Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’da düzenlediği 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 47 yıllık terörle mücadelesinde yeni bir döneme girildiğini söyledi. İlk saldırının 1984’te Eruh ve Şemdinli’de gerçekleştiğini hatırlatan Erdoğan, o günden bu yana 10 bine yakın güvenlik görevlisinin şehit verildiğini anımsattı.
“Hiç kimse şehitlerimizin aziz hatırasına el uzatamaz, mirasına leke süremez.”
— Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK'nın silah bırakma sürecinin bir müzakere ya da pazarlık sonucu değil, kararlı bir devlet duruşunun neticesi olduğunu vurguladı. Sürecin titizlikle takip edildiğini ve atılan her adımda milletin çıkarının ön planda tutulduğunu söyledi:
“Bu bir pazarlık değil, kararlılıktır. Terörsüz Türkiye bir hayal değil, gerçektir. Güçlü Türkiye’nin yolu buradan geçiyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadelede geçmişte yapılan hatalara da değinerek, faili meçhuller, beyaz Toroslar, Diyarbakır Cezaevi gibi acı dolu örneklerin toplumu travmatize ettiğini söyledi. Yakılan köylerin, Kürtçe konuşamayan annelerin, özgürlük arayışının istismar edildiği dönemlerin teröre zemin hazırladığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin süreçteki katkısını özel olarak vurguladı. “Sayın Bahçeli’nin tarihi çağrısıyla birlikte attığımız adımlar, devletin kararlı duruşunun yansımasıdır” dedi. “Milliyetçiliğimizi, vatanseverliğimizi kimse sorgulayamaz” sözleriyle hem kendisine hem de Cumhur İttifakı'na yöneltilen eleştirilere sert tepki gösterdi.
“Devlet Bahçeli ve kadrosu ile el ele verip, milletimizin hayrına olmayan hiçbir işin içinde olmadık. Bu yolda MHP, AK Parti ve DEM hep birlikte yürümeye karar verdik.”
Erdoğan konuşmasında, süreci sabote etmek isteyenlere de mesaj gönderdi. Terörle mücadelenin başarısını küçümseyen çevrelere seslenerek, “Milliyetçiyiz diyorlar, terör bitiyor ama sevinciniz yok. Terör bitecek, göreceksiniz işsiz kalacaklar” dedi.
Aynı zamanda silahların bırakılması sürecinin TBMM çatısı altındaki “Terörsüz Türkiye Komisyonu” aracılığıyla yasal bir çerçeveye kavuşacağını da hatırlattı.
Konuşmasını, milletin her bir ferdine çağrıda bulunarak tamamlayan Erdoğan, tedirginlik yerine umut duygusunun hakim olması gerektiğini vurguladı:
“Bugün yeni bir gün. Türkiye artık terörle değil, irfanla, vicdanla, demokrasiyle konuşacak. Hep birlikte güçlü Türkiye’yi inşa edeceğiz.”