Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Milli Muharip Uçak KAAN’ın yerli savunma sanayisindeki önemine vurgu yaparak, bağımsızlığın simgesi olduğunu belirtti. MHP'li Ersoy'un açıklaması şöyle: "

"Geçmişte, Türkiye’nin savunma sanayisi büyük engellerle, ihmal ve hatta bilinçli durdurmalarla karşı karşıya kalmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında millî havacılığın öncülerinden biri olan Nuri Demirağ, kurduğu uçak fabrikasıyla Türkiye’yi havacılıkta bağımsız kılma yolunda büyük bir adım atmış; ancak bu kıymetli girişim, dönemin siyasi ve bürokratik tercihleri neticesinde sekteye uğratılmıştır. Yerli üretim uçakların dışa bağımlılığı azaltacağı ve Türkiye’yi savunmada kendi ayakları üzerinde durur hâle getireceği gerçeği, uzun yıllar boyunca göz ardı edilmiştir.

Savunma sanayimiz yıllarca ithalata bağımlı bırakılmış, dışa açık ama içeride zayıflatılmış bir yapı halinde tutulmuştur. Ambargolar, lisans engelleri ve dış müdahaleler Türkiye’yi kendi imkanlarını geliştirmekten alıkoyarken, milli üretim kapasitesini zayıflatmıştır. Ancak milletin hafızasından silinmeyen bağımsızlık arzusu, her dönemde diri kalmıştır.

Bugün geldiğimiz noktada ise, kritik teknolojilerde yetersiz ve ithalata mahkum bir savunma sanayi yapısına sahip olan Türkiye, kendi gücüne yaslanan ve teknolojide yerlileşmeyi esas alan bir savunma politikasıyla hareket etmektedir. Kendi uçağını, helikopterini, İHA’sını, SİHA’sını, füzesini ve uydusunu üretebilen, dost ve müttefik ülkelere ihracat yapabilen bağımsız ve güçlü bir savunma sanayi altyapısına kavuşmuştur.

Umuş Ne Demek?
Umuş Ne Demek?
İçeriği Görüntüle

Yerli ve milli mühendislik ürünümüz olan Milli Muharip Uçak KAAN, bu yürüyüşün en somut örneklerinden biridir. KAAN’ın gökyüzüyle buluşması, sadece teknik bir başarı değil; geçmişte yarım bırakılan hayallerin yeniden dirilişidir.

Milli Muharip Uçağımız “KAAN” sadece teknik bir ürün değil, Türk milletinin bağımsızlık ve egemenlik idealinin somut bir tezahürüdür. Türkiye’nin göklerdeki gururu olan bu beşinci nesil savaş uçağımız, ileri teknolojiyle donatılmış yapısı, yüksek manevra kabiliyeti, radarda düşük görünürlüğü ve yerli mühimmat entegrasyonu ile çağın gereklerine tamamen uygundur.

Uçağımıza “KAAN” adının verilmesi, yalnızca teknik bir tercihin ötesinde, tarihsel hafızaya ve milli şuurumuza yapılan derin bir atıftır. Bu anlamlı ismin mimarı, Türk milletinin yüksek iradesini, köklü tarih şuuru ve sarsılmaz bağımsızlık kararlılığını temsil eden, siyaset hayatı boyunca devletin bekası, milletin birliği ve Türk dünyasının dirliği için mücadele veren Genel Başkanımız Sayın Devlet BAHÇELİ’dir.

Sayın Genel Başkanımızın önerisiyle verilen “KAAN” ismi; binlerce yıllık Türk devlet geleneğinden süzülüp gelen, kudret, adalet, hükümranlık ve millet iradesiyle yoğrulmuş derin bir anlam taşımaktadır. “KAAN” tarihsel süreç içerisinde hakanlara, beylerine ve hükümdarlarına verilen bir unvan olarak; gücü, adaleti, liderliği ve bağımsızlığı simgelemektedir. Bu yönüyle KAAN, sadece bir teknolojik ürün olmakla kalmayıp, aynı zamanda Türk milletinin göklerdeki bağımsızlık iddiasının, medeniyet yürüyüşünün ve stratejik vizyonunun güçlü bir sembolüdür.

Bu anlamlı isim, Türk milletinin köklerinden aldığı kudreti ve geleceğe dönük kararlılığını temsil etmekle beraber Türkiye’nin sadece bugünün değil, istikbalin de söz sahibi ülkelerinden biri olma iddiasını perçinlemektedir.

Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ) tarafından geliştirilen KAAN, artık sadece Türkiye’nin de değil, Türk Dünyası’nın ve dost ülkelerin de umudu olmaya başlamıştır.
Endonezya’da düzenlenen INDO Defence 2025 Fuarı’nda, 48 adet KAAN savaş uçağının bu ülkeye satışı konusunda sağlanan anlaşma; Türkiye’nin üreticiliğinin de yanında, aynı zamanda bir teknoloji sağlayıcısı ve stratejik ortak haline geldiğinin de ispatıdır.

Bu anlaşma, Endonezya’ya uçak teslimatı ile aynı zamanda havacılık alanında teknoloji transferini de kapsamaktadır. Bu, Türkiye’nin artık yüksek teknoloji ihracatı yapan, bilgi ve birikimini paylaşabilen bir lider ülke olduğunun en somut göstergelerinden biridir.

Bugün geldiğimiz nokta, kararlı bir vizyonun, milli duruşun ve yerli mühendisliğin ortaya koyduğu somut bir başarı tablosudur. KAAN başta olmak üzere, Türk mühendislerinin alın teriyle şekillenen milli savunma projeleriyle geleceğimizi güvence altına alıyor, “Lider Ülke Türkiye” ülküsüne her geçen gün daha da yaklaşıyoruz. Ülkemizin milli menfaatlerini ve bağımsızlığını önceleyen bu atılımlar,istiklali daim, istikbali parlak bir Türkiye’nin de temellerini inşa etmektedir. Bu başarı; bağımsızlık meşalesini elden bırakmayan bir milletin, geçmişinden aldığı ilhamla, teknolojide ve savunmada geleceğe güvenle yürüdüğünün açık bir kanıtıdır."

Muhabir: Aslı Akış