyoruz.
17 Şubat - 4 Mart 1923 tarihlerinde İzmir'de toplanan İktisat Kongresinin en önemli kararlarından birisi olan “sanayinin teşviki” maddesini de bu yüzden bir ilham kaynağı olarak aklımızdan çıkamıyoruz.
Ve bu teşvikin de emanete sahip çıkabilecek kabiliyete haiz olan, işini sevgiyle ve aşkla yapacağına kefil olduğumuz Hamza Dağ tarafından fazlasıyla yapılacağına inanıyoruz.
Kıymetli misafirler;
Sözlerimi çok fazla uzatmak niyetinde değilim.
Her zaman söylüyorum. Eskiler Belediye Başkanına Şehr-ül Emin derlerdi. Yani kendisinden emin olunan ve kendisinden emin olana Belediye Başkanı denirdi. Biz Hamza Dağ’dan da ekibinden de eminiz. Çünkü kendimizden eminiz.
Ve bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha; bu güzel programın tertibinde emeği geçen herkese; Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanımız Ender Yorgancılar ve İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanımız Cenk Karace nezdinde teşekkürlerimi sunuyorum.
Sabırla dinlediğiniz için de teşekkür ediyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum.
