Beşiktaş taraftarı için bu sezonun özeti aslında çok basit: İki amatör hata, bir sezonun çöküşü. Siyah-beyazlı camia, emekle kurulan bir yapının iki bireysel hatayla nasıl yerle bir olabileceğini acı biçimde gördü.

Serdal Adalı’ya Acil Eylem Planı

Serdal Adalı’nın çabasını kimse inkâr edemez. Krizlerin ortasında kulübü ayakta tutmaya çalıştı, fedakârlık yaptı. Ancak futbol sadece iyi niyetle yönetilmiyor.
Beşiktaş’ın bugün en büyük eksiği vizyon. Plan yok, sistem yok, oyun kimliği yok. Adalı elinden geleni yaptı, evet — ama bu kulüp artık “deneme-yanılma” dönemini çoktan geride bırakmalıydı.

Ndidi ve Galatasaray Derbisi

Galatasaray derbisinde Ndidi’nin yaptığı hata sadece bir pas hatası değildi; bir sezona mal olan kırılma anıydı.
O gün Beşiktaş oyunu dengelemiş, zirve yarışında rakibini yakalama şansı elde etmişti. Ancak o ölümcül pas hatasıyla ibre bir anda rakibe döndü.
Beşiktaş o maçta yalnızca üç puanı değil, özgüvenini de sahada bıraktı.

Orkun Kökçü ve Fenerbahçe Derbisi

Derbinin 25. dakikasında, ortada hiçbir şey yokken Orkun Kökçü’nün gördüğü kırmızı kart sezonun fişini çekti.
Beşiktaş ilk kez mi bir derbide 10 kişi kaldı? Elbette hayır. Hatta bir dönem 11 kişi tamamladığı derbi neredeyse yoktu.
Beşiktaş’ın Fenerbahçe’yi Kadıköy’de geriden gelerek 4-2 yendiği maçta Welinton 51. dakikada kırmızı kart görmüş ama takım yine de kazanmayı bilmişti.

Orkun’a Uyarım

Fenerbahçe derbisinde gördüğü kırmızı kartın bir izahı yok.
Orkun’un Türkiye’de geçirdiği üç aylık süreç, üzerindeki stres ve baskıyı ciddi biçimde artırmış görünüyor.
Orkun, Beşiktaş’ın “sakin efsanesi” Metin Tekin’den mutlaka öğüt almalı. Eminim Metin Tekin elinden gelenin en iyisini yapacaktır.
Bu işin bir saha boyutu var, bir de psikolojik boyutu.
Bence Orkun’un hem terapiye hem de iyi bir iletişim danışmanına ihtiyacı var.
Türkiye’de uzun yıllar oynayıp Beşiktaş’a hizmet edeceğinden şüphem yok; ancak çok boyutlu düşünmek şart.

Sergen Yalçın’la Bu Sezon Tamamlanmalı

Beşiktaş’ta son yıllarda teknik direktörlerin görev süresi ne yazık ki çok kısa oldu.
Bir yılı tamamlamak bile artık zor.
Sergen Yalçın böyle bir muameleyi hak etmiyor — tabii kendi isteğiyle ayrılmazsa.
O bu gemiyi limana yanaştırabilir, ancak limanda doğru tedarik yapılması gerekir.
İlk durak, devre arası transfer dönemi.
Beşiktaş bu dönemde kaliteli üç transfer yapmalı.
Mümkünse Jota Silva gönderilmeli; belli ki bu takımda süre alamayacak.
İlk takviye hücuma, ikinci sol beke, üçüncü ise orta sahaya yapılmalı.
Sezon sonunda gelecek transferlerle iskeletin yüzde 50’si tamamlanır.
Ondan sonra tartışırız: “Sergen Yalçın yeterli mi, değil mi?”