Kastamonu Üniversitesi ile Kastamonu Gazeteciler Derneği (KGD) tarafından Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansta konuşan Sami Shehada, İsrail’in hedef aldığı gazetecilerin sahada yaşadığı zorlukları anlattı.
Kastamonu’ya yalnızca kendi hikayesini anlatmak için gelmediğini vurgulayan Shehada, "Gazze’de bütün zorlukları yaşayan gazeteciler adına aranızdayım. Yılların yorgunluğu üzerimde, yorgun bir vücut olarak karşınızdayım. Gazeteci kardeşlerimin sesi olarak buradayım. Bu mücadele kelimelerle kurşunlar arasındaki mücadeledir, hakikatle ambargolar arasındaki bir mücadeledir. Bir tankla bir kamera arasındaki mücadeledir, kelimelerle kurşunlar arasındaki mücadeledir." diye konuştu.
Gazze’ye yabancı basının girişinin yasaklanmasıyla sahada yalnızca Filistinli gazetecilerin kaldığını ifade eden Shehada, şöyle konuştu:
"Sesi kısılmaya çalışılan gazetecilerden biriyim. Kameram ve basın yeleğimle gazeteci olduğum her halimden belliydi ama bana merhamet etmediler. Gazeteci olmam herhangi bir korunak sağlamadı. Gazeteci olmama rağmen bir İsrail tankı tarafından vuruldum. Silah taşımıyordum. Mesleğimi icra ederken hedef oldum. Elimde sadece kamera vardı. İsrailliler kameraları silahtan daha büyük tehdit olarak görüyor. Bu bana değil, dünyaya verilen mesaja yapılmış bir atıştı. Beni öldürmedi ama bacağımı kaybettim."
Türkiye'ye teşekkür eden Shehada, yaralandığı günden itibaren kendisine ve ailesine verilen desteğe duyduğu minnettarlığı dile getirdi.
Kastamonu Vali Yardımcısı Aydın Ünal, Türk halkının Filistin’e verdiği desteğin önemine vurgu yaparak, "Öğrencilerin, sivil toplum kuruluşlarının ve tüm Kastamonuluların bu hassasiyeti en güzel şekilde gösterdiğini düşünüyorum." ifadelerine yer verdi.




