Bir yeri ilk kez görmenize rağmen daha önce orada bulunmuş gibi hissettiğiniz oldu mu? Ya da bir konuşma sırasında, o anı daha önce yaşadığınıza dair güçlü bir his? İşte bu sıradışı deneyime "déjà vu" adı veriliyor. Fransızca “zaten görülmüş” anlamına gelen bu kavram, birçok insanın hayatında en az bir kez karşılaştığı, bilimsel olarak ise hâlâ tam olarak açıklanamayan bir fenomen.
Nörologlara göre dejavu, beynin hafıza sistemindeki kısa devrelerden kaynaklanıyor olabilir. Beynin, yaşanan anı yanlışlıkla uzun süreli hafıza gibi algılaması, kişinin sanki geçmişte o anı yaşamış hissine kapılmasına neden oluyor. Özellikle yorgunluk, stres ve yoğun zihinsel faaliyetler sırasında bu tür deneyimlerin daha sık yaşandığı belirtiliyor.
Bazı araştırmalar ise dejavunun, beynin sağ ve sol lobları arasındaki geçici zamanlama farklılıklarından kaynaklandığını öne sürüyor. Gözlemlenen sahnenin bir kısmının milisaniyelik bir farkla iki kez algılanması, beyinde "bu anı daha önce yaşadım" hissini tetikleyebiliyor.
Bunun yanı sıra bazı bilim insanları, dejavunun aslında beynin bir güvenlik mekanizması olduğunu savunuyor. Bu görüşe göre, beyin bir durumu daha önce yaşanmış gibi etiketleyerek belirsizlik anlarında yön bulmaya çalışıyor.
Her ne kadar tam olarak çözülememiş olsa da dejavu, insan zihninin karmaşıklığını ve hafızayla bilinç arasındaki ince çizgiyi gözler önüne seriyor. Bilim dünyası, bu gizemli hissin ardındaki sırları çözmeye devam ediyor.