Avrupa Birliği (AB), Rusya-Ukrayna savaşının ardından güvenlik mimarisini yeniden şekillendirirken, NATO ile daha uyumlu ve bağımsız bir savunma stratejisi arayışında. Bu bağlamda ortaya çıkan "SAFE" – Security and Freedom for Europe adlı yeni güvenlik girişimi, öncelikle Avrupa’nın askeri kapasitesini güçlendirmeyi hedefliyor.
Ancak uzmanlara göre SAFE’in başarısı, NATO üyesi ve bölgesel güç olan Türkiye’nin desteği olmadan mümkün değil.
SAFE NEDİR?
SAFE, Avrupa'da barışın, özgürlüğün ve savunma kapasitesinin ortak bir çerçevede ele alınmasını amaçlayan bir inisiyatif. AB ülkelerinin güvenlik koordinasyonu ve savunma sanayisini birleştirmeyi hedefleyen girişim, enerji güvenliğinden sınır korumasına, siber savunmadan terörle mücadeleye kadar geniş bir alanda faaliyet göstermeyi planlıyor.
Yeni sistem, NATO’yla uyumlu ama ondan bağımsız tamamlayıcı bir rol üstlenmeyi hedefliyor. Bu nedenle NATO dışındaki güvenlik alanlarında Avrupalı bir kimlik vurgusu ön planda.
TÜRKİYE NEDEN ÖNEMLİ?
SAFE girişimine Türkiye'nin dahil edilmesi, hem Avrupa'nın güvenliği hem de Türkiye’nin bölgesel rolü açısından stratejik görülüyor. İşte nedenleri:
Jeopolitik Konum
-
Türkiye; Avrupa, Asya, Orta Doğu ve Karadeniz’in kavşağında kritik bir coğrafi konuma sahip.
-
Rusya, İran ve Suriye gibi kriz bölgeleriyle komşu.
-
Avrupa'nın savunma stratejisinde “doğu ve güney kanadı”nın kilidi.
Enerji Güvenliği
-
Avrupa'nın enerji çeşitliliği stratejisinde Türkiye, transit ülke olarak kilit rol oynuyor.
-
TANAP, TAP gibi boru hatlarıyla Avrupa gaz güvenliğinin merkezinde yer alıyor.
Savunma ve Askeri Kapasite
-
NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip.
-
Savunma sanayiinde SİHA, zırhlı araçlar ve radar sistemleri gibi alanlarda rekabetçi bir ekosistem geliştirdi.
Göç ve Sınır Güvenliği
-
Suriye iç savaşı sonrası ortaya çıkan göç dalgasında AB’nin en önemli partneri.
-
Türkiye-AB Geri Kabul Anlaşması ile düzensiz göçün yönetiminde kritik bir görev üstleniyor.
SİYASİ DENGELER VE SONUÇ
Türkiye ile AB arasında siyasi farklılıklar ve zaman zaman yaşanan gerilimlere rağmen, SAFE gibi güvenlik temelli bir işbirliği, iki taraf arasında yeni bir diyalog zemini yaratabilir.
Bu girişim, NATO'nun yükünü hafifletirken Avrupa’nın kendi savunma kabiliyetini geliştirmesine de katkı sunabilir.



