ŞAHLARA MAHSUS BİR İNCİNİN DOĞUŞU…
Osmanlı hanedanının son halifesi 2. Abdülmecid’in kızı, adı “şahlara mahsus inci” anlamına gelen Hatice Hayriye Ayşe Dürrüşehvar, 26 Ocak 1914’te dünyaya geldi. Dedesi Sultan Abdülaziz’di. Daha küçük yaşlardan itibaren güzelliğiyle dillere destandı. Oyuncaklara düşkünlüğüyle tanınır, dünyanın dört bir yanından kendisine özel hediyeler getirilirdi.
Saraydan Sürgüne
Dürrüşehvar Sultan, 4 yaşına kadar doğduğu Mecid Efendi Köşkü’nde, ardından Dolmabahçe Sarayı’nda yaşadı. Babasının halife olmasıyla birlikte hayatı artık saray bölümünde geçiyordu. Ancak tarih bir dönüm noktasına gelmek üzereydi.
3 Mart 1924’te TBMM’de hilafetin kaldırılması ve Osmanlı hanedanının sınır dışı edilmesi kararı alındı. Tüm hanedan üyeleri 48 saat içinde Türkiye’yi terk etti. Dürrüşehvar Sultan’ın da hayatı böylece kökten değişti.
Aile önce İsviçre’ye, ardından Güney Fransa’nın Nice kentine yerleşti. Küçük yaşta sürgün hayatının zorluklarını gören sultan, ileride bir prenses olarak bambaşka bir coğrafyada yeniden tarih sahnesine çıkacaktı.
Hindistan’da Bir Prenses
1931’de Dürrüşehvar Sultan, dünyanın en zengin hükümdarlarından biri olan Haydarabad Nizamı’nın oğlu Nevab Azam Cah ile evlendi. Bu evlilikle “Berar Prensesi” unvanını aldı ve Hindistan’ın Haydarabad kentinde yaşamaya başladı. İki çocuğu oldu: Bereket Şah ve Keramet Şah.
Babasının Vasiyeti ve Bitmeyen Mücadele
Son Halife Abdülmecid, 23 Ağustos 1944’te Paris’te vefat etti. Vasiyetinde, Türkiye topraklarına gömülmek istediğini yazmıştı. Dürrüşehvar Sultan, bu isteği yerine getirmek için dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile uzun süre mektuplaştı. Hatta birkaç kez Türkiye’ye geldi, Çankaya Köşkü’nde İsmet İnönü ve eşi Mevhibe Hanım’ı ziyaret etti.
Ancak meclis izin vermedi. Abdülmecid Efendi’nin naaşı 10 yıl Paris’te bir camide bekledi. 1954’te ise Medine’ye defnedildi.
Haydarabad’ın Düşüşü ve Londra Yılları
1948’de Hindistan, Haydarabad’ı işgal ederek topraklarına kattı. Böylece Dürrüşehvar Sultan’ın görkemli saray hayatı sona erdi. 1954’te eşinden ayrıldı ve Londra’ya yerleşti. Yıllar boyunca Türkiye’ye ziyaretler yapmayı sürdürdü.
Sürgünde Bir Hayatın Sonu
7 Şubat 2006’da, 92 yaşında Londra’da hayata gözlerini yumdu. 1966’dan beri orada yatmakta olan annesi Mehisti Hanım’ın yanına, Brookwood Mezarlığı’na defnedildi.
Bir İncinin Hikâyesi
Dürrüşehvar Sultan’ın hayatı, Osmanlı hanedanının sürgünle başlayan dramını ve bir prensesin gurbet ellerde geçen ömrünü gözler önüne serer. Babasının vasiyetini yerine getiremese de, Osmanlı hanedanının onurunu ve zarafetini sürgünde de taşımaya devam etti. Onun hikâyesi, tarihin büyük değişimlerinin insan hayatında nasıl derin izler bıraktığının en çarpıcı örneklerinden biridir.