Ankara(AA)

2 çocuk annesi Kaya'nın 14 yaşındaki kızı Çise'ye, 7,5 aylıkken, beynin kas hareketini kontrol eden bölgelerinde hasar oluştuğunda veya bu bölgeler olması gerektiği gibi gelişemediğinde ortaya çıkan "serebral palsi" teşhisi konuldu.

Bebeğine SP teşhisi konulduktan sonra hayatı tamamen değişen Kaya, hastalığı öğrendiğinden beri yaşamını kızının ihtiyaçlarına göre şekillendirip, onun için mücadele veriyor.

logo

logo

×

Yaşam, insana dair

Hayatını serebral palsili kızına adayan fedakar annenin günleri mücadeleyle geçiyor

Halk arasında "beyin felci" olarak bilinen serebral palsili (SP) Çise'nin dünyası, annesi Dilek Kaya'nın fedakarlıkları ve sonsuz sevgisiyle dönüyor.

Şeyma Güven, Efsa Çağla Yavuz |

11.05.2025 - Güncelleme : 11.05.2025

Hayatını serebral palsili kızına adayan fedakar annenin günleri mücadeleyle geçiyorFotoğraf: Betül Abalı/AA

Ankara

2 çocuk annesi Kaya'nın 14 yaşındaki kızı Çise'ye, 7,5 aylıkken, beynin kas hareketini kontrol eden bölgelerinde hasar oluştuğunda veya bu bölgeler olması gerektiği gibi gelişemediğinde ortaya çıkan "serebral palsi" teşhisi konuldu.

Bebeğine SP teşhisi konulduktan sonra hayatı tamamen değişen Kaya, hastalığı öğrendiğinden beri yaşamını kızının ihtiyaçlarına göre şekillendirip, onun için mücadele veriyor.

Eşinin de desteğiyle, kızının karşılaşacağı tüm zorlukları kolaylaştırmak için her an yanında olan fedakar annenin en büyük hayali, özel gereksinimli çocukların toplumun "önyargılı" bakışlarından kurtulması, bulundukları her yerde sevecenlikle karşılanmaları.

"Gülen gözlerle baksınlar, acıyan gözlerle değil"

Annelik sürecini ve bebeğine konulan SP teşhisinin ardından değişen yaşamını AA muhabirine anlatan Kaya, kızı SP tanısını aldığında önce bir süre durumu kabullenemediğini, "Bu neden benim çocuğumun başına geldi?" diye düşündüğünü söyledi.

Kimsenin böyle bir durumu kolay kolay kabullenemeyeceğini, bebeğinin ilk zamanlarını hatırladığında şu an bile gözlerinin dolduğunu dile getiren Kaya, "Bebeklik sürecindeki nöbet anlarında, dili geriye mi kaçtı, nefes alabilecek mi, moraracak mı? Her nöbetinde direkt hastaneye gitmek zorunda kalıyorduk. Allah'a şükürler olsun ki nöbetlerimiz şu anda azaldı." diye konuştu.

Özel gereksinimli çocuk sahibi her annenin kendinden feragat ettiğini vurgulayan Kaya, her zaman çocuğunun gelişimiyle ilgilendiğini, sadece ona odaklandığını ve hayatında başka şeylere yer olmadığını belirtti.

Kızında epilepsi, yürümede gecikme ve gelişim geriliği bulunduğunu aktaran Kaya, sosyal yaşamda karşılaştıkları bazı zorluklarla ilgili şunları kaydetti:

"Dışarıdaki insanlar baktıkları zaman 'Bir kaza mı geçirdi? Bir şey mi oldu? Tüh, yazık' demek yerine, onu sarıp sarmalasalar, onlarla oynamaya çalışsalar daha mutlu olacaklar. Acıyarak bakmayacaklar bizim özel gereksinimli çocuklarımıza. Bu bize, bütün annelere acı veriyor. En acısı bu zaten, dışarıdaki insanların böyle acıyarak bakması. O çocukları gördükleri zaman, kendilerinin birer engelli adayı olduklarının farkında olmadan devam ettiriyorlar hayatlarını. Onlara acıyarak değil de tam tersine daha yakın, daha samimi ve içten bakmalarını istiyorum. O gözler çok şey ifade ediyor. Gülen gözlerle baksınlar, acıyan gözlerle değil."

Papatya çayının faydaları neler?
Papatya çayının faydaları neler?
İçeriği Görüntüle

"Sevgi en büyük bağımız"

Kaya, yorulduğu zamanlarda bile devam etmek zorunda olduğunu vurgulayarak, "O gücü Rabb'im veriyor diyebilirim çünkü ertesi sabah kalkıp onunla ilgilenmek zorundasın. Yani bütün gün yorul ama yine ertesi gün ona güler yüzlü görünmek zorundasın. Onu asık suratla karşılayamazsın, bir öpücükle bile mutlu olabiliyor." şeklinde konuştu.

Kızıyla arkadaş gibi olduklarını belirten Kaya, "Her şeyi birlikte yaparız. Markete, manava, kuaföre, gezmeye, her yere beraber gidiyoruz, çok keyifli geçiyor. En kutsal görev annelik, hatta görevden ziyade yaşama sebebi gibi bir şey. Sevgi en büyük bağımız, rahatsızlandığını gözlerinden anlayabiliyorum. Bizim dünyamız ayrı onunla. Herkes girebilir ama anneyle olan dünyaya giriş biraz zor." dedi.

"Anne olmazsa dünya dönmüyor"

Kaya, ihtiyacı olduğunda ailesi ve tanıdıklarının da ona yardımcı olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama yeri geliyor 'Biz sizin çocuğunuza bakamayız, sadece seni istiyor, sadece sen ilgilenebilirsin' durumu oluyor. O zaman zorlanıyoruz ama anne her şeyden fedakarlık edip onunla iletişim halinde kalmak zorunda. Anne olmazsa olmuyor, dünya dönmüyor. Bizde en çok hayata veda ettiğimiz zaman özel gereksinimli çocuklarımız ne olacak korkusu var. Bir anne için en büyük ve en zor sözü ben telaffuz edeceğim; 'Benden önce onu alsın.' Bu söz gerçekten çok zor ve bunu bütün annelerin düşündüğünü biliyorum."

Kaya, özel gereksinimli çocuk sahibi anneler için de "Özel gereksinimli bütün çocuklar, hepimizin çocuğu olduğu için sabırlarının çok olmasını istiyorum. Evlatlarına gülen gözlerle bakmalarını, her olumsuzluğun karşısında bir kahkaha atmalarını istiyorum. Çünkü en güzel şey o." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA