ŞAM(AA)-Hadduc, ailesiyle birlikte 2012 yılında kimyasal saldırılarla anılan Cobar'dan Doğu Guta bölgesine göç etti.

Devrik rejimin bombardımanıyla evi yerle bir edilen Hadduc, 8 Aralık 2024'te Esed rejiminin devrilmesinin ardından savaş sırasında doğan 3 çocuğu ve eşiyle Cobar'a geri döndü.

Bölgeye ilk dönenlerden olan Hadduc ailesi, el ele vererek demirleri çalınan, çatısı yıkılan evlerini onarmaya çalışıyor.

Maddi imkansızlıklar nedeniyle, suyu ve elektriği bulunmayan, Şam'a 5 kilometre uzaklıktaki Cobar'da yaşamlarını sürdüren aile, yardım eli uzatılmasını bekliyor.

Gazze'de bilim dünyasını da hedef alan İsrail, 193 akademisyen ve 800 öğretmeni öldürdü
Gazze'de bilim dünyasını da hedef alan İsrail, 193 akademisyen ve 800 öğretmeni öldürdü
İçeriği Görüntüle

"12 yıl sonra yeniden evimdeyim"

Evine dönen Hadduc, AA muhabirine, "Evime geri döndüm. Her şeyimizi kaybettik. Evimizi 2 aydır tadilat yapmaya çalışıyorum." dedi.

Hadduc, Doğu Guta'da kendisini hiçbir zaman rahat hissetmediğini belirterek, "Orada insanlar beni göçmen olarak nitelendirdiler. Cobar, yıkılmış, yerle bir edilmiş olmasına rağmen artık evimdeyim." diye konuştu.

Yaşadıkları zorlukları aktaran Hadduc, "Hala hayatta olduğuma inanamıyorum, bizim yaşadığımızı kimse yaşamadı. 5 aydır evimdeyim. 40 yıllık emeğim bu ev. Bahçeme çıkıyorum, şimdi çok daha rahatım." şeklinde konuştu.

Rejim düştükten sonra enkaz kaldırmaya başladığını dile getiren Hadduc, şöyle devam etti:

"Keşke herkes evine dönse, sokaklarımızı beraber temizlesek, beraber yaşasak. 3 küçük çocuğumla evin duvarlarını yaptık, etrafı düzenledik. Benim için en zor olan şey, yaşadığımız savaş nedeniyle komşularımın, arkadaşlarımın çoğunu kaybetmekti. Bazıları buraya geliyor, beni görüyor, ağlıyor. Ben de insanları evlerine dönmeleri için teşvik ediyorum."

"Her köşesinde bir anım var"

Hadduc, Suriye hükümetinden Cobar'daki enkazların kaldırılmasına destek isteyerek, "Ben burada doğdum. Her köşesinde bir anım var. Bizim anılarımız, yaşadığımız topraklarda ve evimizde." ifadelerini kullandı.

Evinin çevresine yeniden bitkiler ektiğini vurgulayan Hadduc, "Geri döndüğümde gözyaşlarıma hakim olamadım. Gördüğüm manzara korkutucuydu. Tüm her şeyi ellerimle temizledim. Evimin çatısına çıkmak için inşa ettiğim merdiven dahi çalınmıştı. Evimdeki tüm eşyalar alınmış ve yakılmıştı. Çok şükür artık evimdeyim." dedi.

Hadduc, Cobar'a dönen diğer ailelerin de benzer duygular yaşadığını ve demirleri çalınan, çatıları yakılan evlerini görüp ağlamaya başladığını söyledi.

Çocukluğunun geçtiği evi anlatan Hadduc, "Annem ve babam bu evi topraktan yapmıştı. 40 yıllık emeğimi bu eve yatırdım. Burada doğdum, kanım, hayatım bu evin duvarlarıyla birleşmiş durumda. Saray verseler buradan vazgeçmem. Anılarım, hayatım, her şeyim bu duvarlarla." ifadelerini kullandı.

Hadduc, evinin mahalle için de büyük bir anlam taşıdığını vurgulayarak, "Evimin çatısı düğün salonu gibiydi. Bu mahalledeki insanlar düğünlerini evimin çatısında yapardı. Herkesin burada bir anısı var." şeklinde konuştu.

Kaynak: AA