Bugün 27 Mart… Dünya Tiyatrolar Günü. Sahnenin tozunu yutanların, kelimelerle kılıç kuşananların, gerçekleri oyunla anlatanların günü…
Tiyatro bir sanattır. Ama her sahne asla sanat değildir! Eğer tiyatro, birilerinin ideolojik pusu kurduğu sahne olacaksa; milletin inançlarına, tarihine, kültürüne saldırı aracı olacaksa, o zaman o “perde” açılmaz.
Bu ülkede nice usta sanatçılar yetişti. Tiyatrolarıyla hem güldürdü hem düşündürdü. Mizahla, dramla, gerçeklikle milletin ruhuna dokundular. Anadolu inanının sesi oldular, memleketin aynası oldular.
Millî değerlerle barışık olan sanatçılarımız başımızın üstünde yeri var. Ama tiyatroya sızmış, tiyatroyu bir nefret kürsüsüne çeviren, her fırsatta bu milletin özüne kin kusanlar varsa; onlara ne perde açılır, ne alkış tutulur!
Sanatkar; milletin gönlünde, yaşar. Kültüre sadakatle anılır.
27 Mart Dünya Tiyatrolar Gününü kutluyor, gerçek sanatçılar, gerçek sanatseverlere sesleniyorum. Sahne size emanet.
Sahneyi size emanet ederken şunu unutmayın, perde alkışla kapanır, muhabbetle açılır.
