İstanbul'da düzenlenen imza töreni, TİM Başkanı Mustafa Gültepe ve Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin'in katılımıyla gerçekleştirildi.
İşbirliği kapsamında Trendyol, TİM'in e-ihracat partneri olarak Türkiye genelinde e-ihracat farkındalığını artırmaya yönelik etkinlikler, eğitimler ve işbirliği fırsatları sunacak.
Protokol, ekosistemdeki tüm paydaşların e-ihracata yönlendirilmesini amaçlayan projelerle Türkiye'de sınır ötesi ticaretin sürdürülebilir şekilde gelişmesine ve ekonomiye katma değer sağlanmasına katkı verecek.
"E-ihracatta el birliğiyle ülkemizi geleceğe taşıyacağız"
TİM Başkanı Gültepe, toplantıda yaptığı konuşmada, TİM olarak Türkiye'yi küresel ticarette daha görünür ve güçlü kılmak için çalıştıklarını söyledi.
Trendyol'un Türkiye'nin güçlü teknoloji ve e-ticaret platformlarından biri olduğunu belirten Gültepe, lojistik ve yazılım altyapısıyla milyonlarca ürünü hızla tüketiciyle buluşturduklarını, ürünleri dijital dünyanın merkezine taşıdıklarını söyledi.
Gültepe, "TİM ve Trendyol'un güçlerini birleştirmesiyle e-ihracatta yepyeni bir dönemin kapısını aralayacağız. Bu anlamda ülkemizin e-ihracat yolculuğu bugün yeni bir aşamaya geçiyor." diye konuştu.
Geçen yıl Türkiye'nin e-ihracat hacminin 6,4 milyar dolarla bir önceki yıla göre yüzde 27'lik bir artış kaydettiğini belirten Gültepe, bu artışa rağmen toplam ihracatın sadece yüzde 2,6'sının e-ihracattan geldiğini dile getirdi.
Gültepe, "Yani henüz potansiyelimizin çok gerisindeyiz. E-ihracat, artık sadece büyük firmaların alanı değil. Bireysel girişimcinin, üreticinin, tasarımcının alanı. Anadolu'daki küçük bir atölye dahi Berlin'den sipariş alabiliyor, Riyad'a ürün gönderebiliyor. Bugün Türkiye'de toplam 600 binin üzerinde işletme e-ticaret faaliyeti yürütüyor." dedi.
Bu tablonun, dönüşümün hızla devam ettiğini gösterdiğini belirten Gültepe, şöyle devam etti:
"TİM olarak elbette dönüşümün gerisinde kalamayız. Aksine değişimi yönetecek mekanizmaları kurmak istiyoruz. Trendyol ile başlatacağımız işbirliği bu anlamda çok büyük önem taşıyor. İşbirliğimiz kapsamında 7 bölgede e-ihracat buluşmaları düzenleyeceğiz. Kadın girişimciler, genç üreticiler, KOBİ'ler sahaya çıkacak, deneyimlerini paylaşacaklar. Ekonomi gazetecilerine özel e-ihracat eğitimleriyle kamuoyunda farkındalığı artıracağız.
Coğrafi işaretli ürünleri dünyaya taşıyacak yeni sistemleri devreye alacağız. Türkiye İnovasyon Haftası'nda deneyim alanları kurarak, platform altyapılarının çalışma sistemlerini görünür hale getireceğiz. Türk Ticaret Bankası ile işbirliği içinde e-ihracata uygun maliyetli finansman imkanları sunacağız. Tüm bu faaliyetler, sahadaki ihtiyaçlara kulak verilerek planlandı. Türkiye'nin üretim gücünü, dijital kanallar aracılığıyla daha güçlü şekilde dünyaya taşıyacağız."
Gültepe, bu yıl 280 milyar dolar, 2028'de 375 milyar dolar ihracat hedeflediklerini dile getirerek, bu hedeflere ulaşmak için e-ihracat potansiyelinin tam anlamıyla kullanılması ve her platformda görünür hale gelmesinin hayati önem taşıdığını, Trendyol ile başlatılan işbirliğinin çok verimli olacağına inandıklarını söyledi.
"İşbirliği, Türkiye'de e-ihracatın gelişimi için çok önemli bir adım"
Trendyol Grubu Başkanı Çetin de yerel üreticilerin ve KOBİ'lerin küresel pazarlara açılmasını teşvik ederek, bugüne kadar 120 binden fazla iş ortağını ihracatla tanıştırdıklarını ifade etti.
Türkiye'nin e-ticaretteki potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek girişimcileri küresel pazarlara taşımak istediklerini dile getiren Çetin, "TİM ile hayata geçirdiğimiz işbirliği, Türkiye'de e-ihracatın gelişimi için çok önemli bir adım. Birlikte hayata geçireceğimiz projelerle Türkiye'de hem e-ihracat bilincini hem de 'Made in Türkiye' imzalı ürünlerimizin küresel pazarlardaki temsilini güçlendirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
Çetin, Trendyol'un e-ihracat alanındaki yetkinliklerini TİM'in deneyimleriyle birleştirip Türkiye'yi bölgesel bir güç haline getirmek istediklerini belirterek şunları söyledi:
"İlk kez bu ölçekte bir sinerjiyle e-ihracatın tüm bileşenlerini ortak hedeflere yönlendirecek kapsamlı bir mekanizma kuruluyor. Yapacağımız çalışmalarla e-ihracat ekosistemindeki tüm paydaşlara ulaşmayı ve ekonomimize katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu işbirliğinin hayata geçmesi sürecindeki destekleri için değerli TİM Başkanı'mız Mustafa Gültepe'ye ve meclis üyelerimize teşekkür ediyorum."
"Üretimdeki kayıp hizmet sektörüne kayıyor"
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gültepe, istihdamla ilgili soru üzerine, "262 milyar doların yüzde 70'ini yapan sektörlerde istihdama ilişkin problemler olduğunu" ifade etti.
Gültepe, bunun sebebinin rekabetçilik olduğunu dile getirerek, "Emek yoğun sektörler daha fazla etkileniyor. O yüzden hazır giyim bundan en fazla etkilenen sektörlerin başında." dedi.
Gültepe, tekstil, hazır giyim sektörlerinde son 2 yılda ciddi istihdam kaybı yaşandığını ve üretimdeki kaybın hizmet sektörüne kaydığını söyledi.
Böylece toplamda bir kayıp yaşanmadığını, üretimdeki istihdamın artması gerektiğini vurgulayan Gültepe, "Destek mekanizmaları, para politikaları yanında mal politikalarının devreye girmesi lazım. Özellikle hazır giyim, tekstil, mobilya, deri, emek yoğun sektörlerde işte sadece KOBİ'lere geldi 2 bin 500 lira... İstihdamı aynı şekilde tuttuğu sürece, onun büyük firmalara da gelmesi lazım." dedi.
Gültepe, sanayi tarafındaki mekanizmanın çalışmadığını, bunun düzeltilmesi gerektiğini, yoksa küçülme yaşanabileceğini ifade etti.
"Enflasyonu üreterek ve ihracat yaparak düşürmeliyiz"
Gültepe, bir soru üzerine, Türkiye'nin üretimle büyümesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti:
"Farklı bir döviz politikası uygulanması lazım ihracatçıya, şu anda döviz bozulurken yüzde 3 olan rakamın daha yukarı çıkması lazım. Yüzde 7-8'lere çekip, yani ihracat tarafının direkt desteklenmesi lazım. İhracatçıya özel bir kur olmayacak bir şey değil, yapılabilir. İhracatçıya nefes aldırma noktasında yapılabilir. Her yapılacak olan bir damla su insanlara çok büyük fayda verir, bir fabrika kapanmamasına neden olur."
Gültepe, üretim enflasyonu ve asgari ücrette artış beklentisine ilişkin soruya, "Türkiye'deki enflasyon, üretim enflasyonu değil. Enflasyonu üreterek ve ihracat yaparak düşürmeliyiz. Bu sistemin ortaya konulması gerekiyor diye düşünüyorum. Türkiye'de tüketim enflasyonu var." yanıtını verdi.
Üretim tarafına farklı desteklerin verilmesi gerektiğini dile getiren Gültepe, tüketim tarafına da daha farklı denetimlerin uygulanmasını gerektiğini söyledi.
Gültepe, "Özellikle o makas gittikçe açılıyor. Yüzde 20 civarında falan ağırlıklı üretim enflasyonu ama diğeri yüzde 40-45 ya da 50... Çok farklı makas... o anlamda açıldı. Bütün problemi üreticiler çekiyor. Sonuç olarak şu anda alınan ücretle ilgili geçim problemi var. Farklı bir şekilde fiyatların aşağıya inmesi lazım. Yani vererek değil, indirerek yardımcı olmamız lazım. Asgari ücreti artırmadan fiyatı indirmek gibi bir şey yapılması lazım. Herkesin bunun altına elini atması lazım. Bütün herkesin fiyatları kirasından, gıdadan başlayarak indirmesi lazım ki bu dönemi beraber bu şekilde geçmemiz gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.
TİM Başkanı Gültepe, şu anda her sektördeki işçilik maliyetlerinin de dolar bazında arttığını söyledi.
