TÜRKSOY Üyesi Ülkeler Kültür Bakanları Daimî Konseyi 42. Dönem Toplantısı, 28 Kasım 2025 tarihinde Hazar’ın incisi ve 2025 Türk Dünyası Kültür Başkenti Aktau’da düzenlendi. Toplantıda TÜRKSOY’un 42. Dönem Çalışma Raporu ile 2024 yılı mali raporu onaylandı; Aktau 2025 Kültür Başkenti programı kapsamındaki faaliyetler memnuniyetle değerlendirildi ve gelecek dönem kültürel iş birliği gündemi karara bağlandı.
Daimî Konsey; Türk Dünyası’nın kültürel dayanışmasına güçlü destek sunan Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’e; Aktau 2025 programını başarıyla yürüten Kazakistan Kültür ve Enformasyon Bakanı Aida Balayeva’ya; toplantıya ev sahipliği yapan Mangıstau Eyalet Valisi Nurdaulet Kılıbay’a ve Aktau Belediye Başkanı Abilkayır Baypakov’a şükranlarını sundu.
TOPLANTIYA AİDA BALAYEVA BAŞKANLIK ETTİ
Toplantıya Kazakistan Kültür ve Enformasyon Bakanı ve TÜRKSOY 42. Dönem Koordinatörü Aida Balayeva başkanlık etti. TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev’in yanı sıra Özbekistan Kültür Bakanı Ozodbek Nazarbekov, Türkmenistan Kültür Bakanı Atageldi Şamyradov, Azerbaycan Kültür Bakan Yardımcısı Murad Hüseynov, Kırgızistan Kültür, Enformasyon ve Gençlik Politikası Bakan Yardımcısı A. Ş. Madaminov ve Türkiye Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam toplantıda yer aldı. Aktau’nun 2025 Kültür Başkentliği sürecine ilişkin kapanış değerlendirmesi Mangıstau Bölgesi Akim Yardımcısı Tilegen Abişev tarafından sunuldu.
Ev sahibi Bakan Balayeva, Aktau’nun Türk Dünyası Kültür Başkenti yılı boyunca Türk halklarının ortak kültür iklimine yeni bir dinamizm kazandırdığını ifade etti. Bu çerçevede yürütülen çalışmaların, yalnızca yılın faaliyet takvimiyle sınırlı kalmadığını; Türk Dünyası’nda ortak kültür bilinci, görünürlük ve kurumsal dayanışmayı güçlendiren sürdürülebilir bir etki ürettiğini vurguladı. Balayeva ayrıca TÜRKSOY’un otuz yılı aşkın birikimini yeni dönemde sistemli, dinamik ve sonuç odaklı iş birliği modelleriyle daha da ileri taşımanın önemine dikkat çekti.
Toplantıda söz alan TÜRKSOY Genel Sekreteri Sulta'TÜRKSOY YENİ BİR DÖNEME HAZIRLANIYOR'n Raev, kurumun gelecek vizyonuna dair önemli açıklamalarda bulundu. Raev'in konuşmasının ana hatları şu başlıklarla öne çıktı:
Aktau 2025'in Başarısı ve Kolektif Katkı: Raev, Aktau 2025’in Türk Dünyası kültür diplomasisini derinleştiren, ortak hafızayı diri tutan ve kültürel etkileşimi artıran kapsamlı bir süreç olduğunun altını çizdi. Bu başarıda ev sahibi ülke ve şehir başta olmak üzere tüm üye ülkelerin ortak katkısının belirleyici olduğunu vurguladı.
Kurumsal Dönüşüm ve Güçlendirme: Raev, konuşmasının merkezine Türk Devletleri Teşkilatı’nın Gebele Zirvesi’nde kabul edilen “TÜRKSOY’un Geliştirilmesi ve Güçlendirilmesi Kararı”nı yerleştirdi. Bu kararın, TÜRKSOY'u uluslararası ölçekte daha etkin, görünür ve sürdürülebilir bir kültürel diplomasi kurumu haline getirmeyi hedeflediğini açıkladı. Bu doğrultuda kurumsal kapasite, yönetişim, dijital dönüşüm ve mali sürdürülebilirliği kapsayan kapsamlı bir güçlendirme belgesi hazırlanacağını duyurdu.
Yeni Dönem Çalışma Eksenleri: Genel Sekreter, dijital kültür platformları, ortak miras envanterleri, belgesel projeler, Türk Dünyası Film Fonu, ortak bayramların küresel tanıtımı ve gençlik odaklı programların TÜRKSOY’un yeni dönem çalışma eksenleri arasında yer alacağını belirtti. Raev, TÜRKSOY’un yalnızca etkinlik üreten bir yapı değil, aynı zamanda Türk halkları arasında güveni, dayanışmayı ve ortak gelecek bilincini güçlendiren büyük bir kültür ailesi olduğunu ifade ederek konuşmasını tamamladı.
ÜYE ÜLKE TEMSİLCİLERİNDEN ORTAK İRADE VE YENİ DAVETLER
Toplantıda söz alan delegasyon başkanları da kültürel iş birliğinin derinleştirilmesine yönelik ortak iradeyi teyit etti. Türkmenistan Kültür Bakanı Atageldi Şamyradov, kültür ve sanatın halklar arasında kalıcı bir dostluk köprüsü kurduğunu vurguladı. Kırgızistan Bakan Yardımcısı A. Ş. Madaminov, Aktau 2025'in ortak miras açısından değerli bir platform sunduğunu belirterek 2026’da ülkesinde düzenlenecek VI. Dünya Göçebe Oyunları’na davette bulundu. Özbekistan Kültür Bakanı Ozodbek Nazarbekov, TÜRKSOY’un güçlendirilmesi kararının teşkilatın kurumsal niteliğini yeni bir seviyeye taşıyacağını ifade etti. Azerbaycan Kültür Bakan Yardımcısı Murad Hüseynov, Şuşa Kültür Başkentliği deneyiminin Türk Dünyası birliğini pekiştirdiğini hatırlatarak 2026’da Birinci Türkoloji Kurultayı’nın 100. yılının tarihî önemine işaret etti. Türkiye Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam ise 2026 Ankara Türk Dünyası Turizm Başkenti ve 2026 Ziya Gökalp Yılı etkinliklerinde güçlü iş birliği beklentisini dile getirdi.
2026 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ: ANDİCAN
Daimî Konsey, 2026 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti unvanının Özbekistan’ın tarihî şehri Andican’a devredilmesini memnuniyetle karşıladı. Konsey üyeleri, Andican’ın Türk Dünyası’nın ortak kültür mirasını taşıyan köklü kimliğiyle bu sorumluluğu başarıyla üstleneceğine dair inançlarını ifade etti. 2026 yılı programının TÜRKSOY Genel Sekreterliği, Özbekistan Kültür Bakanlığı ve Andican yerel yönetimi iş birliğiyle hazırlanacağı ve bir sonraki Daimî Konsey toplantısının 2026 yılında Andican’da gerçekleştirileceği karara bağlandı.
Toplantı sonunda kabul edilen kararların, TÜRKSOY’un kurumsal kapasitesini güçlendirmesi, Türk Dünyası Kültür Başkenti programının etki alanını büyütmesi ve üye ülkeler arasındaki kültürel dayanışmayı daha ileri bir seviyeye taşıması hedefleniyor. Aktau’dan Andican’a uzanan bu bayrak devri, Türk Dünyası’nın ortak kültür yürüyüşünün yeni dönemde de kararlılıkla süreceğini teyit eden güçlü bir mesaj olarak değerlendirildi.
ANDİCAN'IN NEDEN ÖNEMLİ?
Andican, Özbekistan’ın doğusunda, Fergana Vadisi’nin doğu ucunda yer alan; tarih, kültür ve ticaret açısından ülkenin en önemli kentlerinden biridir. Nüfusu yaklaşık 500 bine yaklaşmaktadır ve Fergana Vadisi’nin en eski yerleşimlerinden biri olarak kabul edilir. Andican, Babür İmparatorluğu’nun kurucusu Zahirüddin Muhammed Babür’ün doğum yeri olmasıyla dünya tarihine mal olmuştur.
Bu nedenle şehir, Türk-İslam kültür tarihinde çok özel bir konuma sahiptir. Babür’ün anıları olan Babürname, Andican’dan övgüyle bahseder. Tarih boyunca Andican, İpek Yolu üzerinde yer almış; ticaret kervanlarının uğrak noktası olmuştur.