Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, Ankara’nın Keçiören ilçesinde düzenlenen “Komşum Nasılsın, Derdiniz Derdimizdir” toplantısında partililer, sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ve vatandaşlarla bir araya geldi.
Program, Lider Devlet Bahçeli’nin talimatlarıyla başlatılan “Hayırlı Günler Komşum” ve “Derdiniz Derdimizdir” buluşmaları kapsamında gerçekleştirildi.
MHP'li Sadir Durmaz, konuşmasına Lider Bahçeli’nin selamlarını ileterek başladı ve şunları söyledi:
“Liderimiz, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi’nin hepinize ayrı ayrı selamlarını iletiyorum. Bu buluşmalarda siyasetçi kimliğimizin yanında sizlerin kardeşi, dostu, komşusu olarak bulunuyoruz.”
Durmaz, “Biz siyasetçi kimliğimizin ötesinde, sizlerin kardeşi, dostu ve komşusuyuz. Sizin derdiniz bizim derdimiz, sevinciniz bizim sevincimizdir” dedi.
“Komşunun kapısını çalmak bir vicdan borcudur”
Durmaz, konuşmasında Türk milletinin yardımlaşma ve dayanışma kültürüne dikkat çekerek, komşuluk ilişkilerinin önemine vurgu yaptı:
“Biz hiçbir zaman komşusunun kapısını çalmayan, derdini sormayan bir millet olmadık. Bizim medeniyetimizde komşu, evin duvarından değil, kalbin sınırından başlar. Komşusu açken tok yatan bizden değildir. Komşunun kapısını çalmak bir sosyal sorumluluk değil, bir vicdan borcudur.”
MHP olarak milletle iç içe olduklarını ifade eden Durmaz, “Halkın sofrasına oturmadan, pazarına inmeden, komşunun halini sormadan millete hizmet edilemez” diye konuştu.
“Anadolu, insanlık tarihinin kalbidir”
Konuşmasında Türkiye’nin stratejik önemine değinen Durmaz, dış güçlerin tarih boyunca Anadolu üzerindeki emellerine dikkat çekti:
"Biz bu güzel Anadolu coğrafyasında bin yıldır varız.
Ama bu coğrafya, sıradan bir yer değildir.
Anadolu, insanlık tarihinin kalbidir; bereketiyle, inancıyla, stratejik konumuyla dünyanın gözünün üzerinde olduğu bir yerdir.
Tarihin her döneminde Anadolu, sorunların da, mücadelelerin de merkezinde olmuştur.
"Çünkü Batı, 'dünyaya hükmetmek için Akdeniz'e hâkim olmak, Akdeniz'e hakim olmak için de Anadolu'ya hakim olmak gerektiğini düşünür ve bunun için çalışır.
İşte bu yüzden, Türkiye’nin gücünü kırmak isteyenler yüzyıllardır çeşitli oyunlar oynamıştır.
Kimi zaman savaşla, kimi zaman terörle, kimi zaman da ekonomik tuzaklarla hep üzerimize gelmişlerdir.
Ama hamdolsun, her defasında karşılarında aziz Türk milletinin inancını, ferasetini, dirayetini bulmuşlardır.
Bölmek, parçalamak, kardeşi kardeşe düşürmek isteyen kirli eller hâlâ devrededir lakin her şeye rağmen Allah’ın izniyle bu topraklarda nifak değil, kardeşlik yeşerecektir."
Durmaz, kardeşlik ve birliğin bu topraklarda her zaman galip geleceğini belirterek, “Allah’ın izniyle bu topraklarda nifak değil, kardeşlik yeşerecektir. Türk milleti aynı sofrada ekmeğini paylaşmış, aynı vatan toprağı için can vermiş bir millettir” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:
"Sayın Genel Başkanımızın ifade ettikleri gibi;
“Adımız bir, anımız bir, acımız birdir. Biz büyük bir aileyiz. Kuzeyden güneye, doğudan batıya; tek yürek tek bileğiz. Biz Türkiye’yiz!”
“Fitne el birliğiyle bertaraf edilecektir”
Durmaz, konuşmasında birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, yıllarca toplumsal ayrışmaya zemin hazırlamak isteyen zihniyetlere tepki gösterdi:
“Kürt kardeşlerimizi terörle eşitleyen, sorun olarak gören zihniyet, kardeşliğimiz karşısında kaybedecektir.
Alevi canlarımızı dışlayan, siyasetlerine alet etmek isteyenlerin son kullanma tarihi çoktan geçmiştir.
Bugün artık herkes biliyor ki; son bir yıldır, ülkemizin gündeminde olan, “Terörsüz Türkiye” hedefimize yönelik atılan kararlı adımlar, güvenin yeniden tesis edilmesini, vatandaşın devletine daha güçlü bağlarla sarılmasını sağlamıştır.
Doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde fark etmeksizin; analar huzur istemekte, gençler geleceğe umutla bakmakta, milletimiz kardeşlikten yana tavır almaktadır."
“Milletimizin derdi bizim derdimizdir”
Ekonomik sıkıntılara da değinen Durmaz, vatandaşın yaşadığı zorlukları yakından takip ettiklerini söyledi:
"Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz, her şartta milletimizin yanındayız. Sokağın sesini, pazarın nabzını, vatandaşımızın sıkıntısını duyuyoruz.
Ekonomik zorlukların, hayat pahalılığının, dar gelirli vatandaşlarımızın yaşadığı geçim mücadelesinin farkındayız.
Bizim anlayışımızda siyaset; rakamlarla, tablolarla değil, insanla, vicdanla ve milletin derdiyle yapılır.
Bu yüzden diyoruz ki: Milletimizin derdi derdimizdir.
Bir vatandaşımızın yüzü gülmüyorsa, bir hanenin ocağında huzur eksikse, biz de rahat edemeyiz.
Devletimizin, ekonomik sorunların çözümü için kararlı adımlar attığının da farkındayız. Bu süreçte en büyük gücümüz, milletimizin sabrı, dayanışması ve devletine olan güvenidir.
Türk milleti; nice badireleri, nice imkânsızlıkları birlik ruhuyla aşmıştır.
Bugün de aynı inançla, aynı dayanışmayla yarınlara daha güçlü yürüyeceğimize yürekten inanıyoruz.Bu anlayışla biz, “Komşum nasılsın?” diye sormayı bir hatır işi, “Derdiniz derdimizdir” demeyi de vicdani bir sorumluluk olarak görürüz."
Durmaz, devletin ekonomik sorunların çözümü için kararlı adımlar attığını vurgulayarak, “Milletimizin sabrı, dayanışması ve devletine güveni en büyük gücümüzdür” dedi.
“Keçiören’den başlayarak Türkiye’nin dört bir yanında”
Durmaz, Keçiören’de başlatılan çalışmaların ülke geneline yayılacağını belirtti:
“Bugün Keçiören’den başlattığımız bu çalışmalar sokak sokak, cadde cadde devam edecek. Esnafımız, sivil toplum kuruluşlarımız ziyaret edilecek; vatandaşımızın hali, hatırı sorulacak.”
Program sonunda Durmaz, tüm katılımcılara teşekkür ederek, “Etnik kökeni, mezhebi ne olursa olsun, devletimizin ve milletimizin birliğinden yana saf tutan her kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Rabbim birliğimizi ve kardeşliğimizi bozmasın” dedi.
