İzmir Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında açılan "kooperatif" davasında, aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile eski İZBETON AŞ Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'nın da bulunduğu 11'i tutuklu 65 sanığın yargılandığı davada ara karar verildi.

İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesince Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklar Soyer, Aslanoğlu ile Kaya'nın da aralarında bulunduğu bazı sanıklar, kooperatif mağduru müştekiler ile taraf avukatları katıldı.

Bazı tutuksuz sanıkların Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmanın üçüncü gününde, tutuksuz sanıkların dinlenmesiyle devam edildi.

Karabağlar Uzundere Mahallesi'ndeki 4'üncü etabın devredildiği S.S. Egeli İş İnsanları Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı V.K, ruhsat verilmediği için çalışmalara başlayamadıklarını öne sürdü.

İZBETON AŞ'nin alanda sorumluluklarını yerine getirmediğini ileri süren V.K, "Alandaki molozları kaldırmadılar. İnşaat alanında hala oturmakta olan insanlar vardı." dedi.

Kooperatife iş yapan taşeron şirketin yöneticisi Y.K. de "Engellemeler olmasaydı işi bitirirdik. Cemil Tugay başkan seçilince inşaatları durdurdu. İş yapmak istememe rağmen mağdur oldum. Kooperatiften aldığım paranın fazlasını kooperatife harcadım." diye savunma yaptı.

S.S. Gaziemir Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı S.D. ise doğru yer teslim edilmediği için 13 aydır çivi bile çakamadıklarını savundu.

Annesi ve yakınların ev sahibi olmayı beklediğini aktaran S.D, "Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığının mobbinglerini Tunç Soyer'e söyledim. O da Heval Savaş Kaya'ya aktarmamı istedi. Çok aksaklıklarla uğraştık. Seçimden sonra Tunç başkanımızın yerine Cemil bey seçildi. 2024 Haziran ayında tüm kooperatiflerin durdurulduğunu söylediler. Sonrasında konkordatoya başvurdum. 600 çalışanımın tamamı işsiz kaldı. İnşallah doğru kararlar verirsiniz de bundan kurtuluruz." ifadelerini kullandı.

Duruşmaya katılan tutuksuz sanıkların tamamının savunmaları alındıktan sonra yargılama, sanık avukatlarının beyanlarıyla devam etti.

- "Vatandaşlar kooperatif aracılığıyla dolandırılmıştır"

Bazı kooperatif mağdurları avukatı Nilgün Dağdelen'in müdahillik talebi mahkemece kabul edildi.

Dağdelen, soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulundu. Hayalet kooperatiflerin kurulduğunu savunan Dağdelen, şunları kaydetti:

"Aynı daire için birden fazla emlak komisyonu alınmış. Temeli Tunç Soyer tarafından atılmış, güvence İzmir Büyükşehir Belediyesi olmuş, müteahhit de İZBETON AŞ olarak lanse edilmiştir. Toplanan tüm paralar usulsüz toplanmıştır. İnşaat firmaları ile Şenol Aslanoğlu'nun ilişkileri mevcuttur. Vatandaşlar kooperatif aracılığıyla dolandırılmıştır. Burada kamu zararı vardır. Kamu dediğimiz ise vatandaşın kendisidir. Belediyede bu işin içinde ve açık beyan varsa sorumludur. Bu işi kim yaptıysa fakir fukaranın 3 kuruş parasından, zararından sorumludur. Zararları karşılarlarsa bizim için sorun yok. Soruşturma genişletilmelidir. Vatandaş kooperatif vasıtasıyla dolandırıldı. Belediye yöneticilerine de dava açacağız. Örneğin burada Ankara İl Başkanı Ümit Erkol neden yok? Sanıkların ve yakınlarının hesapları incelenmelidir."

Kooperatif mağdurlarından Ahmet Aydoğan da 26 yıllık birikimleri sonucunda ev almak için Alsancak'ta kooperatife ait ofiste 3+1 daire almak için görüştüklerini anlattı. Daireyi maketten gördüğünü ifade eden Aydoğan, 33 ayda bitecek denilen projeyi 3 yıldır beklediğini söyledi.

Söz alan tutuklu sanık Aslanoğlu, CHP İzmir İl Başkanı olduğunu anımsatarak, "Büyükşehir belediyesinin yanlış yaptığı işleri kamuoyunda söyleyemiyoruz ama meclis tutanağında Tugay'ın söylediği var. Sözleşmeler feshedilmedi. Tugay, 'Danıştay'ın kararları doğrultusunda düzeltmeleri yapacağız' diyor." savunmasında bulundu.

Savunmaların ardından cumhuriyet savcısı, savunması henüz alınmayan sanıkların duruşmaya getirilmesini ve Sayıştay raporlarının dosyaya eklenmesini talep etti.

Tutuklu sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunduğunu ve tutuklu yargılamanın ölçülü ve dikkati alınarak eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eski İZBETON AŞ Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun da aralarında bulunduğu 8 sanığın tutukluluk hallerinin devamına, İZBETON AŞ yönetim kurulu üyeleri Levent İşler, Sevcan Tınaztepe ve Orhan Sertaç Dölek'in de tahliyesi yönünde görüş sunan iddia makamı, ayrıca 5 tutuksuz sanığın da adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.

Duruşmada sanıklar ve avukatlarının mütalaaya karşın savunmalarıyla sürdü.

Eski İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, kimin nasıl zarara uğradığını anlamadığını söyledi.

Dolandırıcılık kastıyla hareket etmediklerini ifade eden Kaya, "Benim veya Tunç Soyer'in cebine 1 kuruş para girse anlayacağım. Bazı İZBETON AŞ yönetim kurulu üyeleri korkup 'haberimiz yok' dedi. Bu durumu korkularına bağlıyorum. Aksi zaten ayıptır. Yönetim kurulu üyesi olarak bir karara itiraz etmiyorsanız kabul ediyorsunuzdur. Yumurta küfesi sizin sırtınızda sayın yargıç." diye konuştu.

Soyer ise İZBETON AŞ yönetim kurulundaki tüm üyelerinin imzalarının kendisine güvenerek attıklarını ifade ederek, "Tüm sorumluluk bana aittir. Bu salonun tamamı mağdur. Ortada ne haksız kazanç ne de ondan nemalanan var. 1,5 yıllık kesinti olmasa mağduriyet olmayacaktı. Hayatımda yalan söylemedim. Hepimizi bu ağır yaftadan kurtarın." dedi.

Balıkesir Sındırgı’da 4,5 büyüklüğünde deprem
Balıkesir Sındırgı’da 4,5 büyüklüğünde deprem
İçeriği Görüntüle

Soyer'in aynı zamanda avukatlığını da yapan kızı Defne Soyer de gözyaşlarıyla savunma yaptı. Defne Soyer, "Aynı partiden belediye başkanı seçilen kişi neden bu projeyi durdurdu?" ifadelerini kullandı.

CHP İzmir İl Başkanlığında kongre sürecinin başladığını işaret eden Aslanoğlu da, "İlçe kongrelerini içeriden yürütüyorum. 19 Ekim'de il başkanlığı kongresi var. Orada olmazsam telafisi imkansız. Buradan mı il başkanı olacağım." ifadelerini kullandı.

Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, İZBETON AŞ yönetim kurulu üyeleri Levent İşler, Sevcan Tınaztepe, Orhan Sertaç Dölek, Mehmet Gürhan Özata ve eski İZBETON AŞ Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Alphan Bozan'ın tahliyesine, diğer tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına hükmetti.

Heyet, savunması alınan tüm tutuksuz sanıkların adli kontrol şartlarının kaldırılmasına, gelmeyen sanıkların zorla getirilmesine, Sayıştay üyelerinden oluşan bilirkişilerden rapor aldırılmasına karar vererek duruşmayı 13 Ekim'e erteledi.

- Olayın geçmişi

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca, 1 Temmuz'da İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON AŞ'de taşeron şirketler eliyle yolsuzluk yapıldığı iddiası üzerine soruşturma başlatılmış, bu kapsamda Sayıştay raporu, mülkiye müfettişi raporu, bilirkişi raporlarına istinaden "ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla 157 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmişti.

Şüphelilerden 22'sinin İZBETON AŞ, 2'sinin İş İnsanları Örnekköy Konut Yapı Kooperatifi, 3'ünün İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi, 2'sinin İş İnsanları Gaziemir Konut Yapı Kooperatifi, 3'ünün İş Alemi Yeni Yaşam Konut Yapı Kooperatifi, 3'ünün Egeli İş İnsanları Konut Yapı Kooperatifi'nde görevli olduğu, diğer 122 şüphelinin ise belediye personeli, inşaat, yapı, elektrik, mermer, ayrıştırma gibi alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin sahibi ve çalışanları olduğu belirtilmişti.

Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun da aralarında bulunduğu 139 şüpheli yakalanmıştı.

Sulh ceza hakimliğine sevk edilen şüphelilerden aralarında Soyer ve Aslanoğlu'nun da bulunduğu 60'ı tutuklanmış, 58 şüpheli adli kontrol şartıyla salıverilmişti. Şüphelilerden 20'si emniyetten, biri savcılıktan serbest bırakılmıştı.

Soyer ile Aslanoğlu'nun da aralarında olduğu 65 şüpheli hakkında, "kooperatif" işlerinde yolsuzluk iddiasıyla iştirak halinde ve zincirleme şekilde, "kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılık", "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık" ve bu suçlara teşebbüs suçlarından hazırlanan üçüncü iddianamede 3'er yıldan 45'er yıla kadar hapis cezası talep edilmiş, iddianame İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

Kaynak: AA