Kılıç, konuşmasında Lösemi Haftası vesilesiyle yaptığı çağrıda, lösemili çocuklara moral ve desteğin önemine vurgu yaptı.
“Lösemi denildiği zaman hepimizin aklına zor bir süreç gelir ama bilinmesi gerekir ki sürecin içinde bir gülüşün sıcaklığı, bir umudun gücü, bir yeniden doğuşun hikâyesi de gizlidir.”
Haftanın sadece bir farkındalık değil, aynı zamanda iyileşmenin mümkün olduğunu hatırlama haftası olduğunu ifade eden Kılıç, şu sözlerle seslendi:
“Tüm lösemili çocuklarımıza sevgimizi, dualarımızı ve kalbimizin en güzel yerinden gelen inancımızı gönderiyoruz. Onlar bizim için sadece çocuk değil, yaşamın en saf, en güçlü mucizesidir. Unutmayalım, birlikte gülersek birlikte iyileşiriz. Umut olalım, sevgi olalım, destek olalım.”
“Dilimiz millî varlığımızın teminatıdır”
Konuşmasında Harf İnkılabı’na da değinen MHP Grup Başkanvekili Kılıç, Türk milletinin tarihiyle, diliyle ve kültürüyle ayrılmaz bir bütün olduğunu vurguladı.
“1 Kasım 1928 tarihinde kabul edilen Harf Devrimi, modern Türkiye Cumhuriyeti yolunda atılmış önemli bir adımdır. Bu hafta, şanlı tarihimizden bugüne uzanan bu devrimin anlamını yeniden düşünme, dilimizin ve kimliğimizin kıymetini bir kez daha idrak etme haftasıdır.”
Türkçenin yaşatılmasının ve gelecek nesillere en duru hâliyle aktarılmasının millî varlığın teminatı olduğunu belirten Kılıç, Türk diline yönelik tehditlere de dikkat çekti:
“Millet olma şuuru güçlenmiş, millî birliğimizin harcı dilimizle yoğrulmuştur. Unutulmamalıdır ki dil bir milletin kalbidir, ruhudur, kısacası kimliğidir. Ne yazık ki bugün Türk diline yönelen tehdit harflerde değil, yabancı kelimelerin, özenti ifadelerin ve dijital yozlaşmanın gölgesindedir.”
Filiz Kılıç, hem lösemili çocuklara yönelik farkındalık mesajı hem de Türkçenin korunmasına dair vurgusuyla Genel Kurul’da anlamlı bir konuşmaya imza attı.




