Dünyanın kaderini etkileyen, haritada küçük görünen ama küresel dengelerde devasa bir rol oynayan, ticaretin, politikanın ve zaman zaman savaşların tam kalbine yerleşmiş stratejik geçit; Süveyş Kanalı.
Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayan ve Avrupa’yı Asya’ya en kısa yoldan ulaştıran bu dar su yolu, yüzyıllardır yalnızca gemileri değil, krizleri, imparatorlukları ve ideolojileri de taşıdı.
Tarihte ilk defa II. Ramses döneminde açılmaya çalışılan bu kanal, zamanla kumlarla dolarak işlevsiz hale geldi. Halife Ömer döneminde tekrar işlerlik kazanan kanal, Abbasi Halifesi Mansur’un emriyle kapatıldıktan sonra bin yıl boyunca sessiz kaldı. Ta ki Osmanlı sadrazamı Sokullu Mehmet Paşa'nın 1569’daki büyük vizyonuna kadar. Ancak bu sefer de proje kâğıt üstünde kaldı. Asıl adımı 19. yüzyılda Fransız diplomat Ferdinand de Lesseps attı. Osmanlı’ya bağlı Mısır Hidivi Said Paşa’dan alınan izinle 1869’da Süveyş Kanalı açıldı. Kanal, dünya için yeni bir dönemin kapılarını aralarken, Osmanlı için çok daha karanlık bir sürecin başlangıcını simgeliyordu.
1882’de İngiltere Mısır’ı işgal etti. Süveyş Kanalı üzerindeki kontrol artık Batı’nın elindeydi. Osmanlı, I. Dünya Savaşı sırasında kanalı geri almak için hamleler yaptıysa da sonuç başarısızdı.
1950’lerde, Mısır’da bir dönüşüm başladı. Monarşi yıkıldı, Cumhuriyet ilan edildi ve Cemal Abdülnasır dönemi başladı. Abdülnasır’ın Süveyş Kanalı’nı millileştirme kararı, İsrail, Fransa ve İngiltere’nin ortak askeri müdahalesini beraberinde getirdi.
Süveyş Krizi, Batı dünyasının birlik görüntüsünü derinden sarstı. Bu yalnızca bir kanal savaşı değil, Soğuk Savaş zamanında yaşanmış tehlikeli bir iddialaşmaydı.
Bu, sadece zamandan değil; yakıt, lojistik ve güvenlikten de büyük tasarruf anlamına geliyor. Kanalın yıllık ticari getirisi, Mısır ekonomisinin en güçlü damarlarından birine dönüştü.
Bugün Süveyş, bir ülkenin değil, dünyanın meselesidir. Mısır her ne kadar sahibi görünse de, bu kanal üzerinde yaşanacak herhangi bir kriz, Pasifik’ten Atlantik’e kadar her limanı etkileyecektir.
Sadece ticaret değil, güç gösterisi, caydırıcılık ve küresel mesajların geçtiği bir geçit.
Bir zamanlar bir paşanın imzasıyla elden çıkan Süveyş Kanalı, bugün dünya sisteminin nabzını tutan bir geçit. Tarih, coğrafyayı affetmiyor. Ve bazen bir kanal, bütün çağların yönünü değiştirebiliyor.