Yeni düzenleme ile organ bağışı yapan kişinin iradesi, vefatından sonra da geçerli sayılacak. Bu sayede hem bağışçının kararı korunacak hem de nakil bekleyen binlerce hasta için umut olacak. Türkiye’de her gün ortalama 6 ila 7 hasta, uygun organ bulunamadığı için hayatını kaybediyor.
Bağışçının Yakınına Öncelik
Meclisten geçen yasayla, organ bağışçılarının eşi ve birinci derece yakınlarına, nakil ihtiyacı durumunda öncelik hakkı tanınması hedefleniyor. Bu sayede bağış sürecine olan toplumsal ilgi ve katılımın artması bekleniyor.
Vatandaşlardan bazıları bu yeni düzenlemeyi olumlu karşılarken, bazıları ise bağışın tamamen karşılıksız olması gerektiğini savundu. Bir vatandaş duygularını şu sözlerle dile getirdi:
"Bir insana hayat veriyorsanız fark etmez, ister ailem ister başkası. Önemli olan faydalı olabilmek."
Bazı yurttaşlarsa öncelik meselesine temkinli yaklaştı:
"Bu bir nevi rüşvet gibi olmasın. Kalbimi Ahmet’e bağışlayayım, torunlara da diğerleri miras kalsın düşüncesi hoş değil."
E-Devlet Üzerinden Kolay Başvuru
Yeni düzenlemenin bir diğer önemli ayağı ise başvuru sürecinin kolaylaştırılması oldu. Artık organ bağışında bulunmak isteyenler e-Devlet sistemi üzerinden başvuru yapabilecek. Vatandaşlar aynı zamanda, bağışladıkları organların hangi yakınlarıyla paylaşılmasını istediklerine de önceden karar verebilecek.
Bir vatandaş bu adımı şu sözlerle değerlendirdi:
"Bence güzel bir uygulama. Bağışlarım. Organ bağışı olabilir, ihtiyacı olana verilebilir. Ben veririm."
Bağışta Bireysel İrade Esas Olacak
Kabul edilen düzenleme ile bağışçının hayattayken verdiği onay, ölümünden sonra da bağlayıcı olacak. Bu sayede bağışçının iradesi ön planda tutulacak, ek onay süreci gerekmeyecek.
Organ bağışına ilişkin bu adımın, Türkiye’de hem bağış oranlarını artırması hem de bilinç düzeyini yükseltmesi bekleniyor.