Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vakıflar Haftası Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.
Ülkenin ve kültür coğrafyalarının dört bir yanında vakıf mirasını tüm ihtişamıyla yaşatan, kendilerini hayra vakfeden tüm vakıf insanlarının, hayırseverlerin Vakıf Haftası'nı tebrik eden Erdoğan, Vakıflar Haftası'nın bu yılki temasının "Vakıf ve Aile" olarak belirlendiğini belirtti.
Bu önemli haftanın, medeniyetlerinin iki taşıyıcı sütunu olan vakıf ve aile ekseninde idrak edilmesini fevkalade isabetli bulduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Her fırsatta vurguladığımız gibi millet olarak gerçekten göz kamaştıran bir vakıf geleneğine sahibiz. Hiç şüphesiz bu alanda dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer alıyoruz. Böyle nadide bir mirası tevarüs etmekten açıkçası iftihar ediyoruz. Köklü vakıf geleneğimizin korunması, zenginleştirilmesi ve geleceğe aktarılması görevini ise 101 yıldır Vakıflar Genel Müdürlüğümüz yapıyor. Tarihimiz, hafızamız, kimliğimiz ve istikbalimiz açısından çok ağır bir sorumluluğu ifa eden genel müdürlüğümüzün 101. kuruluş yılını tebrik ediyorum. Büyük bir vazife şuuruyla ecdat yadigarı eserlerimize sahip çıkan Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün tüm çalışanlarına selamlarımı, sevgilerimi iletiyor, her birine görevlerinde Rabb'imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum."
"101 vakıf eserimizin toplu açılışını gerçekleştiriyoruz"
Vakıflar Genel Müdürlüğünün anlamlı yıl dönümünü, açılışını yaptıkları eserlerle çok daha anlamlı hale getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Türkiye'de ve yurt dışında son bir yıl içinde restorasyonu tamamlanan 101 vakıf eserimizin toplu açılışını bugün gerçekleştiriyoruz. Tokat'taki Gökmedrese'mizin, Gaziantep'teki Kurtuluş Cami'mizin, Lefkoşe'deki Selimiye Cami'mizin ve Arnavutluk'taki İşkodra Cami'mizin açılış törenlerini canlı bağlantılarla hep birlikte icra edeceğiz. Bu güzide eserlerin ihyasında katkısı olan tüm kurumlarımıza, yüklenici firmalarımıza, işçisinden mimar ve mühendisine, her bir kardeşime kalpten teşekkürlerimi iletiyorum. Titiz bir restorasyon sürecinin ardından hizmete alınan bu eserler ülkemiz, milletimiz ve gönül coğrafyamızdaki dostlarımız için hayırlı uğurlu olsun. Rabb'im bizlere ecdat yadigarı eserlere sahip çıkmayı, onları gelecek kuşaklara en güzel şekilde teslim etmeyi nasip eylesin. İstisnasız her biri yüksek bir estetik anlayışının ürünü olan bu yapıların mimarlarını, banilerini, hamilerini taş üstüne taş koyan tüm büyüklerimizi burada rahmetle, minnetle yad ediyorum."
"Tüm vasıflarımızla aynı zamanda bir vakıf medeniyetiyiz"
"Kimliğimiz, kültürümüz, milli ve manevi değerlerimizle asırlardır nakış nakış işlediğimiz medeniyet kumaşı başka hiçbir millete nasip olmayacak derecede güzeldir, derindir, seçkindir" diyen Erdoğan, şunları söyledi.
"Bu kumaşın gergefi Balkanlar'dan Türkistan'a, Afrika'dan Güney Asya'ya, Anadolu'dan Hicaz'a medeniyet coğrafyamızın her bir karışını ihata eder. Camilerimiz, medreselerimiz, imaretlerimiz, darüşşifalarımız, hanlarımız, kervansaraylarımız, su kemerlerimiz ve daha nice eser, ecdadın tarihe düştüğü eşsiz bir not hükmündedir."
Saraybosna'daki Gazi Hüsrev Bey Medresesi'nin Bağdat'taki Nizamiye Medresesi'nden, Beyrut'taki Hamidiye Çeşmesi'nin Macaristan'ın Pecs şehrindeki İdris Baba Çeşmesi'nden, Bosna'daki Mostar Köprüsü'nün Cezayir'deki Babü'l-Kantara Köprüsü'nden, Prizren'deki Sinan Paşa Camisi'nin ise Selimiye ve Süleymaniye camilerinden ayrı düşünülemeyeceğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu yapıların tamamı müşterek bir ruh ışıltısının yüksek bir kültür ve mimari tasavvurun yansımalarıdır. Şunun da bilinmesinde fayda görüyorum. Biz tüm vasıflarımızla aynı zamanda bir vakıf medeniyetiyiz. 'Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu bilir' ayetikerimesini kendimize rehber edinerek iyilikte, güzellikte, hayır işlerinde yepyeni ufuklar açmış bir milletiz. Yaşantımıza yön veren temel düsturu ise şu hadisişerifleri ile Peygamber Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam tayin ve takdir etmiştir. Önderimiz, sultanımız hayatımızın her aşamasına örnek yaşantıyla istikamet çizen Resulullah efendimiz şöyle buyurmuştur; 'İnsan ölünce şu üçü dışında amellerinin sevabı kesilir: Sadaka-i cariye, istifade edilen ilim, arkasından dua eden hayırlı evlat'. Evet vakıf, bizim için sadaka-i cariyedir. Allah'ın rızası kazanmak, ebedi saadete ram olmak, topluma ve insanlığa faydalı işler yapmak için taşı altın bir anahtardır. Dayanışma ruhumuzun, yardımlaşma bilincimizin, birlik ve beraberlik şuurumuzun toplumsal hayattaki en parlak sembolüdür. Göç yolundaki kuşların bile ihmal edilmediği kuşatıcı bir iyilik düşüncesinin dikkatle, rikkatle hayata tatbik edilmesidir."
Vakıf kavramının, medeniyet mefkuresinin hayata ve ahirete bakışın dünyadaki izdüşümü olduğunu belirten Erdoğan, "Şu inceliğe, özellikle dikkatlerinizi çekmek arzusundayım, kışın abdest alanlara sıcak su temin eden, sıcak günlerde sokak sokak gezip sebillere kar koyan, nehir kenarlarına söğüt diken, güvercinhane yaptıran, leylekleri koruyan vakıflar, taşıdığımız o zarif ruhun, merhametin, sevginin, şefkatin, diğerkamlık bilincinin birer nişanesidir." ifadesini kullandı.
Evliya Çelebi'nin 17. asırda Osmanlı'da vakıf zenginliğini, "Ben 50 yılda 18 padişahlık ve krallığa seyahat ettim. Hiçbir yerde bu kadar hayrat görmedim." sözleriyle ifade ettiğini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu müstesna kültür, hamdolsun bugün de güçlü bir şekilde devam ediyor. Sağlık, sosyal hizmetler, sosyal yardım, eğitim, araştırma, kültür, sanat, spor, kalkınma, hukuk, insan hakları ve çevre gibi alanlarda 70 bine yakın vakıf hali hazırda faaliyet gösteriyor. Böylesine köklü ve güçlü bir mirası devralan Vakıflar Genel Müdürlüğümüz de yurt içinde ve yurt dışındaki çalışmalarını büyük bir dikkatle 101 yıldır, Allah'a hamdolsun başarıyla sürdürüyor, vakfedenlerin iradesi doğrultusunda günümüz şartlarına uygun olarak vakıflarımızı yaşatıyor, güçlendiriyor, kültür mirasımızın gelecek kuşaklara ulaştırılması için canla, başla gayret sarf ediyor. Namazgahlardan, sübyan mekteplerine, tabhanelerden kuş evlerine her türlü vakıf eserine gözü gibi bakıyor, onarıyor, ihya ediyor.
Son 2 yılda Bitlis Hazo Han Süleymaniye Külliyesi Darüşşifası, Tokat Gök Medrese ve Muş Merkez Muratpaşa Camii'nin de yer aldığı 166 vakıf-kültür varlığı restore edildi. Asrın felaketinde hasar gören tam 377 eserin onarım süreçleri hiç zaman kaybetmeden başlatıldı. Bosna Hersek, Kosova, Makedonya, Arnavutluk ve Kuzey Kıbrıs'ta toplam 20 yapının restorasyonu tamamlandı. Ecdat yadigarı topraklarda tam 40 çalışma başarıyla nihayete erdirildi. Yakın zamanda bitirilmesi ön görülen 3 çalışma ise devam ediyor."
Bazı rakamları özellikle paylaşmak istediğini dile getiren Erdoğan, "2002 yılında sadece 46 eser restore edilmişken, son 23 yılda ihya edilen vakıf kültür varlıklarının sayısı 5 bin 927'ye ulaşmıştır." bilgisini paylaştı.
Bu çalışmalarda 12,3 milyar lira kaynak kullanıldığını belirten Erdoğan, "Eğitim desteklerinden, muhtaç aylıklarına, imaret faaliyetlerinden gönüllülük çalışmalarına Vakıflar Genel Müdürlüğü, uhdesindeki hayır hizmetlerini kesintisiz sürdürüyor." diye konuştu.
"Toplumda yayılan yanlış algılarla mücadele içindeyiz"
Tüm bu hizmetlerden dolayı Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve tüm çalışanları tebrik eden Erdoğan, vakıf kültürünü ayakta tutan kurum ve kuruluşlara, iyilik, yardım ve dayanışmada sınır tanımayan vakıf insanlarına, ömürlerini hayır hasenata adamış hayırseverlere şükranlarını sundu.
Yılın Vakfı Ödülü verilen Mehir Vakfı'nın her mensubunu özverili çalışmalarından ötürü tebrik eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Deprem bölgesindeki gençlerimizin yuva kurmalarına vesile olan Mehir Vakfı 81 ilimizde dünyaevine giren 20 bini aşkın çiftimize düğün ve çeyiz desteği verdi. Yakın zamanda bu çalışmalarını, tam 19 aydır İsrail'in vahşi saldırıları karşısında destansı bir direniş sergileyen Gazze'ye doğru genişleteceğinin müjdesini aldığım Mehir Vakfımızdan Allah razı olsun. 2025 Aile Yılı kapsamında seçimlerde milletimize sözümüz olan, Aile ve Gençlik Fonu'yla yuva kuracak gençlerimize yönelik desteklerimizi arttırdık. Ayrıca doğum yardımı ödeme rakamlarında ciddi oranda artışa gittik. Dijital mecraların etkisiyle toplumda günden güne yayılan yanlış algı ve alışkanlıklarla mücadele içindeyiz. İster töre ister gelenek ister güncel akım bahanesiyle olsun evliliğin zorlaştırılmasını asla doğru bulmuyoruz. Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde evliliğin kolaylaştırılması, teşvik edilmesi, önündeki engellerin kaldırılması lazım. Bu konuya önem ve öncelik vermemiz gerekiyor.
Vakıflarımızı ve hayırseverlerimizi, gençlerin yuva kurmasına daha fazla destek olmaya çağırıyorum. Şu hakikate her vesileyle şahit oluyoruz. 'Hayrun nas, men yenfeun nas. 'Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olandır.' Bu emre teslim olmuş nice kuruluşumuz, nice derneğimiz nice vatandaşımız çoğu zaman reklam yapmadan, birbirinden kıymetli hizmetlere imza atıyor. 'Sağ elin verdiğini sol ele duyurmama' şuuruyla hareket eden nice hayırseverimiz, hakkın verdiğini, halk için harcamaya devam ediyor."
"Dünya hala ayaktaysa bunun sebebi bu güzel insanlar"
Yetimin başını okşayan, garibin elinden tutan, mazlumlara kucak açan, bir mahzun gönüle dokunmak, bir yaraya merhem olmak, bir ihtiyaç sahibine yardım etmek için karşılığını sadece Allah'tan umarak çalışan, çabalayanlarla iftihar ettiklerini vurgulayan Erdoğan, "Etrafımızda yaşanan bütün zulümlere, kötülüklere, insanı insanlığından utandıran vahşet görüntülerine rağmen dünya hala ayaktaysa bunun sebebi bu güzel insanlar ve kuruluşlardır." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, 23 yıldır olduğu gibi bundan sonra da tüm imkanlarla vakıfların, derneklerin, sivil toplum kuruluşlarının yanında olmaya devam edeceklerinin altını çizerek, "Rabb'im bizleri bu dünyada iz bırakanlardan daima hayır dua ile anılacak olanlardan eylesin diyorum." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, restorasyonu tamamlanan 101 vakıf eserinin hayırlı, uğurlu olmasını diledi.
Notlar
Konuşmasının ardından, Erdoğan'a, günün anısına Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu, üzerinde Üsküdar Valide-i Cedid Camii'nde bulunan kuş evinin yer aldığı tabloyu hediye etti.
"Yılın Vakıf Ödülü"ne değer görülen Mehir Vakfı Başkanı Mustafa Özdemir'e ödül plaketini takdim eden Erdoğan, vakfın mütevelli heyetiyle fotoğraf çektirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kaç kişiyi evlendirdiniz?" sorusuna Özdemir, "16 bin çift." yanıtını verdi.
Erdoğan, daha sonra KKTC, Arnavutluk, Tokat ve Gaziantep'teki tarihi eserlerin açılışını yapmak için canlı bağlantı gerçekleştirdi.
İlk olarak KKTC'ye bağlanan Erdoğan'ı, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar karşıladı. Tatar, KKTC'de geçen hafta açılan Cumhuriyet yerleşkeleri dolayısıyla Erdoğan'a teşekkür etti.
Açılışı yapılan Selimiye Camisi'nin tarihi hakkında bilgi veren Tatar, "Burası 1000 yıllık bir mazisi olan abide. Burada tarih, burada maneviyat, burada geçmişimiz, her şey var. Son 4,5 yılda Vakıflar Genel Müdürlüğünün büyük gayretleriyle burada yapılan çalışmaları selamlıyorum, kendilerine ve tüm emektarlara çok teşekkür ediyorum. Gerçekten KKTC için büyük bir kazanım." diye konuştu.
101 tarihi eser kurdele kesilerek açıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci canlı bağlantısını Arnavutluk İşkodra Camisi'ne gerçekleştirdi.
Caminin yer aldığı bölgede ciddi manada su taşkınlarının yaşandığını anımsatan Erdoğan, "Ondan kurtardık ve şu andaki haline hamdolsun getirdik. Böylece İşkodra Camisi'ni, Müslümanların hizmetine sunmuş olduk." ifadesini kullandı.
Erdoğan daha sonra Tokat'taki Gök Medrese ve Gaziantep'teki Kurtuluş Camisi için canlı bağlantı yaptı. Kurtuluş Camisi'nin depremde yıkıldığını hatırlatan Erdoğan, camiyi yeniden inşa ve ihya ettiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın yaptığı duanın ardından beraberindeki AK Parti Genel Başkanı Yardımcıları, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve diğer ilgililerle kurdele keserek restorasyonu tamamlanan 101 tarihi vakıf eserinin toplu açılışını gerçekleştirdi.