Çıplak Maya’yı diğer nü eserlerden ayıran en önemli özellik, modelin izleyiciye doğrudan ve kendinden emin bir şekilde bakmasıdır. Rönesans ve Barok dönemlerdeki çoğu kadın figür, utanarak gözlerini kaçırırken Goya’nın Mayası, bedeni kadar bakışıyla da varlık gösterir. Bu tavır, kadının özne konumuna geçişini simgeler.
Eserin, aynı modelin giyinik versiyonu olan “La Maja Vestida” (Giyinik Maya) ile birlikte düşünülmesi gerekir. İki tablo yan yana sergilendiğinde, Goya’nın kadın bedenine bakışı ve onu toplum önünde nasıl konumlandırdığı daha iyi anlaşılır. Çıplak Maya, sansür çağının ortasında sanatın özgürlüğünü savunan bir simgeye dönüşmüştür.
Goya’nın bu tablosu, zamanında oldukça büyük tartışmalara yol açtı. İspanyol Engizisyonu tarafından soruşturma açılan sanatçı, eserin ahlaki sınırları aştığı gerekçesiyle zor durumda bırakıldı. Ancak Goya, eserini bir sipariş üzerine yaptığını belirterek cezadan kurtulmayı başardı. Bu olay, sanatçı ve iktidar arasındaki gergin ilişkinin de bir belgesidir.
La Maja Desnuda’nın modeli hâlâ bir tartışma konusudur. Kimilerine göre, model Düşes Alba’dır; kimilerine göreyse Goya’nın sevgilisi ya da bir aktris. Sanat tarihçileri için bu bilinmezlik, tablonun etkileyiciliğini artıran bir unsurdur.
Bugün “La Maja Desnuda”, hem İspanyol sanatının cesur yüzü hem de kadın temsili üzerine yürütülen feminist tartışmaların merkezi haline gelmiştir. Sanat tarihinde erotizm, politika ve estetik arasında bu kadar net çizgilerle duran çok az eser vardır.