Yönetmen koltuğunda Bülent İşbilen'in oturduğu dizinin senaryosunu Oktay Berber, Yusuf Kot ve Faruk Günindi kaleme alırken yapımcılığını ise Ümit Sönmez ve Nalan Dal üstleniyor.

Diziye ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan oyuncu Cemil Şahin, diziyi izleyenlerden güzel geri dönüşler aldığını belirterek, misyonu olan bir hikayeyi anlattıklarını söyledi.

Şahin, kariyerinde genellikle izleyicinin beğendiği yapımlarda rol aldığına dikkati çekerek, "Senaryo geldiğinde, baktım ki Ali karakteri bizden, tanıdığım bir karakter. Bülent İşbilen hocamıza da Ali'yi çok iyi tanıdığımdan bahsettim. Normalde bu denmez yani. Ben bununla beraber halı saha maçı yaptım, muhtemelen dönercide sıra bekledim." dedi.

Dizinin ana karakterleri Alper ile Ali'nin sosyal anlamda birbirine çok yakın olmayan hayatları olduğuna işaret eden Şahin, "Bu iki kişinin yurt dışında ağabey-kardeş olabilmesi önemli. Hikaye çok güçlü. Senarist Oktay Berber ve ekibi çok güzel bir hikaye yazmış. İkinci sezonda Ali'nin kendi hayatından bazı hikayeler de göreceğimizi umuyorum." ifadelerini kullandı.

Cemil Şahin, oyunculuk yolculuğunda dramayı daha çok istediğinin altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oyunculukta kafadan her şeyi bilerek yolculuğa çıkılmıyor. Yolda deneyimliyor ve öğreniyoruz. Ben de o yüzden öğrenmek istiyorum. Oynayacağımız çok hikaye var. Maalesef komedi oynandığı zaman komediyi bırakıyorlar. Dram oynandığı zaman dram da bırakılıyor. Biraz bu işin ticaret olduğunu da unutmamak gerekiyor. Sonuçta yapılan ürün her ne kadar kalplere, gönüllere sunulsa da bir şekilde ticari tüketim de gerekiyor."

"Ortaya güzel iş çıkacağından şüphemiz yoktu"

Oyuncu Rami Narin, projeye kardeşinin davet edildiğini kendisinin de tesadüfen orada bulunmasıyla projede yer aldığını aktardı.

O sırada devam ettiği bir proje olduğunu dile getiren Narin, "O bitince ben de örnek bir performans sundum. İngilizce ve Arapça bildiğim için oyunculuğu biraz global bir şekilde yapmak istiyorum. Kısmet insanın ayağına geliyor. Bu projede uluslararası oyuncular vardı. Türkiye'deki dizilerde birden fazla ırktan insanın olduğu projeler çok zordu. Çok örneği de yoktu. Bizim işte Koreli, Pakistanlı, Boşnak arkadaşım var. Çok hoşuma gitti bu durum. Birden fazla kültürü, ırkı ortak bir işte görünce ortaya güzel iş çıkacağından şüphemiz yoktu." değerlendirmesinde bulundu.

Rami Narin, izleyenlerden çok güzel yorumlar aldığının altını çizerek, hayat verdiği "James" karakterinin, babasına kendini kabul ettirmeye çalışırken bazı kötülükler yapsa da özünde iyi birisi olduğunu söyledi.

"Kendi yatağını ve zeminini de TRT Tabii platformuyla buldu"

Senarist Oktay Berber de hikayeyi 10 yıl önce yazmaya başladığını belirterek, "O dönemde dizi olabilecek bir hikaye olmadığını düşündüm, sinemaya da çok uygun değildi. Kendi yatağını ve zeminini de TRT Tabii platformuyla bulmuş oldu." şeklinde konuştu.

Berber, iki dilli bir projede seyirciyi yakalamanın kolay olmadığına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çok ince ve yeni bir konu. Artık dizi hikayelerinin de yatağını değiştirecek bir iddiası var. Uluslararası bir hikaye. Gerçekten eğleniyor ve keyif alıyoruz. Kendi kültür ve inançlarına çok da hakim olmayan iki Müslüman gencin yaşadıklarını anlattık. Yönetmenimiz Bülent İşbilen de hikayeden çok keyif aldı. Ben de bu projenin kulaktan kulağa, yavaş yavaş yükseleceğini düşünüyorum."

"Daha geniş bir hinterlanda hitap edebileceğimize inanıyoruz"

Yapımcı Ümit Sönmez ise yeni açılan platformlarla sektörel pazarın genişlediğini ve dijital dünyada sınırların ortadan kalktığını belirtti.

TRT Tabii'nin önemine değinen Sönmez, şu bilgileri verdi:

"Ayakları tamamen bu topraklara basan, buranın kültür kodlarına yabancı olmayan hikayeler neden yeteri kadar işlenmiyor? sorusuna cevap bulmak adına çok sohbetler ederdik. TRT Tabii'nin açılışı bu açıdan çok önemli bir adım. Bunun için sektör ve kendi adıma yetkililere tekrar teşekkür ediyorum. Televizyon izleyicisinin yüzde 60-70 azaldığı, dijital içerik izleyicilerinin ise yüzde 300 arttığı bir dönemden bahsediyoruz. Artık gençlerimizin televizyonla bir alakası kalmadı. İzleyeceği içeriği, saati ve ortamını kendisi özgürce seçen bir kitleden bahsediyoruz. Tabii'nin önemi de Türkiye'de bu anlamda bir şeyler yapmak isteyen, ayakları bu topraklara basan, yerel kodlarıyla uluslararası arenada boy göstermek isteyen yapımlara fırsat yaratmasıdır."

Sönmez, dizide uluslararası bir organizasyonu yönettiklerini ve işlerinin hiç de kolay olmadığını kaydederek, hem hikaye hem de teknik anlamda çok güzel tepkiler aldıklarını vurguladı.

Oyuncularla teknik ekibin uyumunun iyi bir işin ortaya çıkmasını sağladığının altını çizen Sönmez, "Gerçekten zor bir iş oldu, sadece oyuncu seçimi için yaklaşık 1400 aday ile görüştük. Türkçe bilmeyen oyuncularımız 2 ay boyunca Türkçe eğitimi aldı. Ama emeğimiz karşılık buldu. Zira gelen tepkiler çok olumlu." değerlendirmesinde bulundu.

Ümit Sönmez, insanların genelde kendilerinden bir şeyler bulduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Ayrıca daha önemlisi toplum için de faydalı olacağını ifade ediyor, ikinci sezonu soruyorlar. Onun da hazırlıklarına başladık. Şirket olarak henüz fikir planında yürüttüğümüz yeni çalışmalar var. Yurt dışından yapımcılarla ortak projeler yapmak istiyoruz. Daha geniş bir hinterlanda, birlikte yaptığımız işlerle hitap edebileceğimize inanıyoruz. Yine aynı senaryo ekibiyle çalıştığımız uluslararası hikayeler var. Bu işe macera olsun diye girmedik. Daha büyük hayallerimiz var. Sizin vesilenizle dizimize emek veren tüm arkadaşlarıma da bir kez daha teşekkür ediyorum."

Yapımını RGB Grup Medyanın üstlendiği dizinin oyuncu kadrosunda, Atakan Hoşgören, Atabik Mohsin, Cemil Şahin, Merjem Siljak, Sueun Yoo, Rami Narin, Charles Carroll, Steve Leyland, Pelin Gerish, Osman Barış Özkoçak, İsa Can Dinç, Atiqa Odho, Tauseeq Heider, Jong Kim, Tatenaa Beauty Muvuti, Müge Duygun, Zeynep Anacan, Romina Buldanlıoğlu, Sen Monro, Emin Oğuz, Diana Chilingaryan, Michael Mitchell, Michael Sezgin, İhsan Önal, Asya Özveren, Aylin Arasıl, Gökçe Özyol, Aylin Kabasakal, Denisa Gültekin, Nisa Bölükbaşı, Paul Facey, Uğurcan Çankaya ve Doğukan Oltulu rol alıyor.

"Koyu Beyaz" dizisinin konusu şöyle:

"Sosyetik bir ailenin oğlu Alper ile İngiltere'den gelen Pakistan asıllı Ferhan'ın yolları Thorvingen'de bir üniversitenin Türkoloji bölümünde kesişir. Sorumluluktan uzak planladıkları eğitim hayatları, yabancı kaldıkları değerlere doğru bir yolculuğa dönüşür."