MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, TBMM Genel Kurulunda, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

MHP’li Yıldız: 70’li yıllarda Sol-Sosyalist fraksiyonlar 1 Mayıs Mitingini faciaya dönüştürdü MHP’li Yıldız: 70’li yıllarda Sol-Sosyalist fraksiyonlar 1 Mayıs Mitingini faciaya dönüştürdü

MHP'li Akçay'ın açıklaması şu şekilde;

Bugün, demokrasi tarihimizde kara bir leke olarak yer alan 28 Şubat darbesinin 27'nci yıl dönümündeyiz. Darbeler, muhtıralar, vesayet girişimleri siyasi ve demokratik hayatımızı sekteye uğratmış. Ülkemizin gerçek gündemine ve atılım hamlelerine prangalar vurmuştur.

28 Şubat millî iradeyi hedef alan, küresel güçlerin de etkisinin olduğu postmodern bir darbedir. Halkın oylarıyla seçilmiş meşru iktidarı sandık dışı yöntemlerle indirmek için tezgâhlanan bu darbe girişiminin en büyük mağduru yine aziz milletimiz olmuştur. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin ifadesiyle “Siyaseti dışarıdan tanzim etmeye, demokrasiyi etkisizleştirmeye ve alanını daraltmaya tevessül edenler açıkça millet kararına ve iradesine kastedenlerdir.” Bugün Türkiye'de demokrasi havariliğine soyunan bazı kesimlerin 28 Şubatta darbecilerle nasıl kol kola olduğunu, demokrasi sicillerinin ne kadar bozuk olduğunu milletimiz gayet iyi bilmektedir. Demokrasiden dem vuran bazı çevreler o gün 28 Şubatın antidemokratik uygulamalarına alkış tutmuş, destek vermiştir, hatta gençlerimizi ikna odalarında gelecekleriyle tehdit edenleri ödüllendirmişlerdir. Bugün hâlâ bazı kesimlerin 28 Şubat özlemi çektiği, darbe imasında bulundukları, algı oyunlarıyla kaos ve kargaşa yaratarak insanları sokağa davet ettikleri görülmektedir. Ancak o günler geride kalmıştır, milletimiz 15 Temmuzda da görüldüğü üzere, darbecilere ve darbe heveslilerine asla geçit vermeyecektir.

Türkiye'deki en önemli sorunlardan biri de darbelere karşı ortak bir tutum sergileyememektir. Milletimizin hassasiyet ve tercihlerine saygı duymak, demokrasi ve hukukun temel ilkelerine uymak herkesin görevidir. Demokrasiye ve millet iradesine şartsız sahip çıkmak “ama, fakat, lakin” demeden hepimiz için kaçınılmaz bir sorumluluktur. Biz “En kötü demokrasi en iyi ihtilalden daha iyidir.” diyen merhum Başbuğ’umuz Alparslan Türkeş'in sözünü unutmuyoruz. Her türlü darbe girişiminin, antidemokratik hareketin karşısında durduk ve durmaya da devam edeceğiz.

Türk siyasi hayatında mümtaz bir yeri bulunan, yakın tarihimize damgasını vuran millî görüşün kurucusu değerli bilim, dava, siyaset ve devlet adamı, 54’üncü Cumhuriyet Hükûmeti Başbakanı merhum Profesör Doktor Necmettin Erbakan 27 Şubat 2011’de vefat etmişti. Merhum Erbakan’ı vefatının 13'üncü seneidevriyesinde saygı ve rahmetle anıyoruz.

İstanbul Teknik Üniversitesi makine mühendisliğini bitiren Necmettin Erbakan’ın en büyük hedeflerinden biri de Türkiye'nin yerli ve millî imkânlarla kendi motorunu üretmesi olmuştur. Merhum Erbakan’ın girişimleriyle 1960 yılında Türkiye'nin ilk yerli ve millî motoru olan Gümüş Motor kurulmuştur. Gümüş Motor, derin kuyu pompaları üreterek Türk çiftçisinin ihtiyacını gidermiştir. Gümüş Motorun ülkede ortaya çıkardığı sanayileşme düşüncesi bazı kesimleri rahatsız etmiştir. Nuri Demirağ ve Vecihi Hürkuş’un uçak fabrikaları ile Kayseri Uçak Fabrikası, Nuri Killigil ve Şakir Zümre’nin silah fabrikaları ve Devrim Otomobilinin üzerinde oynanan oyunlar Gümüş Motor için de sergilenmiştir; Avrupa standartlarına uygun olmadığı yönünde raporlar verilmiştir, hisseler üzerinde oynanmış ve yönetim değiştirilmiştir.

Çiftçiye kredi veren özel bankalar Gümüş Motoru kredi kapsamından çıkarmış, krediler ithal motor markalarına verilmiştir. Yabancı motor markaları fiyatlarını 2 kat düşürerek Gümüş Motoru piyasada rekabet edemez hâle getirmiştir. Gümüş Motorun adı Pancar Motor olarak değiştirilmiş ve 1980'lerin başına kadar üretime ve ihracata devam etmiştir ancak Pancar Motor 2011 yılında kapatılmıştır. Dönemin hükûmetleri motor üretimi konusunda gereken devlet desteğini verseydi Türkiye, derin kuyu, traktör, otomobil, kamyon, otobüs, gemi, tank ve uçak motorları üretimi konusunda bugün dünyanın sayılı ülkelerinden biri hâline gelebilirdi.