Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş: "Biz ,çocuklarımıza daha güvenli bir dijital dünya sunmak istiyoruz. Bu kapsamda çocuklarımızın güvenliğini önceleyen bir sosyal medya düzenlemesini yakın zamanda hayata geçireceğiz. "dedi.
Bakan Göktaş, Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü’nde düzenlenen “Ailenin Karşılaştığı Yeni Nesil Sorunlar Çalıştayı Kapanış Oturumu”nda yaptığı konuşmada, 2025 Aile Yılı’nın aileye ve nüfusa dair çalışmaların yoğunlaştığı, meselelerin derinlemesine tartışıldığı ve ortak çözüm arayışlarının güç kazandığı yıl olduğunu belirtti.
Aileyi konuşurken insanın hayata tutunduğu temel zemini, toplumun mihenk taşını ve medeniyetin sürekliliğini de konuştuklarını ifade eden Göktaş, “Aile, değerlerimizin, sorumluluk bilincinin ve aidiyet duygusunun ilk öğrenildiği yerdir. Bu nedenle ailede yaşanan her dönüşüm, sadece haneleri değil, toplumun tamamını derinden etkiler.” diye konuştu.
Teknoloji, şehirleşme, çalışma hayatı ve kültürel etkileşimlerin bireyin yaşam biçimini dönüştürürken aile ilişkilerini de yeniden şekillendirdiğini belirten Göktaş, artık klasik sorunların ötesine geçen daha karmaşık bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu söyledi.
Yeni nesil sorunların aile kurumunu doğrudan hedef almadığına dikkati çeken Göktaş, şöyle devam etti:
“Onu çevreleyen koşulları dönüştürür. İlişki biçimlerini yeniden şekillendirir, çoğu zaman fark edilmeden kalıcı hale gelir. Dijitalleşmenin hızla artması, yüz yüze iletişimin zayıflaması, bireyselliğin güç kazanması ve toplumsal rollerin değişimi bu sorunların temel kaynakları arasında yer alır. Bu sorunlar, bazen bir çocuğun ekranla kurduğu uzun ve kontrolsüz ilişkide, bazen eşler arasındaki iletişimin giderek azalmasında, bazen de evlilik kararının ötelenmesinde ve aile kurma iradesinin zayıflamasında karşımıza çıkar. Çocukların ve gençlerin yönlendirici içerikler nedeniyle cinsel kimlik algılarında belirsizlik yaşamalarında ve aidiyet duygusunun zayıflamasında belirir. Tüm bu durumlar, aileyi ve nüfus yapısını ilgilendiren yapısal meselelerdir. Yeni nesil sorunlar ailenin özünü değil, ailenin karşı karşıya kaldığı şartları değiştirmiştir.”
Evliliğin ötelenmesine yol açan dinamikleri doğru analiz ettiklerini vurgulayan Göktaş, gençlerin sağlıklı aileler kurabilmelerine yönelik destek mekanizmalarını çeşitlendirdiklerini söyledi. Dinamik nüfusu ülkenin en önemli beşeri sermayesi olarak gördüklerini belirten Göktaş, doğurganlığı, kuşaklar arası dengeyi ve toplumsal sürdürülebilirliği esas alan bütüncül politikaları hayata geçirdiklerini ifade ederek, "Evlenecek gençlere ve çocuk sahibi olmak isteyen ailelere sunduğumuz destekler bunlardan sadece birkaçı. Diğer yandan ihtiyaçları erken dönemde tespit edeceğimiz, hizmetlerimizi sahada çok daha hızlı ve etkin bir biçimde sunacağımız sosyal risk haritalarımızı hazırlıyoruz. İş ve aile yaşamı arasındaki dengeyi, aileyi önceleyen politikalarla güçlendiriyoruz. Dijitalleşmenin aile ilişkileri üzerindeki etkilerini dikkate alarak bilinçli teknoloji kullanımı, ebeveyn rehberliği ve çocukların dijital ortamlarda korunması için çalışmalar yürüttük."
Çocukların gelişimine uygun içerik üretiminin teşvik edilmesi için medya ve dijital platform temsilcileriyle görüştüklerini aktaran Göktaş, şunları kaydetti:
"Biz, çocuklarımıza daha güvenli bir dijital dünya sunmak istiyoruz. Bu kapsamda çocuklarımızın güvenliğini önceleyen bir sosyal medya düzenlemesini yakın zamanda hayata geçireceğiz. Bu çalışmaların tek bir amacı var. Aileyi merkeze alan bir seferberliği hep birlikte büyütmek. Çocuklarımızın güvenli ve sevgi dolu bir ortamda büyümesi, gençlerimizin geleceğe umutla bakması, kadınların, yaşlılarımızın ve tüm aile bireylerinin huzurla yaşaması için güçlü bir aile ekosistemine ihtiyacımız var. Bu noktada hepimize düşen önemli sorumluluklar var. Ailenin karşı karşıya olduğu tehditlerle mücadele ancak topyekun bir bilinç ve kararlılıkla mümkün olabilir. Kamu kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, medya, akademi ve özel sektör, hepimiz kendi alanlarımızda aile dostu yaklaşımları yaygınlaştırmalıyız."
Aileyi merkeze almadan sorunların anlaşılmasının ve çözülmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Göktaş, "Evliliklerin gecikmesinin, çocuk sayısının azalmasının sonuçlarını yaşayacak olan da bizleriz. Medyanın zararlı içeriğinden en çok etkilenenler yine aileler, çocuklar, gençler oluyor. Kısacası aileyi merkeze almadan bu sorunları anlamamız ve çözmemiz mümkün değil. Öyleyse çözümün anahtarı da yeniden aileyi güçlendirmekte yatıyor. Aile çözülürse, toplumsal sorunlar kartopu gibi büyür ama aile güçlenirse üstesinden gelemeyeceğimiz mesele yoktur. Bu anlamda yeni nesil sorunlar karşısında yapmamız gereken kadim değerlerimizi çağın diliyle yeniden üretmek ve genç kuşaklara aktarmaktır." dedi.
Çalıştay Koordinatörü Prof. Dr. Orhan Koçak ise 100’ü aşkın akademisyenin katıldığı çalıştayda önemli bulgular elde edildiğini belirterek, sonuçların bir ay içinde raporlaştırılacağını bildirdi.
Çalıştayın kapanış oturumuna İstanbul Valisi Davut Gül, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, İl Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürü Ömer Turan, Cihannüma Derneği Genel Başkanı Selim Cerrah, bazı akademisyenler ve davetliler katıldı.





