WASHINGTON (AA) - ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, bankanın bilanço küçültme sürecinin gelecek aylarda sona erebileceğini söyledi.

Powell, Ulusal İşletme Ekonomisi Derneğinin (NABE) Philadelphia'da düzenlediği yıllık toplantısında, "Fed'in Bilançosunu Anlamak" başlıklı konuşma yaptı.

Fed'in yükümlülüklerinin 8 Ekim itibarıyla 6,5 trilyon dolar seviyesinde bulunduğunu belirten Powell, bu yükümlülüklerin büyük kısmını fiziksel para, bankaların Fed'de tuttuğu rezervler ve Hazine Genel Hesabı'nın oluşturduğunu anlattı.

Powell, Fed'in bilançosunda varlık tarafının ise çoğunlukla hazine tahvili ve ipotek (mortgage) teminatlı menkul kıymetlerden oluştuğunu kaydetti.

Mart 2020'de Kovid-19 salgını ortaya çıktığında ekonominin neredeyse durduğunu ve finansal piyasaların kilitlendiğini anımsatan Powell, buna yanıt olarak Fed'in acil likidite sağlamak için çeşitli programlar başlattığını hatırlattı.

Powell, Temmuz 2020'de bu programlar aracılığıyla verilen kredilerin toplamının 200 milyar doların üzerine çıktığını, bu kredilerin çoğunun ise koşullar istikrar kazanınca hızla geri alındığını aktardı.

O dönemde tahvil piyasasının da olağanüstü bir baskı altında ve çöküşün eşiğinde olduğunu anımsatan Powell, Fed'in piyasanın işlevselliğini yeniden sağlamak için büyük ölçekli menkul kıymet alımları yaptığını kaydetti.

IMF: Banka dışı finansal kurumların büyümesi yeni istikrar risklerini ortaya çıkarıyor
IMF: Banka dışı finansal kurumların büyümesi yeni istikrar risklerini ortaya çıkarıyor
İçeriği Görüntüle

Powell, bu alımların hanehalkı ve işletmelere kredi akışını desteklediğini ve ekonominin toparlanmasını kolaylaştıracak daha esnek finansal koşullar sağladığını ifade etti.

Ancak daha sonra enflasyonun yükselişi devam edince Kasım 2021'de varlık alımlarının aşamalı olarak azaltılacağını duyurduklarını belirten Powell, varlık alımlarını Mart 2022'de tamamladıklarını ve alım sürecinde Fed'in menkul kıymet varlıklarının 4,6 trilyon dolar arttığını kaydetti.

Powell, Haziran 2022'den bu yana etkin faiz oranı kontrolünü sürdürürken bilanço büyüklüğünü 2,2 trilyon dolar azaltarak GSYH'nın yüzde 35'inden yüzde 22'nin biraz altına düşürdüklerini aktardı.

Fed Başkanı Powell, "Uzun süredir planımız, rezervlerin yeterli rezerv koşullarıyla uyumlu olduğunu düşündüğümüz seviyenin biraz üzerine çıktığında bilanço küçültmeyi durdurmak. Gelecek aylarda bu noktaya yaklaşabiliriz ve bu karar için çok çeşitli göstergeleri yakından takip ediyoruz." dedi.

Repo faizlerindeki genel artış ve belirli tarihlerde daha belirgin ancak geçici baskılar dahil likidite koşullarının giderek sıkılaştığına dair bazı işaretler olduğunu belirten Powell, bu süreçte, 2019'da yaşanan türden para piyasası gerilimlerini önlemek için temkinli bir yaklaşık izlendiğini, ayrıca sabit repo imkanı ve iskonto penceresi gibi araçların fonlama baskılarını kontrol altına almaya ve federal fon oranını hedef aralıkta tutmaya yardımcı olacağını aktardı.

Powell, bilanço büyüklüğünü normalleştirmenin bankanın salgından önceki bilançosuna dönmesi anlamına gelmediğini, uzun vadede bilanço büyüklüğünün, salgın dönemindeki varlık alımlarından ziyade kamunun bankanın yükümlülüklerine olan talebi tarafından belirlendiğini ifade etti.

"İstihdama yönelik aşağı yönlü riskler artmış görünüyor"

Mevcut ekonomik koşullar ve para politikası görünümüne ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Powell, hükümetin kapanması dolayısıyla bazı verilerin yayımlanmasının geciktiğini ancak halka açık ve özel sektörden elde edilebilen çeşitli verileri düzenli olarak incelediklerini belirtti.

Powell, "Elimizdeki verilere dayanarak, istihdam ve enflasyon görünümünün dört hafta önceki eylül toplantımızdan bu yana çok fazla değişmediğini söylemek doğru olur. Ancak, hükümetin kapanmasından önce elde edilen veriler, ekonomik faaliyetlerin büyümesinin beklenenden biraz daha sağlam bir seyir izleyebileceğini gösteriyor." diye konuştu.

Daha az dinamik ve biraz daha zayıf iş gücü piyasasında, istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin artmış göründüğüne dikkati çeken Powell, eylül ayına ilişkin resmi istihdam verileri gecikse de mevcut verilerin hem işe almaların hem de işten çıkarmaların düşük kaldığını gösterdiğini kaydetti.

Powell, çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinin ağustosta yüzde 2,9 ile yılın başına göre hafif arttığına değinerek, "Mevcut veriler ve anketler, mal fiyatlarındaki artışların daha çok gümrük vergilerinden kaynaklandığını, daha geniş enflasyonist baskılardan kaynaklanmadığını göstermeye devam ediyor. Bu etkilerle tutarlı olarak, kısa vadeli enflasyon beklentileri bu yıl genel olarak artarken, uzun vadeli beklentiler çoğunlukla yüzde 2'lik hedefimizle uyumlu seyretmeye devam ediyor." ifadelerini kullandı.

İstihdamdaki aşağı yönlü risklerin artmasının risk dengesi hakkındaki değerlendirmeyi değiştirdiğini vurgulayan Powell, eylül toplantısında daha nötr bir politika duruşuna doğru adım atmanın uygun olacağına karar verdiklerini anımsattı.

Powell, istihdam ve enflasyon hedefleri arasındaki gerilimi yönetirken, bunun politika açısından risksiz bir yol olmayacağının altını çizdi.

"Çok hızlı hareket edersek enflasyonla mücadeleyi yarım bırakmış oluruz"

Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Powell, tarifelerin enflasyona geçiş hızının yavaşlamasının kalıcı bir enflasyon gibi görünmesinin bir risk olacağını ifade etti.

Powell, "Enflasyon hala yükseliyor, dolayısıyla bu durumun daha uzun süre devam etme riski var. Ancak şu anda iş gücü piyasası oldukça önemli aşağı yönlü riskler sergiliyor." dedi.

Enflasyon ve istihdam riskleri dengelendikçe politikanın daha nötr bir seviyeye gelmesi gerektiğini ifade eden Powell, "Eğer çok hızlı hareket edersek, enflasyonla mücadeleyi yarım bırakmış oluruz ve daha sonra geri dönüp bu işi bitirmek zorunda kalırız. Eğer çok yavaş hareket edersek, istihdam piyasasında gereksiz ve acı verici kayıplar yaşanabilir. Dolayısıyla, bu ikisini dengelemek gibi zor bir durumun içindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Powell, hükümetin kapanması dolayısıyla yayımlanması geciken veriler yerine eyalet düzeyinde işsizlik maaşı başvuruları verileri ile ADP Araştırma Enstitüsünün istihdam raporu gibi verilere baktıklarını, bu konuda alternatif iyi veriler bulunduğunu kaydetti.

Yayımlanması geciken eylül ayına ilişkin istihdam raporunun önemine işaret eden Powell, "Ancak bunu almak için hala zamanımız var. Eylül ayı enflasyon raporlarını alacağız, bu da olumlu bir gelişme." diye konuştu.

Powell, hükümetin kapanması bir süre daha devam ederse, verileri, özellikle de ekim ayı verilerini kaçırmaya başlayacaklarını belirterek, bu durumun daha da zorlaşabileceğini söyledi.

Kaynak: AA