Dünya’nın jeolojik tarihinde önemli bir yere sahip olan Tetis Denizi, antik çağlarda Avrupa, Asya ve Afrika kıtaları arasında uzanan devasa bir okyanustu. Yaklaşık 250 milyon yıl önce oluşan bu deniz, Pangea süperkıtasının parçalanmasıyla ortaya çıkmıştır.
Tetis Denizi zamanla, kıtaların birbirine yaklaşmasıyla sıkıştı, daraldı ve büyük ölçüde yok oldu. Geriye kalan parçaları, günümüzde Akdeniz, Karadeniz, Hazar Denizi ve Hindistan altındaki tortul kayaçlar gibi coğrafi yapılarda hâlâ görülebilmektedir.
Bilim insanları, Tetis Denizi’nin yok oluş sürecinin, Alp-Himalaya dağ kuşağının oluşumuna doğrudan katkı sağladığını belirtiyor. Bu çarpışmaların sonucu olarak denizin bazı bölgeleri yükselmiş ve bugünkü dağ sistemleri meydana gelmiştir.
Tetis Denizi aynı zamanda bir zamanlar zengin bir deniz yaşamına ev sahipliği yapıyordu. Günümüzde dağlarda bulunan deniz kabuğu fosilleri ve tortul taşlar, bu eski denizin kalıntılarını belgelemeye devam ediyor.
Kıtaların dansıyla şekillenen Tetis Denizi, bugün yeryüzünün jeolojik hafızasında derin izler bırakmış bir “kayıp deniz” olarak anılıyor. Onun izleri hâlâ dağların doruklarında ve denizlerin diplerinde yaşamaya devam ediyor.
