12 Mayıs ile başlayan hafta önce terör örgütü PKK’nın kendini feshi, yarım asırlık terör sorununun sona erdiğine tanıklık ettik.

PKK’nın kendini feshi kadar tüm uzantılarının da silah bırakması önem taşıyor.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 15 Mayıs 2025’te NATO Dışişleri Bakanları Gayrıresmi toplantısının sonunda yaptığı açıklamada, “Biz bu noktada, Suriyeli muhataplarımızla konuştuğumuzda, şu ana kadar YPG tarafından atılan bir adım olmadığını görüyoruz. Bu adımların da hayata geçmesini bekliyoruz” dedi.

Bakan Fidan’ın ortaya koyduğu çerçeve terör örgütünün tüm uzantılarının sürece samimiyetle yaklaşmadığını açıkça gösteriyor.

Bundan sonraki süreç; demokratikleşme ve yasal düzenlemeler ile sosyolojik ve psikolojik bütünleşme dönemiyle devam edecek.

Milli İstihbarat Teşkilatı’nın 7/24 esasına bağlı yaklaşım ve sıkı takibiyle takip edilecek.


Antalya’da NATO toplantısı, İstanbul’da müzakere, Ankara’da lider diplomasisi


PKK’nın fesih kararının yapıldığı gün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den gelen 15 Mayıs Perşembe İstanbul’da müzakere çağrıyla gözler Türkiye’ye çevrildi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’den çağrıya hızla olumlu yanıt geldi.

Bir çıkış da ABD Başkanı Donald Trump’tan idi.

Trump, Körfez ziyaretini sürdürdüğü sırada önce perşembe ardından cuma günü İstanbul’a gelebileceğine işaret etti.

Ancak süreci belki de akamete uğratabilecek durum Rusya’nın 14 Mayıs gecesine kadar süreci gri alanda bırakmasıydı. Her ne kadar buluşma çağrısı Putin’den gelmiş ve Ukrayna doğrudan Putin’i görüşmelerde görmek istiyor olsa da Kremlin’den yapılan açıklamada, Rusya Federasyonu’nu Devlet Başkanı’nın Danışmanı Vladimir Medindski’nin temsil edeceği duyuruldu.

Rus heyet 15 Mayıs’ta İstanbul’da Ukrayna heyetini beklemiş olsa da Ukrayna heyeti Ankara’da Devlet Başkanı Zelenski’nin ziyaretine eşlik etti.

Ukrayna Devlet Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşme sonrası, “Erdoğan ve Trump’a saygımızdan ötürü İstanbul’a heyet göndereceğiz” açıklaması sonrası 15 Mayıs’ta planlanan İstanbul görüşmesi 16 Mayıs’ta gerçekleşti.

Heyetler görüşmeye giderken derin bir fikir ayrılığındaydı. Zira sahada çatışmalar halihazırda sürüyor.

Temelde Ukrayna, önce ateşkes sonra müzakere; Rusya, önce müzakere sonra ateşkes görüşünde.

16 Mayıs sabahı Türkiye-ABD-Ukrayna heyetleri, öğleden sonra ise Türkiye-Ukrayna-Rusya tarafları bir araya geldi.

Türkiye’nin denge, arabuluculuk rolünün önemi bir kez daha ortaya kondu.

Peki, taraflar görüşmede nasıl bir pozisyon üstlendi?

*Putin’in müşaviri Medinskiy:

— Müzakerelerde elde ettiğimiz sonuçlardan genel olarak memnunuz ve temasları sürdürmeye hazırız

— Önümüzdeki günlerde 1000 kişiye 1000 kişilik büyük bir esir takası yapılacak

— Rusya ve Ukrayna, olası ateşkese yönelik bakışlarını ayrıntılı olarak sunacak, ardından müzakereler devam edecek

*Ukrayna Savunma Bakanı Umerov:

— 1000 kişiye 1000 kişinin (esir) takası konusunda mutabık kaldık

— Toplantıyı bitirdik, ev sahibimize ve ortaklarımıza verilen gündem tartışıldı

— İlk öncelik ateşkes, ikincisi insani durum (esir takası) ve üçüncüsü liderler düzeyinde olası görüşmeydi

— Diğer modaliteler üzerinde çalışıyoruz, meslektaşlarımız iletişimde, tüm belgeleri takas edeceğiz


Görüşmeden çıkan en önemli sonuç, sürecin devamından yana pozisyonun netlik kazanması, masadan kaçmak yerine, masanın öneminin anlaşılması.