İsrail ordusu, geçen yıl varılan ateşkese rağmen Lübnan’a neredeyse her gün saldırı düzenliyor. Bu saldırıların kurbanları çoğu zaman aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu siviller oluyor.
Bir yıldır devam eden ateşkes sürecinde, İsrail’in düzenlediği en kanlı saldırılardan biri, 18 Kasım’da gerçekleşti. Lübnan’ın güneyindeki Ayn el-Hilva adlı Filistin mülteci kampında hedef, futbol oynayan ve çoğu 18 yaş altı gençler ile çocuklar oldu.
İsrail, vurulan kişilerin "eğitim yapan Hamas mensupları" olduğunu ileri sürdü. Hamas ve kamp sakinleri ise hedef alınan yerin futbol sahasındaki siviller olduğunu vurguladı.
AA muhabirinin görüştüğü saldırı alanındaki kamp sakinleri, saldırıda hayatını kaybeden 13 gencin ve çocuğun tamamının sivil ve çoğunun 18 yaşını doldurmadığını paylaştı.
Adının açıklanmasını istemeyen bir kamp sakini, Sayda kentindeki kampta bulunan Halid bin Velid Camisi yakınındaki bir otopark ile buraya yakın "Şehit Muhammed Taha" futbol sahasında maç yapan çocukların 3 roketle hedef alındığını söyledi. Söz konusu futbol sahasının, yoğun nüfusa sahip kamptaki sayılı spor alanlarından biri olduğunu ve gençlerin nefes almak için sıklıkla buraya gittiğini anlatan söz konusu kaynak, hayatını kaybeden gençlerin bölgede tanınan ve sevilen isimler olduğunu, sık sık izcilik ve spor faaliyetlerine katıldıklarını ve birçoğunun henüz 18 yaşını doldurmadığını ifade etti.
Gençler hayalleriyle birlikte hayattan koparıldı
Kamp sakinlerinden edinilen bilgilere göre, hayatını kaybedenler arasında lise birinci sınıf öğrencileri Emced Haşan ile İbrahim Kaddura, lise ikinci sınıf öğrencisi Muhammed Halil ve yine öğrenci olan Ali İbrahim ve Yusuf Şama bulunuyor.
İsminin açıklanmasını istemeyen ölenlerin yakınlarından biri de çocukların "kimisinin futbolcu, kimisinin mühendis ya da doktor olmayı hayal ettiğini, aralarında hiçbir silahlı kişi olmadığını ve hepsinin sadece geleceklerini bekleyen çocuklar olduğunu" söyledi.
Hayatını kaybeden Ahmed Osman’ın ailesi, oğullarının sevilen bir izci lideri, kamptaki Ahed Kulübü’nün oyuncusu ve insanlara fayda sağlayan her etkinlikte yer alan biri olduğunu aktardı.
Saldırıda yaşamını yitirenlerden Cihad Saydavi’nin ailesi ise oğullarının dövüş sporlarına ve vücut geliştirmeye olan sevgisiyle tanındığını ifade etti.
Lübnan’daki 12 kampta 200 bin Filistinli mülteci yaşıyor
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’ndan (UNRWA) derlenen bilgilere göre, 1948’de İsrail devletinin kuruluşunun ilanının ardından işgal altındaki Filistin topraklarından Lübnan’a yönelik mülteci dalgası yaşandı.
UNRWA’ya göre, Lübnan’daki 12 kampta yüzde 93’ü yoksulluk sınırında bulunan yaklaşık 200 bin Filistinli mülteci yaşam mücadelesi veriyor. Güneş görmeyen dar sokaklardan oluşan ve neredeyse bir insanın bile zor geçeceği alanlara sahip kamplarda halk çok zor koşullarda hayatını sürdürüyor.
Kampların kuruluş tarihleri ve nüfusları ise şöyle:
Ayn el-Helva: Sayda kentinde yer alıyor. Filistin’den 1948’de gelen mülteciler ikamet ediyor. UNRWA’ya göre kampta 55 bin mülteci bulunuyor. Lübnan’ın farklı bölgelerindeki çatışmalar nedeniyle yerinden edilen birçok mülteci de buraya sığındı. Özellikle 2007’de Trablusşam’dan bu kampa yoğun göç oldu.
Beddavi Kampı: Ülkenin kuzeyindeki Trablusşam’da, kent merkezinin kuzeydoğusuna 5 kilometre mesafede bulunuyor. 1955’te kuruldu. Zaman içinde 1976’da kapanan Tel Zater ve Nebatiye gibi kamplardan gelen mültecileri de ağırladı.
Burc el-Baracna: 1948’de kurulduğunda Beyrut’un merkezine 4 kilometre uzaklıktaydı ancak bugün kentin neredeyse tam merkezinde yer alıyor. Kamp, 1982’deki İsrail’in Lübnan işgali sırasında büyük yıkım yaşadı. Kuruluşunda 3 bin 500 civarında olan nüfus, 1969’dan itibaren hızla arttı ve şu anda 18 bin mülteciye ulaştı.
Burc el-Şimali: Sur kent merkezine 3 kilometre mesafede, 1948’de kuruldu. 23 bin mülteci yaşıyor ve kamp İsrail işgali sırasında büyük zarar gördü.
Dıbeyye Kampı: Beyrut’un kuzeyinde, kent merkezine 12 kilometre mesafede yer alıyor. 1956’da kuruldu. Kampta hâlihazırda 4 bin 500 mülteci bulunuyor.
El Bas Kampı: Sur kent merkezine 1,5 kilometre uzaklıkta. Fransızlar tarafından 1939’da Ermeni nüfusu için inşa edildi. Ermenilerin Bekaa Vadisi’ndeki Ancar bölgesine gönderilmesinin ardından 1950’de Filistin’den gelen mülteciler buraya yerleşti. Şu anda kampta 10 bine yakın mülteci yaşıyor.
Mar İlyas: 1952’de Beyrut’un güneybatısında açıldı. Kampta 2 bin Hristiyan Filistinli mülteci barınıyor.
Miye Miye Kampı: 1954’te Sayda’da kuruldu. Kampta şu anda 5 bin mülteci bulunuyor.
Naher el-Barid Kampı: Trablusşam yakınında yer alıyor. 2007’de Filistinli gruplar ile Lübnan ordusu arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. O dönem birçok mülteci yerinden olsa da bugün kampta 27 bin mülteci kalıyor.
Reşadiyye Kampı: Sur kent merkezinden 5 kilometre mesafede, 1936’da açıldı. Şu anda 30 bine yakın mülteci yaşıyor. Lübnan iç savaşından ağır şekilde etkilenen kamp, o dönemde büyük yıkımlar yaşadı ve 5 bin mülteci yerinden oldu. Kamp önce Ermenilere, ardından 1963’te Filistinlilere ev sahipliği yaptı.
Şatilla: Başkent Beyrut’ta bulunan kamp 1949’da kuruldu. 1982’de İsrail’in Lübnan işgali sırasında 3 binden fazla sivilin katledildiği yer olarak biliniyor. Kampta şu anda 10 bin ile 22 bin arasında mülteci yaşıyor.
Vavel: Bekaa Vadisi’nde 1948’de kuruldu. Şu anda 8 bine yakın mülteci ikamet ediyor.




