MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, Türkiye’nin enerji alanında tarihi bir dönüşüm sürecinden geçtiğini belirterek, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında enerjide tam bağımsız Türkiye idealini gerçeğe dönüştüreceğiz.” dedi.
Aksu, konuşmasına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile komisyon üyelerine başarı dileklerini sunarak başladı. Dünya enerji sisteminde köklü bir dönüşüm yaşandığını vurgulayan Aksu, geleneksel modellerin yerini yenilenebilir, sürdürülebilir ve dijitalleşmiş enerji sistemlerine bıraktığını söyledi. Bu dönüşümün yalnızca kalkınma ve çevre politikalarını değil, aynı zamanda milli güvenlik ve ekonomik bağımsızlığı da doğrudan etkilediğini ifade etti.
“TÜRKİYE ARTIK ENERJİDE YÖN VEREN BİR ÜLKE”
Türkiye’nin bu değişimi yalnızca takip eden değil, yön veren bir ülke konumuna geldiğini belirten Aksu, “Son yıllarda yapılan yatırımlar sayesinde yenilenebilir enerjide kurulu gücümüz artmakta, yeni keşiflerle yerli kaynaklarımız devreye alınmaktadır. Çeşitlendirme ve nükleer enerji yatırımlarıyla enerji arz güvenliğimiz sağlam bir temele oturmaktadır.” diye konuştu.
Enerjinin ekonomik büyüme, sanayi rekabeti ve toplum refahı açısından stratejik öneme sahip olduğuna değinen Aksu, uzun vadeli enerji stratejisinin önemine dikkat çekti. Milliyetçi Hareket Partisi’nin enerji politikasının dışa bağımlılığı azaltmak, yerli kaynakları etkinleştirmek, enerji verimliliğini artırmak ve çevre dostu üretim anlayışını benimsemek üzerine kurulu olduğunu vurguladı.
Aksu, Türkiye’nin yerli kaynak potansiyelini değerlendirme konusunda önemli adımlar attığını belirterek, “Karadeniz’de keşfedilen doğal gaz rezervi enerji bağımsızlığı hedefimize hizmet eden dev bir adımdır. Gabar’da petrol üretimi başlamış, Sakarya Gaz Sahası’ndaki keşiflerle üretim artmıştır. Yaklaşık 4 milyon hanemizin doğal gaz ihtiyacı bu sahadan karşılanmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde ilk elektriğin kısa sürede üretileceğini dile getiren Aksu, nükleer enerji yatırımlarının temiz enerji hedeflerine hizmet edeceğini söyledi. Yenilenebilir enerji yatırımlarında da büyük ilerleme kaydedildiğini belirterek, “Türkiye’nin elektrik kurulu gücünün yüzde 61,6’sı yenilenebilir kaynaklardan oluşmaktadır. Yerli kaynakların toplam payı yüzde 71’e ulaşmıştır.” dedi.
“YENİLENEBİLİR ENERJİDE TÜRKİYE DÜNYADA İLK 15 İÇİNDE”
Yenilenebilir enerji üretim kapasitesinin artırılmasının ekonomik ve stratejik öneme sahip olduğunu belirten Aksu, Türkiye’nin bu alanda dünyada 11’inci sırada yer aldığını ifade etti. 2053 net sıfır emisyon hedefinde en büyük katkının güneş ve rüzgâr enerjisinden geleceğini söyledi.
Enerjide ithalata bağımlılığın Türkiye ekonomisi üzerindeki yüküne dikkat çeken Aksu, “Doğal gaz tüketimimizin yaklaşık yüzde 96’sı ithalatla karşılanmaktadır. Ancak kaynak çeşitlendirmesi ve yerli üretimle bu oran düşmektedir. Elektrik üretiminde doğal gazın payı 2000’li yıllarda yüzde 45 iken bugün yüzde 18,9’a gerilemiştir.” bilgisini paylaştı.
Doğal gaz depolama kapasitesinin artırılmasının arz güvenliği açısından önemli olduğunu ifade eden Aksu, yer altı depolama kapasitesinin 2028 yılına kadar tüketimin yüzde 20’sine ulaşacağını kaydetti.
Enerjinin aynı zamanda diplomasi aracı olduğunu belirten Aksu, Türkiye’nin jeopolitik konumu sayesinde Asya ve Orta Doğu’nun enerji zenginliklerini Avrupa’ya güvenli biçimde ulaştıran kilit bir ülke haline geldiğini vurguladı. Türk Devletleri Teşkilatı üyeleriyle yapılan enerji mutabakatlarının da Türkiye’nin bölgesel enerji gücünü pekiştirdiğini belirtti.
Aksu, millî enerji politikalarının özel sektörün de aktif katılımıyla yürütülmesi gerektiğini belirterek, şeffaf, sürdürülebilir ve millî çıkarlarla uyumlu bir enerji piyasasının önemini vurguladı.
Madencilik alanında da önemli potansiyele sahip olan Türkiye’nin 90 çeşit madeni bulunduğunu hatırlatan Aksu, “Bor, altın, gümüş, nikel ve nadir toprak elementleri gibi stratejik madenlerde yapılan çalışmalar sanayimize ve ihracatımıza büyük katkı sağlamaktadır. Eskişehir Beylikova’daki nadir toprak elementi tesisi, Türkiye’yi stratejik açıdan güçlendirecektir.” dedi.
Madencilikte çevre duyarlılığının önemine dikkat çeken Aksu, etkin denetim, planlama ve güvenli üretim süreçlerinin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Konuşmasının sonunda enerji yatırımlarının Türkiye’yi bölgesel enerji merkezi konumuna taşıdığını belirten Aksu, “Bugün Türkiye, sadece enerjinin geçtiği değil, enerjinin fiyatlandığı, yönetildiği ve dağıtıldığı bir ülke haline gelmiştir. Hedefimiz, Türkiye’yi hem arzda güvenli hem çevreye duyarlı bir geleceğe taşımaktır.” ifadelerini kullandı.
Aksu, tüm çalışmaların millî bir politika anlayışıyla yürütüldüğünü belirterek, “Türk ve Türkiye Yüzyılı olacağına inandığımız Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında enerjide tam bağımsız Türkiye idealini gerçeğe dönüştüreceğiz.” dedi.
