ASTANA(AA)-Hazar Denizi, yaklaşık 370 bin kilometrekare büyüklüğüyle Kazakistan, Azerbaycan, Rusya, Türkmenistan ve İran tarafından paylaşılan "dünyanın en büyük kapalı gölü" olarak biliniyor.

Aynı zamanda sahip olduğu zengin petrol yataklarıyla dünya kamuoyunun "enerji denizi" olarak tanıdığı Hazar Denizi, halihazırda denizdeki su seviyesinin düşmesi ile gündemde.

Uzmanlar, denizdeki su seviyesinin son 20 yılda yaklaşık 2 metre azaldığını belirtiyor. Hazar Denizi'nin en uzun kıyısına sahip Kazakistan ise bu durumdan ciddi endişe duyuyor.

AA muhabiri, çevre felaketi tehlikesi yaşayan Kazakistan'daki Hazar Denizi'ni görüntüledi.

"Çocukken denize girdiğimiz bölgelerde şu anda su yok"

Kazakistan'ın tek liman kenti olan Aktau sakinleri için Hazar Denizi sadece bir denizden ibaret değil. Burada yaşayanlar için Hazar, yakınlarıyla zaman geçirdikleri, çocukluk anısıyla özdeşleşmiş ve kendilerine içme suyu sağlayan tek kaynak olmasıyla hazine değeri taşıyor.

Kent sakini ve 2 çocuk annesi Nurziya Satimova, Aktau'da doğup büyüdüğünü ve çocukluğunun Hazar’ın kıyısında geçtiğini belirterek, "Her gün ailecek deniz kenarına geliyoruz. Bizim için bu her Aktaulı gibi bir ritüel haline geldi diyebilirim. Eşim ise mesai saati başlamadan önce denize girmeyi seviyor. Onu beklerken 2 çocuğumla denizdeki kuşları besleyerek zaman geçiriyoruz." ifadesini kullandı.

Satimova, Hazar'ın özellikle son 10 yılda gözle görülür şekilde çekildiğini anlatarak, "Çocukken denize girdiğimiz bölgelerde şu anda su yok. Örneğin, bu bulunduğumuz kıyıda oturduğum yere kadar su vardı ve derindi." dedi.

Hazar Denizi'nin geleceğinden endişe duyduğunu kaydeden Satimova, çocuklarının da kendisi gibi Hazar'ın dalgalarını seyrederek büyümesini dilediğini ifade etti.

"Hazar Denizi'nin kapalı bir su kütlesi olduğunu unutmamalıyız"

"Save The Caspian Sea" Ekolojik Hareketi Kurucusu Vadim Ni, "Sığlaşması, kirlenmesi, balık ve fok çeşitliliğinin azalması nedeniyle Hazar giderek cansızlaşıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Ni, Hazar'daki durumun iklim değişikliğiyle doğrudan bağlantılı olduğuna dikkati çekerek, "Hazar Denizi, büyük ölçüde yani yüzde 80 Volga Nehri'nden besleniyor. Hem iklim değişikliğinden kaynaklanan yağışların azalması hem nehrin kenarında inşa edilen su barajları nedeniyle Hazar'a yeterli seviyede su gelmiyor. Şu anda Hazar Denizi'nde su seviyesindeki düşüşün en büyük nedeni bu." diye konuştu.

Diğer yandan Hazar Denizi'nin petrol yataklarının yanı sıra büyük gemilerle kirlendiğini ve tamamen biyoçeşitliliğini kaybetme tehlikesiyle de karşı karşıya olduğunu kaydeden Ni, "Hazar Denizinin kapalı bir su kütlesi olduğunu unutmamalıyız. İçine bırakılan her şey orada kalıyor." dedi.

Ni, Hazar'ın ekosistemi için önemli olan deniz canlılarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını anlatarak, "Hazar Denizi, sadece 10 yıl önce mersin balığıyla ünlüydü. Bugün ise nadir bulunan bir lezzet haline geldi. Aynı zamanda Hazar fokları da ölüyor. 3 yıl önce Kazakistan kıyısında yaklaşık 2 bin Hazar foku ölü halde bulunmuşken, Hazar'ın Rusya kıyısında ise 2 bin 500 Hazar foku ölü halde kıyıya vurdu. Kuşlar da aynı şekilde." ifadelerini kullandı.

Hazar Denizi'nin durumuna dikkati çekmek için moda defilesi düzenlendi

Öte yandan Aktau'da Hazar Denizi'nin ekolojik durumuna yönelik farkındalık oluşturulması amacıyla düzenlenen çevre aktiviteleri artıyor.

New York ve civarındaki Diyanet camilerinde hafta sonu eğitim alan öğrenciler futbol turnuvasında buluştu
New York ve civarındaki Diyanet camilerinde hafta sonu eğitim alan öğrenciler futbol turnuvasında buluştu
İçeriği Görüntüle

'Save The Caspian Sea" Ekolojik Hareketi tarafından denizin "çekilmesi, kirlenmesi ve biyoçeşitliliğini kaybetmesi" gibi karşı karşıya olduğu 3 tehdidin tasarlanan elbiselerle anlatıldığı defile de büyük ilgi gördü.

"Eco Mangistau" sivil toplum örgütü tarafından her yıl düzenlenen "TazaFest" çevre festivali de kent sakinleri tarafından en çok ziyaret edilen aktivitelerin başında geliyor.

"Eco Mangistau" Başkanı Kirill Ossin, festivalde vatandaşlar arasında Hazar Denizi'nin ekolojik durumu başta olmak üzere bölgede katı atıkların işlenmesini ve genel olarak çevre farkındalığını artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Ossin, 2006'dan bu yana Hazar'ın gözle görülür şekilde çekildiğini gözlemlediklerini, birkaç yıl önce bölgenin büyük bir kuraklığa maruz kalarak binlerce hayvanın telef olduğunu ve çevre sorununun ülkenin ulaşım ile lojistik bağlantısı açısından stratejik konumdaki Aktau ve Kurık limanlarının da faaliyetlerini olumsuz etkilediğini anlatarak, "İklim değişikliğinin olumsuz etkisini çok iyi hisseden bir kent olarak Aktau için iklim gündeminin çok önemli olduğuna inanıyoruz." diye konuştu.

Plastik şişelerin Hazar'ın ekosistemi için zararı anlatılıyor

Aktau kenti sakini 16 yaşındaki Jasmine Vadodaria ise festival kapsamında kurduğu stantta şehir sakinlerine, plastik şişelerin Hazar'ın ekosistemi için ne kadar zararlı olduğunu anlattığını söyledi.

Gelecekte, çevre diplomasisi alanında uzmanlaşmayı hedeflediğini ve okulda kurulan çevre kulübü üyesi olarak farklı ülkelerde çevre politikasının iklimi nasıl etkilediğini araştırdığını anlatan Vadodaria, "Ben Aktau'da doğdum ve yaşıyorum tabi ki Hazar Denizi’nin kaderi beni de ilgilendiriyor. Dolayısıyla onu korumaya yönelik etkinlikte yer aldığım için gururluyum." dedi.

Hazar Denizi'nin durumu, çevre aktivistleri ve Aktau sakinleri kadar Kazak hükümetini de endişelendiriyor.

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, en son Birleşmiş Milletlerin 80. Genel Kurulu'ndaki hitabında, Hazar Denizi'nin hızla çekildiğinin altını çizerek, "Bu artık yalnızca bölgesel bir sorun değil, küresel bir alarm. Bu nedenle bölgedeki ortaklarımız ve tüm uluslararası toplumla işbirliği yaparak Hazar'ın su kaynaklarının korunması için acil önlemler alınması çağrısında bulunuyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

Hazar Denizi'nin gelecek yıl nisanda Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenecek BM Bölgesel İklim Zirvesi'nin ana gündem başlıklarından olacağı tahmin ediliyor.

Kaynak: AA